Biz üç kişiydik…

AK Parti yeni yönetimini belirledi. Yeni yönetimle birlikte AK Parti değişiyor mu tartışmaları da beraberinde geldi. Değişiyor. Değişmeli.

AK Parti yeni yönetimini belirledi.

Yeni yönetimle birlikte AK Parti değişiyor mu tartışmaları da beraberinde geldi.

Değişiyor.

Değişmeli.

Aynı isimlerin çemberinde yenilikten uzak, gün geçtikçe küçülen, çemberi daralan bir partiye tanıklık ettik.

Tanınmayan bir ekipten oluşması klişeleşmesinden bile yeğdir.

Öte yandan geçen yazımda AK Parti Sosyal Politikalar Başkanı olarak atanan Metin Bilgesoy’a da “ruhu devrimci, mizacı AK Partili” yorumunda bulunmuştum.

Başka bir yazıya sakladım gerekçelerini.

Bazı kişiler merak etmiş.

Gürhan Albayrak’a diyeceğini dememişsin, merakla bekliyoruz telefonu bile aldım.

Açıklayayım.

Bir soru sorsan, “Hacı Bektaşi Veli’den” örneklerle telefonu açar.

Kavgaya etmeye çalışsan, beceremezsin, hoşgörür, “eyvallah” der yoluna bakar.

İki tane laf sokmayı denesen, yüksek ihtimal “canın sağ olsun” cümlesiyle geri dönersin.

Sert bir yazı yazsan, “Basın özgürdür” der, karışmaz!

Dinlediği müzikleri araştırsan ilk sırada, “Deniz Koydum adını” şarkısına denk gelme ihtimalin bile var.

Mahallede ırkından dolayı dayak yiyen birine denk gelse, “Yapmayın, yazıktır, o da insan” cümlesiyle orta yolu bulur.

Kışın yeşil parka giyse, “slogan atmasını” beklersin.

Vallahi eylemin başını tutacak gibi!

Hatta Yusuf Hayaloğlu’ndan şu şiiri seslendirdiğini düşünsenize:

“Biz üç kişiydik

Üç intihar çiçeği

Hasan, Özge ve ben…

Metin…

Not: Neyse son şiiri okumadınız farz edin!

Çok tuhaf bir üçlü olduk.

Siyaset Haberleri