Bir Referandum diyalogu...

Orhan Kesikoğlu anlattı olayı...
İstanbul'da taksiye binmiş.
Hem gideceği yol uzun, hem de trafik sıkışık olunca, başlamış taksi şoförüyle sohbet etmeye.
Sohbet sırasında laf Referanduma gelmiş.
Kesikoğlu Şoföre, referandumda nasıl oy kullanacağını sormuş önce...
Taksi Şoförü, önce söylemek istememiş.
Ancak Kesikoğlu ısrar edince, "Evet oyu vereceğim" cevabını vermiş.
Kesikoğlu "Neden Evet vereceksin?" diye ikinci bir soru sorduğunda ise;
-"Şimdi 30 Ağustos'ta her yolu kapatacaklar. Biz günlük kazanan insanlarız. O gün iş falan da yapamayacağız. Hiç olmazsa Referandumda Evet çıkarsa, bu hükümet Bayramı da kaldırır, kazancımız da havaya uçmamış olur" demiş.
Kesikoğlu, aynı günün akşamı bindiği başka bir takside de, aynı soruyu Şoföre sorduğunu söylüyor.
O da "Evet" oyu vereceğini söyledikten sonra, Gerekçesini şöyle açıklamış;
-"Bizim köyden çıkan bir Savcı vardı. İki kere yanına gittim, benle görüşmedi. Halbuki çıktığı yer belli. Ama havaya girmiş anlaşılan. Referandumda Evet oyu çıkarsa, 'Savcılar halkla görüşmüyorum' diyemeyecek. İşte bu yüzden Evet diyeceğim" demiş.
Kesikoğlu, her iki Taksicinin verdiği cevabın da adeta kanını dondurduğunu söyledi.
Ardından da...
-"Referandumun suyu çıkmış" tespitinde bulundu.
Ne dersiniz, bu örnek bile, gerçekten referandumun ne hale geldiğini açıkça göstermeye yetmiyor mu?