AK partili Ünlü, CHP'li vekillerin hakkını mı savundu?

Sazova’ya yapılan yeni bir stadyum var.Bu stadyum ismi ile ilgili olarak çeşitli öneriler yapıldı süreç içinde.Yapılan önerilerin büyük bir çoğunluğu da, yeni Stadyumun isminin “Atatürk Stadı” olmasıydı.Ancak…Yeni stadyum...

Sazova'ya yapılan yeni bir stadyum var.
Bu stadyum ismi ile ilgili olarak çeşitli öneriler yapıldı süreç içinde.
Yapılan önerilerin büyük bir çoğunluğu da, yeni Stadyumun isminin "Atatürk Stadı" olmasıydı.
Ancak...
Yeni stadyum önerileri hiçbir zaman tartışıma yaratmadı.
Ta ki AK parti meclis üyesi Ahmet Yapıcı'nın Büyükşehir meclisinde "Yeni stadyumun ismi Es Es Anadolu Arena" olsun teklifinde bulununcaya kadar.
Bu teklif ile birlikte tartışma başladı.
Tartışma bir anda "Stadyumun isminden Atatürk'ü çıkartamazsınız" boyutlarına ulaştı.
Son olarak.
Eskişehir'e gelen CHP İzmir Milletvekili Atilla Sertel,parti binasında yaptığı açıklama ile Eskişehir stadyumunun isminden Atatürk isminin çıkartılamayacağını söyledi.
İşte...
AK parti il başkanı Dündar Ünlü'nün dün yaptığı açıklamada, stadyum ismi ile ilgili adı geçen her iki isme de cevaben bir şeyler söylemesi ilginçti.
-Mecliste stadyum isminin "Es Es Anadodlu Arena" olmasını isteyen partisinin meclis üyesi Ahmet Yapıcı için "Bir meclis üyesinin kendi fikrini söylemesi partinin görüşünü yansıtmıyor" demesi...
-Eskişehir'de stadyum ismi ile ilgili açıklama yapan CHP İzmir Milletvekili Atilla Sertel için de "CHP İzmir Milletvekili bir arkadaş geliyor, stadyumun ismi ile ilgili konuşma yapıyor. Burada CHP'nin 3 tane milletvekili var. Cevap verecekse, konuşacaksa onlar konuşur. Sen kendi şehrine ve işine bak" demesi, bize gerçekten ilginç geldi.
-"Bunun neresini ilginç buldun?" diye soracak olursanız?"
Hemen söyleyelim...
Birincisi, Ünlü partisinin meclis üyesinin mecliste yaptığı öneriye "O Onun kendi düşüncesi" diyor ve bu öneriyi üstlenmiyor.
İkincisi ise...
Eskişehir'de açıklama yapan CHP İzmir milletvekiline "Bu şehrin 3 tane CHP'li Milletvekili var. Onlar dururken sana ne oluyor ki?" diyerek, bir anlamda Eskişehir'in CHP li vekillerinin konumunu savunuyor.
Daha neresi ilginç olmasın ki?

***

MHP'de yaşanan istifanın haklılığı...

"MHP içinde, bu güne kadar görevden alınan ya da istifaya zorlanan her ilçe başkanının niçin görevden alındığı ya da istifa ettirildiğinin izahı yapılabilir ama, Odunpazarı ilçe başkanı Serdar Ulucan'ın kongre öncesi istifa etmesi izah edilemez.
Özellikle de, Eskişehir milletvekili Ruhsar Demirel ve İl Başkanı Ayhan Sezer bu izahı yapamaz.
Belli ki; Serdar Ulucan istemediği bir olaya zorlandığı için istifa etti.
Belli ki; kendisine kongre öncesi 'yönetimini biz yapacağız' denildiği için bu durumu içine sindiremedi.
Belli ki; Tokmağın başkasının elinde olmasını kabullenemedi.
Sonuçta, yönetimi ile birlikte istifa etmek durumunda kaldı.
Peki;
Başarısız mıydı Serdar Ulucan ve yönetimi?
Bize göre son derece başarılı bir ilçe başkanıydı.
Yönetimiyle uyum içindeydi.
Mahalli seçimlerde en çok göze batan parti yöneticilerinin başında geliyordu.
Parti oyu Odunpazarı'nda tavan yapmışsa, bunun mimarları arasında o da vardı.
O halde niye istifa etmek durumunda bırakıldı?
Bu sorunun cevabı son derece açık.
Çünkü...
Partinin Milletvekili de, Milletvekiline bağlı il başkanı da partide dikensiz gül bahçesi istediler.
Belki istedikleri ve dikensiz bir gül bahçeleri olacak ama...
Bundan sonra başarılı bir ilçe başkanları olmayacağı kesin..."
Bu yazıyı Aralık 2014 yılında kaleme almıştık.
Mahalli seçimlerin en çok göz dolduran siyasi parti yöneticileri arasında gördüğümüz Serdar Ulucan'ın istifaya zorlanması ve ardından istifa etmesi gücümüze gitmişti.
-"MHP niçin geleceği olan kendi evlatlarını böyle rahat yiyebilir ki?" diye düşünmüştük.
Nitekim...
O dönem istifaya zorlanan ve istifa eden Serdar Ulucan, yapılan ilk kongrede, birilerinin istemiyor olmasına rağmen aday olmuş ve Odunpazarı ilçe başkanlığını yine kazanmıştı.
İşte o Serdar Ulucan dün MHP'de yaşanan gelişmeler üzerine yönetim kuruluyla birlikte yine istifa etti.
Nedenini merak ediyorsanız?, yukarıda, yani 2014 de yazdığımız istifa gerekçelerini dönüp bir daha okuyun.
Bu defa da benzeri bir sürecin yaşandığını görüp, bu istifasında da ne kadar haklı olduğunu göreceksiniz...

***

Turistlerin ilk gördüğü...

Eskişehir'in, Kent merkezi Turizmine sahip bir şehir olduğunu ve zaman zaman da "Avrupa şehri" olduğunu yazıyoruz ya, bu bir türlü yıkılamayan ve yapılamayan binaların, bu şehir tanımlarına hiç mi hiç uymadığının önemli bir ispatıydı aslında.
Şimdi...
Aslında söyleyeceklerimiz belki dikkatlerden kaçmış olan fakat baktığınızda çok da önem taşıyan bir konu bizce...
Şöyle ki:
Eskişehir'e gelen Turistlerin Eskişehir'i gezerken izledikleri güzergâh hiç dikkatinizi çekti mi belemiyoruz?
İsterseniz biz söyleyelim?
Eskişehir'e gelen turistler önce Sazova parkına gidiyor...
Giderken, 30 yıldır bitirilemeyen Kültür Merkezi inşaatını görüyor.
Ardından Kentpark'a geçiyorlar.
Burada da yıllardır bitirilemeyen Nikah salonu inşaatına şahit oluyorlar.
Bot ve Gondol ile Porsuk'da gezmek için geldikleri Köprübaşı'nda, Köprünün üzerinde park eden kendi tur otobüslerinin yol açtığı trafik rezaletini görüyorlar bir anda.
Tarihi Odunpazarı'na çıkmak için, eski Otogarın oradan geçiyorlar ve gördükleri manzara yıllardır boş olan ve yıkılmadığı için çevresini de mahfeden eski Otogar binası.
Kısacası...
Eskişehir'e gelen turistler, Eskişehir'in güzelliklerini görmeden önce Eskişehir'in en mezbele binaları ile tanışıyor.

Haberleri