Büyükerşen üç defa üst üste seçim kazanırken, buna bahane olarak medyanın kendisine olan yakınlığını gösterdiler.
Ulusal medyanın bir kanadının Büyükerşen'e hayli yakın durması ve seçim öncesi Büyükerşen'i sık sık ekranlarına taşımaları;
Bunun yanı sıra en çok tercih edilen yayın organlarında manşetlere taşınması, Büyükerşen için seçim zaferlerini hazırladı!
***
Muhalefette olan CHP'nin medya üzerine hayli yoğun şikâyetleri var.
CHP'nin kurmayları yaptıkları konuşmalarda sürekli AKP tarafından oluşturulan bir basın grubu olduğunu söylerler.
Bu basın grubu sayesinde de halkın gerçekleri göremediklerinden şikayet ederler.
Yani;
Ortada tüm ülkeyi bile etkileyebilecek boyutta bir medya oluşumu olduğunu kolaylıkla söyleyebiliriz.
Anlayacağınız;
Yerel seçimlere hazırlanırken, bu kez sadece Büyükerşen'e yakın bir medya grubu bulunmuyor.
Bu kez, AKP içinde güzel bir araç olacak bir ulusal medya grubunun var olduğunu ifade edebiliriz.
Elbette bunu kullanmasını bilen için...
***
Bakın şimdi son günlerdeki örneklere...
AKP'li Belediye Başkanı Burhan Sakallı, partilerine yakın duran ulusal bir gazetenin yazarlarını kente davet ediyor.
Amaç elbette sadece bir panel değil!
Altında başka gerekçeler var!
Belediyenin çalışmalarını ve başkanı ulusal medyaya taşımak!
Böylelikle seçim öncesi hem adaylık adına, hem de seçimi kazanmak adına önemli bir işi yerine getirmek...
Bu noktada hemen şunu da söylemeliyim;
Kimse böylesine bir amaç için belediyeye ya da başkanına eleştiri getiremez.
Artık seçim kazanmanın ya da belli bir noktaya gelmenin temel şartçıdır tüm bunlar.
Odunpazarı da bunu yapmıştır!
Kenti tanımayan, Eskişehirliyi anlamayacak, yerel siyasetten uzak kişi ya da kişileri kente getirerek yapmıştır...
Şimdi ne oldu?
'Eskişehir fuhşun başkenti oldu!
Hani şu kültür başkenti yaptıkları şehir...'
***
CHP cephesi ise tüm bu olup biteni mutlaka kullanacaktır, ki başladılar bile!
Bununla birlikte ulusal medyanın kullanımı konusunda da adeta ders verecekler gibi.
Mesela, Büyükerşen çıktı dün akşam CNN Türk'e...
Avrupalı Eskişehir'i nasıl ortaya çıkardığını anlattı.
Üzerine de daha neler yapacağını söyleyip bu güzel reklamını yaptı.
***
Atalarımız hiçbir zaman boşa laf etmemişler.
'At binenin, kılıç kuşananın' lafı da bunlardan bir tanesi ve bu yaşananlara tam gidecek bir söz...
Ne dersiniz?
Sizce de öyle değil mi?
NOT; Bu yazı, yerel seçimler için iddialı iki tarafın son dönemde yaşadıklarını kıyaslayan bir yazıdır. Öyle görünüyor ki, AKP adına gelişmeler pekte iç açıcı olmadı son günlerde. Parti içinde böylesine durumların altından kalkacak yetenekte isimlerin olduğunu da söylemek istiyorum. Bakalım AKP kendi adına daralan bu süreçten çıkmayı nasıl başaracak? Bahsettiğim isim ya da isimler olayı nasıl toparlayacak?
.......
BAHÇELİ'NİN VEKİL, BAŞKAN VS YAPTIKLARI NEDEN SUSUYOR?
MHP'li Oğuz Sever ile uzun süreden bu yana devam eden bir dostluğumuz vardır.
MHP çatısı altında başladığı siyaset çalışmaları sırasında yakından takip ettik kendisini...
Yaşanan olaylar ya da gelişmeler kendisini aktif siyasetin dışına itti.
***
Sever partiyi uzaktan gözlüyor son günlerde...
Dün de kendisi ile karşılaşmamızda gördüklerini anlattı.
Bahçeli'nin parti için son derece stratejik bir değere sahip olduğunu söyledi.
MHP'nin 4 Kasım'daki kurultayının ise, parti tarihindeki en önemli kurultay olduğundan söz etti.
K K K
Oğuz Sever'in söyledikleri arasında ilgimi çeken konu ise başka!
Sever bakın neye dikkat çekiyor;
"Sayın Bahçeli, partide bugüne kadar pek çok kişiyi hem vekil, hem MYK üyesi, hem İl Başkanı, hem belediye başkan adayı vs gibi önemli noktaya taşıdı.
Ancak gelin görün ki, kurultaya şurada üç beş gün kalmışken bu kişilerden tek ses çıkmıyor.
Siyasette vefasızlık bu derece derin mi oluyor?" diye konuştu.
***
Sever'in söylediklerinin yorumunu MHP'lilere bırakıyoruz elbette.
Ancak;
Haklılık payı da yok değil hani!
AKP, MEDYA VE SON DURUM!
Büyükerşen üç defa üst üste seçim kazanırken, buna bahane olarak medyanın kendisine olan yakınlığını gösterdiler.Ulusal medyanın bir kanadının Büyükerşene hayli yakın durması ve seçim öncesi Büyükerşeni sık...