Türkiye’de sabah gözler açıldığında nelerle karşılaşılacağını kestirmek olanaksız…
Her şey olabiliyor.
‘’Bu kadar da olmaz’’ dedirten olaylar saymakla bitirilemeyecek kadar çok…
Artık ‘’bu kadar da olmaz’’ tanımlamasının bir geçerliliği yok.
Burası Türkiye, he an her şey olabilir…
18 Mart’ı 19 Mart’a bağlayan gece, Sahur vakti gerçekleştirilen yeni bir operasyon var.
Hedefindeki kişi Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu…
Evi yüzlerce polis tarafından kuşatılıp gözaltına alınıyor.
Gözaltına alınan tek kişi o değil…
Aynı anda gözaltına alınan 99 kişi daha var.
Bu, bir sürpriz mi?
Daha önce olsa ‘’sürpriz ötesi bir şey’’ olur, duyulduğunda kulaklara inanılamazdı.
Artık aynı şey geçerli değil…
‘’Sürpriz ötesi bir şey’’ denilemeyeceği gibi ‘’sürpriz’’ bile denilemez…
‘’Beklenen gelişme’’ dense bile olur.
Ekrem İmamoğlu’nun ‘’hedef’’ olması yeni değil…
Uzunca bir süredir ‘’boy hedefi’’ konumunda…
Nedeni de belli…
Ekrem İmamoğlu, ‘’başarılamaz’’ denileni başardı.
‘’İstanbul kaybedilirse Türkiye kaybedilir’’ dedirtecek kadar önemsenen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı 3 kez kazandı.
Karşısına çıkartılan tüm olumsuzlukları aşmayı başardı.
Son seçimlerde Büyükşehir Belediye Meclisi’nde çoğunluğa da sahip oldu.
Birilerini deyimi ile ‘’topal ördek’’ olmaktan kurtuldu.
Yaptıkları da ortada…
Tüm engellemelere rağmen büyük işler başardı.
Daha da önemlisi hızla yoksullaşan toplumda dara düşenlerin dertlerine derman olmaya çalıştı.
Bu daha da öfkelendirdi birilerini…
Hakkında soruşturma üzerine soruşturma açıldı.
Soruşturma konularına bakıldığında ‘’şaka gibi bir şey’’ demek elde değil…
‘’Siyasi yasak’’ getirilmek isteniyordu.
Ancak devam eden davalar zaman alacaktı.
Ekrem İmamoğlu’nun Cumhurbaşkanı adaylığı için kolları sıvaması üzerine süreç hızlandırıldı.
Önce üniversite diploması öne sürüldü.
31 yıl önce verilen bir diploma bir çırpıda iptal edildi.
Böyle bir olayın eşi benzeri görülmüş değil…
‘’Baskı sonucu oluştu’’ demek yanlış olmaz…
Anlaşılan o da yeterli bulunmadı.
Diplomanın iptal edildiği günün gece yarısında gözaltına alındı.
‘’Suç örgütü lideri olmak’’ ile suçlanıyor.
İnanılır gibi değil…
Ekrem İmamoğlu’ndan ‘’suç örgütü lideri’’ yaratmak ‘’akıl tutulması’’ gibi bir şey…
Arkasında gelecek olan da belli…
‘’Tutuklama’’ ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne kayyum ataması…
Umarız olmaz…
Ancak yaşanan onca olaydan sonra umutlu olmak çok zor…
Yapılanları yasa ile hukuk ile açıklamak olanaksız…
‘’Akıl tutulması’’ olarak nitelendirilebilecek olaylarla verilen mesaj çok net…
Birileri diyor ki;
‘’Siz ülke işleri ile siyasetle falan uğraşmayın. İşinize gücünüze bakın… İşiniz gücünüz yoksa bile halinize şükredin. Bu ülke bizim ve bizden başka kimsenin yönetmesine izin vermeyiz…’’
Mesaj bu…
Bundan sonra ne olacağını kestirmek çok zor…
Umutlanmak da olanaksız…
Hani bir söz var ya… ‘’Bindik bir alamete gidiyoruz kıyamete…’’ Tam da o hallerdeyiz…