AKİL ADAMLAR RAPORU!

Başbakan Sayın Erdoğan, Çalışma Ofisi'nde, Akil Adamlarla! final toplantısında Akil İnsanlar heyetleri, çok tartışılacak raporlarını sundu. Ancak Akil Adamlar Raporuna! Toplumun, büyük kesimi tarafından eleştiri ve tepki geldi.
Raporda, seçim barajının kaldırılması, siyasi partiler kanununun değiştirilmesi
yerel yönetimlere daha fazla yetki verilmesi, TMK' nın kaldırılması, Siyasal genel af
Öcalan'ın serbest bırakılması, Türkiye milletvekilliği, yerel parlamentolar oluşması. Eyalet sistemi olmalı, Diyanet, yeniden yapılandırılmalıdır. Sivil temsilciler meclisi. Cemevleri ibadethane statüsünde yasal zeminde ifadesini bulmalıdır: Teorik demokrasiden pratik demokrasiye geçilmeli ve anadille eğitim gibi benzer öneriler yer aldı.
Akil Adamaların, sosyal psikolojik önerileri de kabul edilecek nitelikte değildir. Bu alanda dikkat çekici olduğu kadar, düşündürücü ifadeler yer aldı. Özellikle de bu ülke artık tek din, tek dil gibi söylemleri kaldırılmalı. Tekçilikten vazgeçilmeli. Tek dil, tek millet değil, ortak vatan, ortak devlet denmeli. Devlet, hem Kürt halkından hem de (yanlış ve eksik bilgilendirdiği için) Türk halkından özür dilemeli. Kalıplaşmış deyimlerden vazgeçilmeli: Türk Bayrağı, Türk Milleti, Ne Mutlu Türküm diyene, Türk'ün Türk'ten başka dostu yoktur, Türkiye Türklerindir, bir Türk dünyaya bedeldir gibi kavramlardan vazgeçilmeli, gibi akıl almaz öneriler, kabul görecek nitelikte değildir.
Yürütme ve güvenlikle ilgili olarak da raporda, sadece PKK ve silahlı güçlerin ve bölge halkının, top yekun muhatap alınması istenirken, Yol kontrollerinin kaldırılması, mayınların temizlenmesi, köylere geri dönüşün sağlanması, karakol ve kalekol yapımlarının, durdurulması, koruculuğun kaldırılması, gibi öneriler yanında, Cadde, okul, havaalanı gibi yerlerde, İnönü, Fevzi Çakmak, Abdullah Alpdoğan, Sabiha Gökçen gibi isimlendirmelerin, terk edilmesi, gibi öneriler de yapıldı.
Raporda, iktisadi süreçlere ilişkin olarak da, yayla yasaklarının kaldırılması, sınır ticaretinin açılması, sınırların önemsizleştirilmesi politikası çerçevesinde, serbest dolaşım düzenlemelerinin yapılması, Ekonomik paketlerin ve bölgenin hayvancılık, tarım (özellikle bazı bölgelerde organik tarım), arıcılık potansiyeli harekete geçirilmesi, Bölgenin turizm potansiyelini harekete geçirmeye yönelik özel girişimler olmalı önerileri yer alıyor.
Kültürel öneri ve talepleri de kamuoyunda kabul görmeyecektir. Özellikle de eğitim sisteminin, baştan aşağı sıfırdan yenilenmesi, Medyanın kullandığı dili değiştirmesi, süreci destekleyen bir dil kullanılması. Sürece zarar veren dizilerin ve andımızın kaldırılması, Türk Dil Kurumu, Türk Tarih Kurumu gibi kurumlar yanında, Kürt Dil Kurumu, Kürt Tarih Kurumu gibi, kurumlar da olmalı gibi, öneriler de açılımı zora sokacak niteliktedir.
Akil Adamların Raporundaki öneriler, ne kadarı hayata geçecek, bekleyip göreceğiz. Ancak Başbakan Sayın Erdoğan, Akil İnsanlar heyeti üyeleriyle yaptığı toplantıda önemli mesajlar verdi. Kamuoyuna yansıyan bilgilere göre, PKK'lıların yurt dışına çekilme sürecinin çok ağır ilerlemesinden şikâyet etti. "PKK'nın yüzde 10-15'i çekildi henüz. İşin çok başındayız. Kalanlarının hala Türkiye'de olması sıkıntı yaratıyor" görüşündedir.
Ayrıca Başbakan Sayın ERDOĞAN, toplantıda, " Anadilde eğitimle ilgili bir çalışmamız yok. Tek resmi dil, Türkçe' dir ve Kürtçe' yi, zaten seçmeli ders olarak verdik." dedi. Erdoğan üniversitelerde kurulan bölümlerde Kürtçe ve özel kursların oluşuna dikkat çektiği de söylendi.
Raporda, yer alan seçim barajının düşürülmesi, hususunda, Başbakan Erdoğan toplantıda, yüzde 10'luk seçim barajının da düşürülmeyeceğini belirterek, "Böyle bir şey söz konusu değil. Baraj düşmeyecek. Partiler çok çalışacak barajı geçecek." ifadeleri muhalefet tarafından tepki ile karşılandı.
Elbette Akil Adamlarım söylediği gibi, çözüm süreci, ayrılma değil, bir arada aydınlık yarınlara umutla bakabilme süreci olabilir. Ayrıca açılım, bir arada, eşit, kardeşçe, dostça yaşayabilme adına, geleceği, hep birlikte kurabilme iradesinin, cesurca ifadesi olabilir. Ancak istek ve öneriler baktığımızda, Bu şansı demokrasi koalisyonunu güçlendirerek ve demokratik merkezi destekleyerek, gerçeğe dönüştürebilmekte mümkün değildir. Çünkü Akil Adamlarının Raporu, PKK ve yandaşlarının istekleri ortadadır. Bu istekler yerine gelmediği sürece, soruna çözüm bulunamayacaktır.
Aslında Akil Adamlar raporu, yadırganmamalıdır. Çünkü raporda önerilen ifadeler, zaten bekleniyordu. Çünkü geçmişte, bu tür önerileri yapan ve sıcak bakan insanlar akil adamlar, olarak seçildiler.
Hülasa Akil Adamların! Raporundaki önerilerin büyük çoğunluğu, Türk milleti tarafından kabul görmeyecek, bilakis var olan sorunları, kutuplaşmayı, zıtlaşmayı, etnik nefreti, daha da artıracak niteliktedir.