Adam eksiltme yavaş yavaş devreye giriyor galiba...

"Adam eksiltme..." Siyasette sık kullanılan bir yöntemdir
Genellikle de seçim öncesi başvurulur bu yönteme.
Eğer bir yere talip olmayı kafaya koyduysanız...
Öncelikle muhtemel rakiplerinizin kim olduğunu tespit edeceksiniz.
Ardından da...
Bu muhtemel rakipleri diskalifiye etmenin yolunu arayacaksınız ki, kafanıza koyduğunuz koltuğa ulaşmanız daha rahat olsun.
İşte bunun ismine siyasette "adam eksiltme" deniliyor.
Tabi adam eksiltmenin çeşitli yöntemleri var...
Eğer muhtemel rakiplerinizin geçmişlerinde başına gelmiş kötü bir olay varsa, bunu bulup çıkartıyor ve kamuoyu ile birlikte, özellikle Genel merkezin görmesini sağlıyorsunuz.
Böylece...
Genel merkezdekiler ve kamuoyu "Vay be!" diyebilsin ki, adaylığın önüne koca bir taş konulabilsin.
Yöntemler arasında bir de, muhtemel rakipler hakkında gazetelerde çıkan olumsuz haberlerin derlenerek, genel merkeze gönderilmesi de var.
Bu da sıkça başvurulan bir yöntem.
Dahası...
Bu yöntem, ister istemez genel merkez yöneticilerini de etkileyen bir durum.
Anlayacağınız...
Aday olmak kolay değil.
Kendisini ispat etmekten ve bu görevi hak ettiğinizi kabul ettirmek kadar...
Muhtemel rakiplerin de önünü kesmeniz gerekiyor.

Bu kadar lafı niye anlattık?
Eğer şu günler içinde...
-Bu güne kadar aralarında herhangi bir sorun yaşanmayan insanlar, bu günden sonra birbiri ile sorun yaşamaya başladıysa...
-Bu güne kadar söylenen sözler ve tavırları normal karşılayanlar, bu günden sonra aynı sözleri normal karşılamayıp arıza çıkartmaya başladıysa.
-Bu güne kadar aynı cephede olanların gazetelerde çıkmış haberlerine dikkat etmeyenler, bundan böyle o haberleri genel merkeze postalamaya çalışıyorsa.

Kısacası...
Bu güne kadar aralarından su sızmayan insanlar, bundan böyle karşı karşıya cephe yaratma çabasına giriyorsa...
Bilin ki, siyasette var olan "adam eksiltme" yöntemi devreye giriyor demektir...
.....
Salakça bir mevzu bu...
Son günlerde, bana göre "salakça" bulduğum bir konu tartışılıyor.
Neymiş?
CHP'li Ahmet Ataç, CHP'de aday yapılmazsa AK Parti adayı olur muymuş?
Tartışmayı ortaya atanların ya da bu tartışmayı sürdürmek isteyenlerin bana göre iki gayesi var.
1-Ya canları sıkılıyor, kamuoyu gündemine hareket getirecek konu bulamıyorlar...
2-Ya da, aldıkları talimat doğrultusunda yeni bir algı yaratıp, CHP içindeki var olan durum üzerinden birilerini haklı çıkartma telaşı içindeler...
Aslında bu "salakça" bulduğumuz konuya hiç mi hiç girmek istemiyorduk ama...
Baktık ki, "salakça" bulduğumuz konu her geçen gün dallanıp budaklanıyor.
O yüzden yazmak durumunda kaldık.
Öncelikle şunu söyleyelim:
Ne AK parti tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç'a "Gel adayımız ol" der, ne de Ahmet Ataç AK Partinin böylesi bir teklifine "Olur" der.
AK parti'nin teklif etmeyeceği, Ahmet Ataç'ın da böyle bir teklif olsa dahi asla kabul etmeyeceği bir adaylığın bu kadar tartışılması sizce de "salakça" değil mi?
AK Parti, Ahmet Ataç gibi bir isimle tabii ki seçim kazanmak ister.
Ancak...
Ahmet Ataç'ın adaylığını tabanına anlatamayacağı için bu topa hayatta girmez...
Ahmet Ataç tabii ki seçim kazanmak ister.

