12 Eylül sonrasında yaşanılanlardan da mı ders almadınız?

-Haklarında idam cezası verilenlerden 50 kişi asıldı.-Asılanların 27’si siyasi hükümlüydü.-Bu dönemde 650.000 kişi gözaltına alındı.-1 milyon 683 bin kişi fişlendi.-Açılan 210 bin davada 230 bin kişi yargılandı.-1984’de...

-Haklarında idam cezası verilenlerden 50 kişi asıldı.
-Asılanların 27'si siyasi hükümlüydü.
-Bu dönemde 650.000 kişi gözaltına alındı.
-1 milyon 683 bin kişi fişlendi.
-Açılan 210 bin davada 230 bin kişi yargılandı.
-1984'de yeniden çok partili demokrasiye dönüldü. Ancak, bu dönemde de siyaset engelliydi. -Süleyman Demirel'in de aralarında bulunduğu bir grup politikacı, Zincirbozan'a sürülerek özgürlükleri kısıtlandı.

-Cezaevlerinde toplam 299 kişi yaşamını yitirdi.
-Bu tablo, bilançonun sadece bir kısmıydı...
-Binlerce insan işten atıldı.
-Günahsız binlerce insan darbenin mağduru oldu.
-Gece evinden alınan insanlardan bir daha haber alınamadı.
-Götürülüp infaz edilenlerin cenazeleri dahi bulunamadı.
-Çocuklar babasız, babalar evlat acısı yaşadı.
-Ekonomi altüst oldu.
-Ülkenin ayarı bozuldu, şakülü kaydı.
-Koca ülke derdest edildi resmen.
-Kısacası Türkiye en az 10 yıl kaybetti.
12 Eylül darbesinin verdiği zararın özeti bu.

Merak ettiğimiz:

- Ortada bu ülkenin yaşadığı böylesine korkunç ve kötü örnek varken...

- 15 Temmuz darbe girişimini planlayan o yüksek rütbeli subaylar o darbeyi ve darbe sonrası o kötü durumu bizzat yaşamışken...

-Kalkıştıkları darbe girişiminin ülkeyi kurtarmaktan çok, tıpkı 12 Eylül sonrası olduğu gibi ülkeyi daha da kötüye sürükleyeceğini biliyorken.

-Üzerinden 25 yıl geçmesine rağmen 12 Eylül darbe sonuçlarının yarattığı mağduriyet bugün dahi hissediliyorken.

-Yüz binlerce insan işinden, eşinden, aşından, malından ve yaşamından olduğu biliniyorken

Bu darbeye kalkışanlar asıl oldu da bu ülkeye ikinci bir travmayı yaşatmaya kalktı?

Nasıl oldu da, üzerinden 25 yıl geçmesine rağmen hala mağduriyeti giderilemeyen bu ülke insanına ikinci bir mağduriyet yaşatmak için böyle bir işe kalkıştılar?

Nasıl oldu da, çekmediği kalmayan bu ülke halkına böylesine bir kötülüğü, böylesine bir hainliği yaptılar?

Akıl sır erecek gibi değil...

Üstelik önlerinde bizzat yaşadıkları 12 Eylül darbesi ve o darbenin yarattığı feci sonuçları dururken nasıl yaptılar bunu?
.....

Sapla saman birbirinden ayrılırsa en güzeli...
15 Temmuz gecesi kalkışılan bir darbe girişimi ve ardından bu girişimin bastırılmasını yaşadık.
Son derece ciddi ve ülkenin geleceğini gerçekten olumsuz etkileyebilecek bir geceydi 15 Temmuz gecesi.
Darbe girişiminin bastırılmasının ardında da, darbe girişimine iştirak edenlerin ve Fetullahçı terör örgütüne üye olanların yakalanıp, gözaltına alınmalarına ve bu gözaltına alınanların mahkemelere sevk edilmelerine şahit olduk.
Gözaltına alınan Asker, Polis, Akademisyen, Hakim,Savcı ve kamu görevlilerinin adliye sevkleri devam ediyor.
Bir taraftan, aynı terör örgütüne mensup olduğu için gözaltılar da sürüyor.
Öye yandan, yine aynı sebeple kamuda çalışan ve sayısı 40-50 binleri bulan açığa almalar da devam ediyor.
İşte bu aşamada insanların kafasında merak ettiği bir soru var?
"Kurunun yanında yaş da yanacak mı?"
"Suçlunun yanında günahsız insanlar da mağdur olacak mı?"
Bu darbe girişimi ile doğrudan ilişkisi olanlar ya da bu terör örgütüne mensup olduğu ve bu mensubiyet çerçevesinde çeşitli faaliyetler içinde olduğu tespit edilenler tabii ki cezalandırılsın.
Yasaların emrettiği amir hükümler çe çevesinde cezaları neyse çeksin.
Ancak...
Bu işin içinde olmamış, bir anda kendisini bu işin içinde bulmuş suçu olmayan insanlar da başkalarının yaptığı ve işlediği suça haksız yere ortak edilmesin.
Kısacası...
Günahsız insanlara günah yüklenmesin.
Aslında böyle bir yazı yazmayı düşünmüyorduk.
Ancak...
Sosyal medya üzerinde izlemiş olduğumuz bir kamera görüntüsü bizi bu yazıyı yazmaya zorladı.
Görüntü bir marketin içinden ve markete ait bir kameradan alınmış.
O gece "Tatbikat var gidiyoruz" diye kışladan çıkartılan askerlerden biri, ortalık karışınca ne yapacağını bilemiyor.
O sırada, yakınlarda olan bir markete giriyor elindeki tüfeğiyle birlikte.
Televizyona takılıyor gözü.
Altyazıdan sürekli "Darbe" yazılarının geçtiğini ve Asker ile halkın çatışma içinde olduğu görüntüleri görünce, olduğu yere yığılıyor ve başlıyor ağlamaya "Abi biz ne yapıyoruz böyle? Tatbikat demişlerdi bize.Nasıl bir işin içine sokmuşlar bizi?" diye.
Esnaf sakinleştiriyor askeri.
Su veriyor, teselli ediyor.
Olduğu yere çöken askerin "Abi terhisime 2 gün kalmıştı. Yakarlar şimdi beni"diyen korku dolu sesi yansıyor görüntüye.
İşte bizi bu konuda yazmaya zorlayan neden buydu aslında.
Olayla hiçbir ilişkisi ve bilgisi olmayan,sırf emir yerine getirdiği için suçlu konumuna gelen insanların haklı endişesiydi
Bu görüntülerdi bu yazıyı yazdıran aslında.
O yüzden diyoruz "Kurunun yanında yaş da yanmasın" diye.
O yüzden diyoruz "Günahsız insanlara günah yüklenmesin" diye.
Suçu,günahı,kabahati ve ihmali olan elbette yargılansın ve cazası neyse çeksin ama.
Bu işin cezasının bir kısmının da masum olanlara yüklenmesini istemiyoruz.
Kalkışılan darbe girişimi vatanını seven ya da vatanı için görev yapan birçok insanın yaşamına mal oldu.
Bir çoğunun acı çekmesine yol açtı.
Ülke büyük bir travma yaşadı.
Bir de bunlara günahsız,suçu ve haberi olmayan insanların mağduriyeti eklenmesin.
Umarız devlet bu konuda gerekli hassasiyeti gösterecektir.

Haberleri