AKP'nin teşkilatçı yapısını seviyorum.
Parti içi kurallardan asla ödün verilmiyor.
Bu iyi.
CHP'deki gibi kırk kişinin, kırk ayrı fikri yüzünden parti birbirine girmiyor.
Halkın gözünde değer kaybı yaşamıyorlar.
Teşkilatta mutlu olanlar kadar, küskünler de oluyor elbette.
Ancak onlar CHP'de ki gibi, üçe, beşe, ona bölünmüyor.
Bir teşkilat yöneticileri oluyor, birde onları ve onların yaptıklarını beğenmeyenler...
Başka da yok!
Ve şunu başarıyor AKP.
Kol kırılıyor, yen içinde kalıyor.
CHP'deki gibi kavgalar gazetecilerin önünde yaşanmıyor.
Halk, CHP'deki gibi bir kavga ortamını asla iktidar partisinde görmüyor.
Artık kavgalardan usanmış vatandaş için bu da iyi oluyor...
***
'Bundan sonra ne olacak?' sorusuna da her iki tarafı kıyaslayarak gidelim.
Örneğin;
CHP'de 15 Temmuz'da istifalar verilecek.
Eskişehir teşkilatının başındaki isimde istifa edecek.
Odunpazarı adaylığı için soyunacak.
Kaderi bir kişinin dudakları arasında olacak!
Aday yapılırsa, kendisini iyi bir yol bekliyor olacak.
Hatta seçimi kolayca da kazanabilecek.
Ancak;
Aday yapılmazsa, il başkanlığı da gidecek.
Partinin başına, adaylıklara karar verecek kişiye yakın olan bir isim geçecek.
Böylelikle;
Teşkilatlara sahip olmak için, yoğun şekilde verilen ancak kaybedilen il kongresi böylece telafi edilecek.
Aday yapılmayan kişi de, kendisini aday yapmayanlara sırt çevirecek.
Kendisini teşkilatın başına geçirenlerle işbirliğine gidecek.
Böylelikle partide bir ikilem oluşacak.
***
15 Temmuz istifalarının yaratacağı etkilerden ilk akla gelen senaryo bu.
Olmaması için hiçbir neden yok.
Hatta yazdıklarımızdan daha fazlası da olacaktır.
Yani fırtınalı bir süreçten geçecek CHP.
Ve bu durum, sadece istifa süreci ile ortaya çıkacak.
Listelerin yazıldığı, adayların belli olduğu dönemde olacakları hiç söylemiyorum bile.
***
AKP'den devam edelim.
Şimdilik bir istifa süreci söz konusu değil.
Olduğunda da çok fazla bir şey değişmeyecek.
Parti genel merkezi, teşkilatlarına güvenecek.
Doğru karardır, yanlış karardır tartışılacak ama teşkilatların benimsediği isimler vitrine çıkacak.
Yine teşkilat içinden olanlar ile teşkilata yakın olanlar listelerde kendilerine yer bulacak.
Yani en büyük karar verici teşkilatlar olacak.
İyisiyle kötüsüyle çıkarılacak olan aday ve listelere de herkes saygı gösterecek.
Ve yine, gerek adaylara, gerekse listelere olan muhalefet parti içinde yapılacak.
Ve oradan dışarı çıkmayacak.
Kim neye karar veriyorsa, gidecek sandıkta ona göre oy verecek.
***
AKP'deki teşkilatçılığı sevmemin nedeni işte bunlar.
İçindeki dengeler ile dışarıdaki etkenlerin savaşının yaşanmadığı teşkilatlarsa sahip AKP.
En önemlisi de;
Yıllardır aynı isimlerin yönetiminde yürümüyor AKP.
Daha on yıl olmasına rağmen, parti yönetimleri hep değişiklik gösterdi.
Aslında özellikle CHP'nin görmesi gereken en üstün özelliği de;
'Partiden yetişenler de oldukça önemli makamlara getiriliyor.
Dışarıda olupta, parti salonunu hiç görmeyerek, sadece partinin adını kullanıp bir yere gelenler değil!'
AKP&CHP
AKPnin teşkilatçı yapısını seviyorum.Parti içi kurallardan asla ödün verilmiyor.Bu iyi.CHPdeki gibi kırk kişinin, kırk ayrı fikri yüzünden parti birbirine girmiyor.Halkın gözünde değer kaybı yaşamıyorlar.Teşkilatta...