çok zengin bir hintli, geleceğini öğrenmek istedi ve sarayına bir falcı çağırttı. Falcı, önce bu zengin kişinin avucuna baktı, sonra yüzünü göğe çevirdi, yıldızlara baktı, daha sonra da cam küresine baktı ve gördüklerini tek tek söyledi:
– Efendim, üzülerek söylemek zorundayım, sizi çok büyük bir felaket beklemektedir. Altı oğlunuzu da kaybedeeksiniz ve altısının da ölümüne tanıklık edeceksiniz.
Zengin hintli, felaket habercisi bu falcıyı sarayından kovdurur. Kendisine bir kese altın verilmesini beklerken kovulan falcı söylenerek dışarı çıktı.
Zengin hintli adamlarına geleceği doğru dürüst görebilen başka bir falcı bulmalarını söyledi. Adamları kentte başka bir ünlü falcı bulamayınca, bir önceki falcıya gittiler, ona danıştılar. O da:
– Ben kılık kıyafet değiştireyim, başka bir falcı gibi huzura çıkayım, siz de efendinizin karşısında başka bir falcı bulamamış beceriksizler durumuna düşmekten kurtulursunuz dedi.
Birinci falcı, iki gün sonra başka bir falcı görünümünde yeniden saraya gitti. İlk geldiğinde yaptığı gibi yine önce zengin hintlinin avucuna baktı, sonra yüzünü göğe çevirdi. Daha sonra da cam fanusuna baktı, gördüklerini yine tek tek ama farklı biçimde söylemeye başladı:
– Efendim… Tanrı’nın nimetleri üzerinizden hiçbir zaman eksik olmayacak, sizin altı oğlunuz var ama siz onların tümünden daha çok yaşayacaksınız. Ne kadar talihli bir babasınız ki, evlatlarınızın hiçbiri, babalarının ölümünü görmeyecek, hiçbiri yaşamında baba acısı tatmayacak…
Falcının, geleceği böyle görmesinden çok mutlu olan zengin hintli, adamlarına emir verdi ve onlar da falcıya bin altın verdiler.
Bazı şeyleri nasıl söylediğiniz çok önemlidir
Çok zengin bir hintli, geleceğini öğrenmek istedi ve sarayına bir falcı çağırttı. Falcı, önce bu zengin kişinin avucuna baktı, sonra yüzünü göğe çevirdi, yıldızlara baktı, daha sonra da cam küresine baktı ve gördüklerini...