ATATÜRK VE CHP

CHP Odunpazarı 5. Danışma Kurulu Toplantısı, Yunus Emre Kültür ve Sanat Merkezi`nde yapıldı. Toplantıdaki gelişmeleri ve söylemleri değerlendirmekten ziyade, bugünkü CHP ile Atatürk dönemindeki CHP’ yi, değerlendirme fırsatı...

CHP Odunpazarı 5. Danışma Kurulu Toplantısı, Yunus Emre Kültür ve Sanat Merkezi`nde yapıldı. Toplantıdaki gelişmeleri ve söylemleri değerlendirmekten ziyade, bugünkü CHP ile Atatürk dönemindeki CHP' yi, değerlendirme fırsatı bulduk. Çünkü çatı adayın mimar, Sayın KILIÇDAROĞLU, her vesile Atatürk' ün, partisi olduğunu ifade eder ama bugünün, CHP' si ile Atatürk'ün kurduğu, CHP arasında çok farklılıklar var. Çünkü Atatürk dönemindeki CHP'de, beli kuralları ve ilkeleri vardı. Her türlü ideolojiye, muhafazakârlığa ve etnik yapıya, hiçbir zaman sığınmadı.
Ayrıca Atatürk' ün, mimarı olduğu CHP, kolay gerçekleşmedi. Nitekim Büyük önder ATATÜRK, " CHP, ilk Sivas Kurultayını-ki, dış ve iç düşmanların süngüleri altında kurulmuştur. Uçurum kenarında, yıkık bir ülke... türlü düşmanlarla kanlı boğuşmalar... yıllarca süren savaş.., ondan sonra, içerde ve dışarıda saygı ile tanılan, yeni vatan, yeni sosyete, yeni devlet ve bunları başarmak için arasız, devrimler... işte, Türk genel devriminin, bir kısa bir özetidir." demiştir.
Atatürk, 4. Kurultaydaki, " Partimizin her kurultayı, denebilir ki, bir dönüm başında toplanmıştır. 1927 Kurutayı, doğuda kopan azıyı yenerek, Cumhuriyetin sarsılmaz temelde olduğunun anlaşılmasına; 1931 Kurultayı güvenlik ve sükûnun kesin olarak kurulmasına rasgelir. Bu kurultayımız ise, geniş ölçüde gelişim devri içinde bulunduğumuz günlerde toplanmış oluyor. " sözleri ile de her kurultayda, CHP' nin, dününü, bugününü ve geleceğini değerlendirdiğini vurgulamıştı.
Şu bir gerçek ki CHP ve diğer partiler, Atatürk' ün, mirasını, cömertçe harcadılar ve harcıyorlar. Oysa bu miras, kolay kazanılmadı. Nitekim ATATÜRK, 4. Kurultay' da yaptığı konuşmada, "Geçen Kurultaydan, bugüne kadar, kültürel ve sosyal alanda başardığımız işler, Türkiye Cumhuriyetinin, ulusal çehresini, kesin çizgileriyle, ortaya çıkarmıştır. Yeni harfleri, ulusal tarihi, öz dili, ar, bilimsel müzik ve teknik kurumları ile kadını erkeği her hakta eşit, modern Türk sosyetesi, bu son yılların eseridir. " demiştir.
Bugünkü CHP, hiçbir seçimde, yabancılara yapılan özelleştirmeleri gündeme getirmedi. Yeteri kadar da tepki göstermedi. Oysa ATATÜRK, "Akdeniz' i Karadeniz'e demirle bağladık. Anadolu'da özel şirketler elindeki, bütün yolları satın aldık; İstanbul ve İzmir'de, liman ve rıhtım işleri devlet eline geçti." demişti.
Yine kapitülasyonlar, Kurtuluş Savaşı sırasında, Sovyetler Birliği ile yapılan 28 Mart 1921 Anlaşmasının 7. Maddesiyle "geçersiz ve kaldırılmış" sayıldı. Kapitülasyonların, gerçek anlamda kaldırılması ise Lozan Anlaşması'yla olmuştur. Bugün ise her alandaki değerlerimiz, özelleştirme ile yabancıların eline geçti. CHP' de bu alanda, ne açıklama, ne de tepki var.
CHP, proje üretmek yerine, günlük sloganlarla işi götürme peşindedir. Oysa Atatürk, "Bütün bu işler, partimizin programını, özenle göz önünde tutarak başarılabilmiştir. Tüzel, sağlık, sosyal, finans, ekonomi ve bayındırlık işlerimizde, hiç durmadan aldığımız, yeni tedbirlerin eyi ve yerinde olduğuna kani bulunuyoruz" diyerek, o günkü, CHP' nin, emin adımlara yürüdüğünü vurgulamıştı.
Atatürk, ekonomiye, büyük önem vermiş, ekonomik alanda ve o günkü şarlarda adeta mucize yaratmıştır. 4. Kurultayda yaptığı konuşmada, "Geçen dört yılın başlıca işlevi, ekonomi alanında olmuştur. Birçok ülkeler, acunsal buhran karşısında sarsılmış ve umutsuzluğa düşmüşken, biz, bu kapsal felaket önünde cuda irkilmedik. " demiştir.
CHP, belli bir kesimin partisi olarak kurulmadı. Nitekim ATATÜRK, "Cumhuriyet Halk Partisinin, esas düşünce ve dileği, vatandaşları, her türlü ayrılıktan korumak, onları, kendileri ve büyük Türk ulusu için, faydalı kılmaktır." demiştir.
Ayrıca TATÜRK' ün, milliyetçilik anlayışında, milli ahlak yanında, milli birliğin de çok önemli bir yeri vardır. Nitekim ATATÜRK, "Diyarbakırlı, Vanlı, Erzurumlu, Trabzonlu, İstanbullu, Trakyalı ve Makedonyalı, hep aynı ırkın evlatları, hep aynı cevherin damarlarıdır." demiştir.
Hülasa ATATÜRK' ün, CHP' si ile bugünkü CHP arasında ciddi farklılıklar var. O günkü, CHP, yalnız ülkeye' ye değil, dünyaya örnek icraat sergilerken, kıt imkân ve zor şartlara rağmen, her alanda makro işler başardı.
Bugünkü CHP ise Cumhurbaşkanlığı seçiminde, her türlü değerleri göz ardı ederek, muhafazakâr, bir bilim adamından medet umdu. Oysa ülke' de ve CHP içinde, Cumhurbaşkanı olabilecek, pek çok insan vardı. Yeter ki Cumhurbaşkanlığı aday belirleme işi, lider ve 20 milletvekili ile sınırlı tutulmasaydı.
CHP' nin, ATATÜRK' ten sonraki hedefleri sürekli değişiklik gösterdi. Bunun sonucu olarak da bir tek başına iktidar olamadı. Bugün ise sancılı bir dönem yaşıyor. Hatta Genel başkan ve ekibinin istifası isteniyor.
Sayın KILIÇDAROĞLU istifa etmedi ama CHP, 5-6 Eylül tarihlerinde 18. Olağanüstü Kurultayı'nı, yapma kararı aldı. Ancak CHP, bu kurultay sonrası, ya bildiği yolda, devam edecek, ya da İktidar olmak istiyorsa, Atatürk' ün gösterdiği hedeflerde, ülke ve dünyadaki değişim ve gelişmeleri de dikkate alarak, kendisine yeni bir yol çizecektir. Eylül ayında yapılacak, Kurultay, bu alanda ciddi bir fırsattır.

Haberleri