BİRAZDA ŞEHRİ ELEŞTİRİLERİM...

Şehirler yaşarmış hani!
Onlarda insanlar gibi nefes alıp verirlermiş!
O yüzden şehirleri hep yeşille donatmış çağdaş toplumlar, daha çok nefes alsın diye!
İnsanın uzun ve sağlıklı nasıl yaşaması gerekiyorsa, şehirlerini de öyle geliştirmişler.
Adeta bir bebek gibi alıp büyütmüşler.
Şimdi her köşesi, her santimi ile geleceğe göz kırpan şehirlerde yaşıyorlar.
***
Bizim şehrimizi öyle mi?
Nefes aldığı tek yer, Şeker Parkı iyi mi?
'Mimari' kelimesini kullanmak bile istemiyoruz.
Çünkü böylesine bir olgu, bizim şehrin yakınından bile geçmemiş.
Sadece birbirine geçmiş sokak ve caddeler var.
Öylesine bir karmaşa ki, bazen daral geliyor bazı köşelerde.
Boğuluveriyorsunuz.
Hele hele artık yükünü kaldıramaz hale gelen caddelerin gürültüsü yok mu?
***
Oy avcılığı yüzünden şehirde bulunan en küçük bir alana bile ruhsatı verip geçmişler zamanında.
Belki de bu yüzden, Avrupa Şehri dediğimiz bu şehre bir kent meydanı yapacak alan kalmamış!
Hep bir araya gelip kutlama yapacağımız bir toplanma alanımız da yok.
Olan 1950 model.
Sığmıyoruz, yetmiyor işte.
Hepsini bırakın, yatıp uyumaya otel yok, otel bu şehirde!
Misafirini ağırlamaktan dahi yoksun bu şehir!
***
Kış geldiği zaman çıkın dışarı bakalım, nereye gideceksiniz?
Ailenizle, çocuklarınızla gidip gideceğiniz bir iki müze, üç tane de AVM var!
Başka?
Elde koskoca sıfır...
Çok övünürüz bu şehrin sosyal yaşamıyla ama;
O sosyal yaşamda insanları cafe, bar, gece kulüplerine hapseden bir sosyal yaşamdır!
Kentlinin kendisine özgü, kendine has dokusu içinde bir sosyal yaşam?
Zor soru değil mi?
***
Şehrimizi evet seviyoruz...
Bu şehirde yaşamak ve bu şehirli olmak her zaman gurur verici!
Ancak;
Hani diyoruz, bazen şu ayağımızı da yere iyi bir bassak!
Kendimizi avutup durduğumuz bazı şeylerden artık sıyrılsak.
Daha başka bir şeyler yapsak, üretsek.
İnsanların aileleri ile de sıkılmadan vakit gerçekleri yerler tasarlasak örneğin.
Sadece görsel alanları ile parklar değil, piknik yapacağımız, yıllar önceki gibi top oynayacağımız yeşil alanları üretelim mesela.
Ya da şehrin tarihine, kimliğine uygun alanlar yaratsak;
Hiç yoksa bu şehri simgeleyen bir anıtımız, kulemiz, ne bileyim bir binamız bari olsa!
Modern hamamlar...
Tarihi çarşılar...
Konaklar, meydanlar, fuarlar vs
Liste öylesine uzar ki...
***
Neyse;
Biz en iyisi susalım.
Hatta şehrimize çokta haksızlık etmeyelim.
"2013 Türk dünyası Kültür Başkentiyiz nede olsa"
Tadını çıkaralım...