İnşaat Mühendisleri Odası'nın Genel Kurulu'nda bir konuşma yapan, Oda Başkanı Sayın Fercan YAVUZ, " Eskişehir'in, gündeminde olan çok önemli projeler, yerel inisiyatif tamamen devre dışı bırakılarak ve her türlü uyarımız göz ardı edilerek, Ankara da alınan kararlarla, hayata geçirmeye çalışılmaktadır." sözleri ile bir gerçeği ortaya koydu.
Gerçekten de, Eskişehir' de uygulanan pek çok projeden, kentteki ilgililerin, halkın ve sivil toplum örgütlerinin, haberi yok. Kent gündemine gelen, Proje /Projeler, gelecekte de kenti pek çok sorunla karşı karşıya getirecektir. Nitekim Sayın YAVUZ' un," Dev projelerin altına konan ve kamuoyunun geniş kesimi tarafından fark edilemeyen dinamitler, uyarılarımız dikkate alınmadığı sürece, bugün değilse yarın patlayacak ve onarılmaz hasarlara neden olacaktır. " BEN YAPTIM OLDU" mantığındaki bu yaklaşım ve anlayış, iddia edildiği gibi Eskişehir'i, bir dünya markası yapmaz." sözlerine, katılmamak mümkün mü?
Öte yandan dünyada, sivil toplum örgütlerinin önerileri, dikkate alıp, BM, AB ve diğer uluslararası kuruluşlar, sivil örgütlerin projelerine, öncelik tanırken, ülkemizde ne siyasi iktidarlar, ne de yerel yönetimler, ilgi göstermedikleri gibi, dikkate de almıyorlar. Hatta halkımız veya örgütler, bu tür çıkışları, nedeniyle de cezalandırılıyorlar.
Nitekim İnşaat Mühendisleri Odası, Gar yerinden, stadyuma, fabrikalar bölgesinin planlanmasından şeker fabrikasının geleceğine, Eskişehir'in deprem riskinden, kent içi ulaşıma kadar, pek çok konudaki önerilerini siyasi iktidar, yerel yönetimler ve kamuoyu ile paylaşmasına rağmen dikkate alınmamıştır. Ayrıca kent içi ulaşım ve Estram ve Porsuk nehri, Kütahya'nın atıkları, kentin turizmi, gibi alanlarda yaptıkları önerilerine de ilgileri tarafından arzu edilen boyutta ilgi gösterilmemiştir.
Siyasi iktidar ve yerel yönetimler, sivil toplum örgütlerinin, özellikle de meslek odalarının öneri ve eleştirilerine, değer vermemekle, kentte büyük zara verdi. Çünkü Eskişehirliler, devlet ve yerel yönetimlerden izin almadan, aralarındaki sorunları karşılıklı "rıza" göstererek, çözmeleri, katılımcı bir yapının dogmasına neden olurken, devlet ve yerel yönetimlerinin işini de kolaylaştıracaktır. Çünkü katılımcılık, demokratik düzenin vazgeçilmez unsurudur.
Sivil toplum kuruluşları, bazen de, toplumun yararına görmedikleri konularda karar alıcıları etkileyerek, farklı kararlar almalarına veya kararlarını gözden geçirmeye sevk etmektedirler. Bu yolla siyasal ve dolayısıyla sosyal hayata, ayrı bir güç unsuru olarak katkı sağlamaktadırlar.
İnşaat Mühendisleri Odası, kentte görev alanları ile ilgili hedeflerin ve stratejilerin belirlenmesinde, önemli katkıları olabilir. İnşaat Mühendisleri Odasını veya diğr meslek odalarını, yok saymak, proje, öneri ve değerlendirmelerine kulak tıkamak, kente ve meslek odaları ve mensuplarına, yapılacak en büyük haksızlıktır.
Yıllardır, Eskişehir' de, belediyeler, bilim adamları ve meslek odaları ile işbirliği yapmaması, Sayın YAVUZ' un, belirttiği "BEN YAPTIM OLDU" politikaları, kentte pek çok yanlışlığa neden oldular. Bu yanlışlıklar, Kenti Tek Merkezli kent haline getirdi. Trafik ve park sorunu ise ortadadır.
Eskişehir'de, uygulanacak olan proje/projeler ve imarda planlarının yapılışında, hülasa halkla ilgili her icraatlarda, siyasi iktidarlar, vilayet, tüm belediyeler, başarılı olmak istiyorsa, karar almadan önce halka ve sivil toplum örgütlerine bilgi vermek, toplantılar yapmak zorundadırlar. Çünkü çağımızda," HALKA RAĞMEN" rağmen, başarılı olmak mümkün değildir.
Ayrıca çağımızda, yönetici dönemi bitti. Yönetici ekibi, program ve projeleri ile yöneticidir. O nedenle de icraat ve proje/projelerde, halka, sivil toplum örgütlerinin, özellikle de meslek odalarının, katılımı şattır. Ayrıca hizmetlerde, gerçekleştirilen Proje/projelerde kaliteyi halkın memnuniyeti belirler.
Şu bir gerçek ki Eskişehir'de, siyasi partiler, sivil toplum örgütleri, meslek odaları, milletvekilleri ve halkımız arasında, arzu edilen boyutta güç ve işbirliği yok. Kente nemelazımcılık, vurdumduymazlık, en kötüsü de "BANA NE " havası hakim. Sahip yöneticilik ise, adeta ilin kaderi. Ekip çalışması yok denecek kadar az. Üniversitelerle kurum/kuruluşlar arasında işbirliği yok. Toplum katılımı ise istenen boyutta değildir. Halka ve dünyadaki gelişim ve değişimlere rağmen, bir şeyler yapılmak isteniyor. Makro hedefler, hamasi söylemlerde bulunuluyor ama ortada icraata yansıyan bir gelişme yok.
Eskişehir, bu tablodan kurtulmak, ilgililerde, özellikle de siyasiler, "Ben yaptım oldu" stratejilerinden, vazgeçerek Eskişehir' e, "TAKIM RUHU" nu hakim kılmak zorundadır.
BEN YAPTIM OLDU!
İnşaat Mühendisleri Odasının Genel Kurulunda bir konuşma yapan, Oda Başkanı Sayın Fercan YAVUZ, " Eskişehirin, gündeminde olan çok önemli projeler, yerel inisiyatif tamamen devre dışı bırakılarak ve her türlü uyarımız...