AKP de olup bitenlere bir bakın, bir de CHP de yaşananlara...

İktidar Partisi'nin Eskişehir'de bulunan isimlerinin ne yaptığına şöyle bir bakın...
Aynı zamanda, CHP cenahında neler olup bittiğine de bir bakıp, şöyle bir mukayesede bulunun.
İktidar partisi AKP, 1,5 ay önce yapılan seçimlerde birinci parti olmuş Eskişehir'de.
Üç milletvekili çıkartmış.
Üçü de seçildikleri günden bu yana neredeyse her günü Eskişehir'de geçiriyor.
Bakıyorsunuz, Havaalanı meselesi ile çıkıyorlar kamuoyu önüne.
Ertesi gün Çevreyolu, Demiryolu hattının yer altına alınması ve Adalet Sarayı gibi yatırımların ne alemde olduğu ile ilgili...
Bir bakıyorsunuz Huzurevi'ndeler tam kadro, bir bakıyorsunuz başka ziyaretlerde.
Zannedersiniz ki seçim kaybettiler de, o hırsla işe güce soyundular.
Halbuki "Nasılsa yüzde 50 oy aldık" diye yatsalar, hakları.
Ama öyle yapmıyorlar.
Parti içinde bazı şeylerin yanlış gittiğini düşünenler olsa da, kamuoyuna karşı verilen "birlik-Beraberlik" görüntüsü mevcut.
Bir yanda Milletvekilleri, onların yanı başında parti yöneticileri hep aynı karedeler.
Gelelim CHP ye ve CHP li Belediyelere.
Seçimden yeni çıkılmış, Eskişehir'de birincilik AKP ye kaptırılmış.
İki Milletvekili çıkmış, biri ortalarda hiç yok.
Hadi Eskişehir'de yok anladık, Ankara'da da esemesi okunmuyor.
Diğer milletvekili, kendince bir şeyler yapmaya çalışsa da, ortada bir şey yok.
Belediyeler cadı kazanı gibi.
Bürokratlar başkanların önünde birbirine giriyor.
Eskiden düğme ilikleyip hazır ola geçenler, şimdi başkanların karşısında yüksek sesle konuşur hale gelmişler.
Başkanlar ne bürokratlara, ne de meclis üyelerine hakim.
Dedikodu gırla gidiyor anlayacağınız.
Her meclis üyesi bir yandan Başkanın en yakını olma çabasında, diğer taraftan Başkanlık hayalleri kurmakta.
Aralarında il Başkanı olma çabası içinde olanlar bile var.
Öyle gruplar oluşmuş tu küçücük meclis grupları içinde, her ne kadar taraftarı olmasa da herkes başlı başına grup lideri.
Yine herkes, aynı sırayı paylaştığı kişileri nasıl ekarte ederim derdine düşmüş.
Partide yönetimlerin zaten sesi çıkmıyor.
Her yönetim ayrı telden çalmaya başlamış.
Aralarında uyum hak getire.
Öylesine dağınık ki ortalık, toplayabilene aşk olsun.
İki partinin kamuoyuna yansıyan iki farklı görüntüsünü çizmeye çalıştık bu yazıyla.
İktidar partisi, "Nasıl olsa iktidar oldum" diye yan gelip yatma yerine, sürekli kamuoyunun gözü önünde çaba gösterisinde bulunuyor...
Buna karşın...
Seçim kaybedip, biran önce toparlanması gereken CHP, kendi yarattığı iç savaşla paralanıp duruyor.
Ne diyelim...
Belki de o yüzden AKP iktidar oluyor, CHP de kendisine yakışan yerde duruyor.