CHP, AK Parti iktidarının sekiz yıllık ekonomik verilerini, ülkemizin 80 yıllık verileri ile karşılaştırdı. Yaklaşık 45 sayfadan oluşan ve grafiklerle desteklenen Kılıçdaroğlu'nun değerlendirmesinde, "Hükümet 8 yılda 1 trilyon 117 milyar dolar kaynak kullandığını, bunun ancak 8 yılda yatırıma sadece 77.1 milyar dolar ayrıldığını, 80 yılda 242.7 miyar lira borçlanan devlet, AKP döneminde 8 yılda 253.2 milyar lira borç altına girdi.
CHP' ye göre, 80 yılın sonunda 2.2 bin dolar olan kişi başına kamu borcu, son 8 yılda 2 bin dolar arttı. Kişi başına borç 80 yılda 3.7 bin, 8 yılda 2,8 bin lira birikti. Hazine 80 yılda 149.9 milyar, son sekiz yılda ise 213 milyar lira borçlandı.80 yılda 135 milyar lira olan faiz ödemeleri son 8 yılda 408 milyar lirayı buldu. Son sekiz yılda önceki 80 yıldan daha fazla dış borç biriktirildi. 80 yılda 43 milyar dolar dış borç biriktiren özel sektörün son 8 yıllık dış borç artışı 150.1 milyar doları buldu.
CHP nin değerlendirilmesinde, " AKP iktidarında ,80 yılda 56.2 milyar lira olan şirketler kesiminin bankalara olan borcu son 8 yılda 425 milyar lira arttı. İşsizlik sorunu daha da ağırlaştı, işsiz sayısı rekor kırdı. Önceki 80 yılda 57 milyar dolar olan Türkiye'nin cari açığı son 8 yılda 256 milyar doları buldu. Çarklar sıcak parayla dönüyor. Sıcak para son 8 yılda Türkiye'de yılda ortalama yüzde 20 dolar faizi, borsada ise dolar bazında yılda ortalama yüzde 27.5 kazandı.80 yılda 246 milyar dolar olan dış ticaret açığı AKP döneminde 440 milyar dolar oldu.Karşılıksız çekler 2009'da 2 milyona yaklaştı, karşılıksız çeklerin tutarı ise 18 milyar liraya çıktı. Protesto edilen senetlerin tutarı 7 kat arttı. Vatandaşların bankalara borcu 30 katına çıktı ve borcu gelirinin yüzde 41.2'sine ulaştı. Bankalara tüketici kredisi borcu olanların sayısı 7 kat arttı. Batık tüketici kredisi ve kredi kartı borçları 70 kat arttı. 2.2 milyon kişi bankalara borcunu ödeyemez durumda. Yıllık icra sayısı 18 milyonu buldu. Ekmek fiyatı yüzde 110.9 oranında arttı. Akaryakıt pompalarından vergi aktı, benzin fiyatı dolar bazında yüzde 150 zamlandı.
CHP Genel Başkanı Kemal KILIÇDAROĞLU 'nun, "8 Senede Nereden Nereye?" başlığı altında ekonomik verileri değerlendirmesi, "Düğün değil, dernek değil eniştem beni niye öptü" atasözünü hatırlattı. Çünkü bu değerlendirmenin, bugün için, ne ülkeye, ne de CHP' ye yararı yoktur. Ayrıca dünyada ekonomik krizin gündemde olduğu şu günlerde, bu tabloyu kamuoyu ile paylaşmak ülkeye zarar verir.
Elbette bu iddialar, ne kadar doğru ve AK Parti kurmayları ne düşündü veya ne gibi açıklamalarda bulunacaklar bilinmez ama bugün bu iddiaların kamuoyu ile paylaşılması CHP'nin iktidar olmak için, caba göstermediğinin de bir tescildir. Çünkü tablo bu kadar vahimse, Sayın KILIÇDAROĞLU, genel seçimlerde, "80 yıllık Cumhuriyet döneminin ekonomik verileriyle, 8 yıllık AKP iktidarının verilerini, neden karşılaştırarak seçmenle paylaşmadı?
Hülasa yıllardır, CHP iktidar olmak için gayret göstermedi. Az olsun bizim olsun felsefesi CHP' ye hakim oldu. Son yıllarda ise CHP' nin, yenide yapılandırılacağı, iktidar gelmek içinde kurmayları tarafından iktidar taahhütnamesi' hazırlanacağı, parti yönetiminin de gençleştirileceği söylendi. Ancak yeni CHP kurmayları, icraatları ile Sayın BAYKAL' ı ve kurmaylarını aratacak niteliktedir.
Öte yandan AKP, BDP ve CHP lilerden oluşan bir komisyon, İngiltereye, "ÖZERKLİK" modellerini araştırmaya gitti. İskoçyayı, İrlandayı inceleyip, karar vereceklermiş! Bu tablo gösterdi ki yeni CHP' de, AKP, BDP çizgisindedir.
Ayrıca bu gelişme, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin , ''CHP ile AKP'nin oluşturduğu gizli ittifak gittikçe belirgin hale gelmiştir. 'Açılım' denilen yıkım projesi, AKP ile CHP arasında paylaşılmıştır. İkisi de aynı sözleri farklı şekillerde telaffuz etmeye başlamıştır." tespitinin de tescili oldu. .
CHP AKP ve BDP ittifakı, özellikle de "ÖZERKLİK" karşısında, Atatürkçülük, vatanseverlik, ulusalcılık konusunda, mangalda kül bırakmayan CHP lilerden, MHP dışındaki diğer kesimlerden ise tek tepki yok.
Türk insanı, artık gerçekleri görmelidir. Çok partili dönemde siyasi partiler, ülke sorunlarını çözmedi. Bilakis var olan sorunlara yenisi eklendi. Çünkü Türkiye'de, politikacı Türkiye'nin, gelişmesinin ve sorunlarının çözümünün önünde, ciddi bir engel olduğu gibi, sorun yaratan taraftır da. Ancak Demokrasi ile yönetilen ülkelerde, her türlü sorunun çözümü, öncelikle politikacıların değil, seçmenin elindedir. O nedenle de seçmen bilinçli hareket etmek zorundadır. Aksi halde, Sayın Turgut ÖZAKMAN' nın, "DİRLİĞİN, BİRLİĞİN, DİLİN, BENLİĞİN, TARİHİN, YURDUN, ADIN, BİR KEZ DAHA GİDERSE, BİR DAHA HİÇ GERİ DÖMEZ..." uyarısı hayata geçer. Son pişmanlık da fayda vermez...
AK PARTİ KARNESİNİ VE CHP
CHP, AK Parti iktidarının sekiz yıllık ekonomik verilerini, ülkemizin 80 yıllık verileri ile karşılaştırdı. Yaklaşık 45 sayfadan oluşan ve grafiklerle desteklenen Kılıçdaroğlunun değerlendirmesinde, "Hükümet 8 yılda...