Ancak...
Ahmet Ataç'ın seçimi kazanacağı parti kesinlikle yıllarca mücadele ettiği AK parti olmaz.
O yüzden, bu "salakça" teorilere bir son verilmeli.
Şimdi kalkıp "Niye böyle söylüyorsun? Bu söylenen niçin gerçekleşmesin ki? Geçmişte de Yılmaz Büyükerşen'e AK parti'den adaylık teklifi gelmiş, bu teklifin yapıldığını da Murat Mercan bizzat kendisi açıklamıştı. Aynı şey şimdi Ahmet Ataç için niçin olmasın?" diye sorabilirsiniz...

İyi de...
Murat Mercan böyle bir teklif yaptığına, Büyükerşen de böyle bir teklifin yapıldığı o görüşmeye gittiğine resmen pişman olmamış mıydı?
.....
Canınız cehenneme...
Gece izlediğim bir filmde geçiyordu sahne...
Etkili bir senatör hakkında ciddi suç iddiaları var.
Bir savcı bu iddiaları araştırmak için görevlendiriliyor.
Görevlendirilen savcı çağırıyor söz konusu suç isnat edilen senatörü.
Senatör kibirli...
-"benim kim olduğumu biliyorsunuz değil mi?" diye başlıyor söze.
Savcı "biliyorum" diyor önce.
Ardından da...
-"Zaten birçok üst düzey devlet yöneticisi de beni arayıp sizin kim olduğunuzu hatırlattı" diye ekliyor.
Senatör "Eee o zaman?" deyince savcı:
-"Senin kendini, onların da seni bana hatırlatma hakkı elbette var. Ama benim de hepinize 'Canınız cehenneme!' deme hakkım var ve ben bu hakkımı kullanıyorum" diyerek başlıyor senatörü sorguya çekmeye...
Adalet dediğin böyle olacak...
Eğer adalet böyle değilse, ülkenin ne halde olduğunun gerekçeleri başka yerlerde hiç mi hiç aranmamalı...

.....
Cem Toker'in
bu paylaşımı hoşumuza gitti...
Ülkenin temel sorunu "yürütme erkinin, yani AKP iktidarının güçsüzlüğü, istediğini yapamaması" diyorsanız, "evet Başkanlık Sistemini AKP ülke gündemine getirsin, tartışalım, destekleyelim" diyebilirsiniz.....
Ama,
Ülkenin temel sorunu "yasama erki, yani, ne vekilim olarak seçtiğimiz tanıyoruz, ne o bizi tanıyor, kendisine sorunumuzu iletmek için dahi erişemiyoruz, zaten seçmenini dinlemiyor, Genel Başkan ne derse onu yapıyor, iktidarın yasadışı icraatlarını, ihmallerini sorgulayamıyor, hükümeti denetleyemiyor" diyorsanız
İktidarın gündeme getireceği Türk Tipi Başkanlık Sistemi saçmalığını desteklememelisiniz.....
San Marino futbolu ne kadar futbol ise
Türk Tipi Başkanlık Sistemi de o kadar Başkanlık Sistemidir...
.....
BİRAZ DA
GÜLMEK LAZIM
Kadının birinin gördüğü her rüya gerçeğe dönüşüyormuş. Kadının oğlu ise hava kuvvetlerindeymiş. Kadın ölmeden bir hafta önce rüyasında oğlunun uçaktan atladıktan sonra paraşütünün açılmadığını görüyor. Bunu oğluna ölmeden önce anlatıyor ve kadın ölüyor. Kadının oğlu haftalar sonra tatbikata gidiyor havada bütün askerler atlıyor bizim asker korkudan atlayamıyor. Komutan askere neden atlamıyorsun diye sorduğunda ise durumu anlatıyor. Komutan ise gülerek oğlum bu paraşütler test edildi istersen gel benimkiyle değiştirelim. Tamam dedi asker ve asker komutanın paraşütüyle atladı. Askerin paraşütü açıldı ve asker yavaş yavaş yere süzülürken paraşütü açılmayan komutan, önünde hızla aşağı doğru düşerken asker bağırır:
- Komutanım nereye?
-Komutan :
- Ananın yanınaaaaaaaaaaaaaaa