ANTİK ÇİN &YUNAN & ROMA

Çinli tarihçi Ssu-ma’nın ‘Eski zamanlardan öyküler” adlı kitabında anlattığına göre MÖ 1154-1122 arasında yaşamış olan Çin hanedanı hükümdarı Chou-hsin şu tür ‘ilaçları’ afrodizyak olarak kullanırmış:Avlanan...

Çinli tarihçi Ssu-ma'nın 'Eski zamanlardan öyküler" adlı kitabında anlattığına göre MÖ 1154-1122 arasında yaşamış olan Çin hanedanı hükümdarı Chou-hsin şu tür 'ilaçları' afrodizyak olarak kullanırmış:
Avlanan Aslan: Bir ayının pençeleri hafif ateş üzerinde yavaş yavaş pişirildikten sonra, dövülmüş gergedan boynuzu ve damıtılmış insan çişiyle tatlandırılır ve yenir.
Kutsal Gök Gürültüsü: Yüz tavus kuşunun dili batı bölgelerinde gelme acı biber ve yeni ergenleşmiş oğlan spermiyle karıştırılır ve ....burasını yazamıyorum artık!
Üç Günlük Zafer: Taze ginsengi'le karıştırılmış soya fasulyesine bir öküzün penisi ve kurumuş insan plazentası eklenir ve...
Eski Çin'de kentler genellikle yukarıdan bakıldığında bir hayvana ya da simgesel bir görüntüye benzeyecek biçimde inşa edilirdi. Örneğin antik Tsuen-chen-fu kenti sazan balığı biçimindeydi. Whun chun kenti ise balık ağı biçimindeydi. Birçok kent de yılana, yıldıza yada ejdere benzerdi.
On altıncı ve on yedinci yüzyıl Pekin'inde can düşmanından intikam almanın en yaygın biçimi onun yemeğine gizlice kaplan kılı karıştırmaktı. Bu kıllar insanı boğazına veya iç organlarına bir kez yapıştılar mı kişi ölmüyordu ama yıllar boyu ölümden beter acılar ve sancılar çekiyordu.
Üçüncü yüzyıl Çin'inde uçutmalar, oyuncak, ayin malzemesi, müzik aleti, mesaj gönderme aracı, uzaklık ölçme aygıtı, silah hatta paraşüt olarak bile kullanılabiliyordu.
Çin tabakları mutfak aletleri üzerinde bir süsleme olarak yaygın biçimde kullanılan söğüt yaprağının kökeni eski Çin'deki gizli bir örgüttür. Gizli örgütün üyeleri arasında bir tanınma ve haberleşme aracı olarak beşinci yüzyıldan beri kullanılan bu süs o sırada yönetimde olan Mançu hanedanı tarafından deşifre edilince üzerinde söğüt yaprağı bulunan tüm tabakların yok edilmesi buyruğu verilmişti. Aynı süsleme 18'nci yüzyılda Avrupa'da tekrar ortaya çıktı. Süslemeyi Avrupa'ya getiren kişi kendine birkaç tabak saklamayı başaran Avrupalı bir tacirdi.
Demokratik sistem MÖ yaklaşık 2500 yılında Yunanistan'ın Atina kendinde kurulmuştur ama yaygın kanının aksine, "demokrasi" halkın yönetimi demek değildir, "yurttaşların yönetimi" anlamına gelen "demos ve kratos" sözcüklerinden türemedir. Atina'da ise "demos" (yurttaş) olabilmenin belli kuralları vardı. Örneğin, erkek olma, beyaz olmak, özgür olmak, belli bir servet sahibi olma, akli melekesi yerinde olmak...
Atomlardan oluşan dünya kuramı eski Yunan'da da biliniyordu ve filazof Democritus materyalist dünya görüşünü bu kurama dayandırmıştı.
Akrobatlık eski Yunan ve Roma'dan beri bilinen bir eğlencedir. O zamanlardan kalma bazı madalyonlarda iki tepe arasına gerilmiş ipte dans eden akrobat figürlerine rastlanmaktadır.
MÖ 400 yılında Sparta kentinde 25.000 yurttaş ve 500.000 köle vardı.
Yunan filozofların en büyüklerinden biri olan Socrates yaşamı boyunca tek satır yazmamıştır. Bugün bildiğimiz tüm fakirlerin öğrencisi Platon (Eflatun) ustasının ağzından kaleme almıştır.
Eski Yunanlı komutan Periles yumurta kafalı oluşunu öyle kompleks haline getirmişti ki miğfersiz bir tek portre bile yaptırmamıştır.
Eski Romalılar kanca burunlu doğan erkek çocukların ileride büyük bir komutan olacağına inanırlardı.
Birçok eski Roma kentinin girişine kötü şanstan korunmak için dev penis heykelleri dikilirdi. Bu fallus heykellerinin altında genellikle 'Burada mutluluk vardır' anlamında 'Hic habit Felicitas' yazardı. Küçük çocukların boynuna ise kötülükten korunma muskası olarak minik bir penis heykeli asılırdı.
Neron söylendiği gibi Roma'yı yakarken keman filan çalmamıştır. Birincisi o zamanlar keman henüz icat edilmemişti. İkincisi Neron o sırada Roma'da bile değildi. Yetmiş kilometre kadar ötedeki Antium'da bulunan köşkündeydi. Hani 'neresini düzelteyim dediğin' fıkrası var ya onun gibi birşey işte!

Haberleri