Bölünmüşlük derinleşiyor, mücadele sertleşiyor

AK Parti’de görev değişikliği yapılacağı zaman uygulanan bir yöntem var.
Görevde bulunan partili istifa eder. Daha doğrusu da istifa ettirilir.
‘’Görevden alma’’ yöntemi, yalnızca ‘’istifa etme isteğine direnme halinde’’ uygulanır.
Bu da çok nadir olur.
AK Parti’de ‘’istifa isteğine direnme’’ pek olmaz…
Direnme de bir işe yaramaz zaten…
Partinin kuruluşundan bu yana hep böyle oldu.
‘’AK Parti geleneği’’ dense de olur.
Eskişehir’de yaşanan geleneğe aykırı bir olay yaşandı.
Kahramanı da Odunpazarı Gençlik Kolları Başkanı Yasin Sarı…
Sosyal medya hesabından yaptığı bir paylaşım var.
Diyor ki;
‘’Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti davamıza hamdolsun hizmet etme fırsatı buldum. Elimden geldiğince bayrağı yukarı taşımak için de mücadele ettim. Atandığım günden bu güne kadar davam ve sevdam bildiğim Recep Tayyip Erdoğan ve Ak Parti için gece gündüz durmadan çalıştım.
Bunun en büyük şahidi önce yüce Allah sonra güzel ilçemiz Odunpazarı halkımızdır. Parti Teşkilatımızdaki yetkili başkanımız tarafından görevimizi fazlasıyla yerine getirdiğimizden dolayı istifamız istenmiştir. 2023’e giden bu kutlu yolda ‘Davam ve kavgam olan Recep Tayyip Erdoğan’a istifa ederek ihanet edemem’ dememe rağmen gerek parti teşkilatımızdaki yönetici başkanlarımız gerekse genel merkezimiz tarafından düğün gecem de dahi ısrarla istifa etmem konusunda baskı gördüm.
Bu yapılan baskılar neticesinde davam ve kavgam olan Recep Tayyip Erdoğan’ın, ailemin ve yol arkadaşlarımın bu süreçten daha fazla zarar görmemesi için istemeyerek istifamı sundum. İstifamı sunmama rağmen, genel merkezimiz tarafından görevden el çektirme (görevden alınma) yazısı tarafıma ulaştırılmıştır.
Siyasetin sadece bir makamdan ötürü olmadığı bilincinde olarak bundan sonraki mücadelemize dava arkadaşlarımla yönetimim ve mahalle başkanlarım ile beraber bu yolda hizmet etmeye devam edeceğiz.’’
Yasin Sarı’nı dedikleri böyle…
Yaşadıkları oldukça ilginç…
Aynı zamanda da düşündürücü…
Kendisinden ‘’istifa etmesi’’ isteniyor.
Olumsuz yanıt verince de yoğun bir baskı altında tutuluyor.
Söylediğine bakılırsa ‘’düğün gecesi bile istifa baskısı’’ yapılıyor.
O da dayanamayıp istifa ediyor.
İstifa ettikten sonra da kendisine ‘’görevden el çektirme’’ geliyor.
İstifa eden bir kişinin görevden alınması olacak şey değil…
Ancak olduruluyor.
Nedenini bilemiyoruz…
Yapılmış bir açıklama yok.
Kulaktan kulağa söylenenler var.
Hani şu ‘’gömlek meselesi’’ var ya… Görevden alma o meseleye dayandırılıyor.
Ancak bu pek inandırıcı değil…
‘’Hedef aldığı kişi karşısında mat olma’’ görevden alma gerekçesi olmuyor.
AK Parti’de ‘’Rakibe mat olma’’ ilk kez yaşanmıyor ki…
Çok sayıda örnek var.
‘’Rakibe mat olma’’ görevden alma nedeni olsaydı AK Parti’de görevden alınan çok kişi olurdu.
Bu işte başka bir iş var.
İlginç olay sonrasındaki gelişmeler de oldukça dikkat çekici…
‘’Yasin Sarı’ya destek’’ anlamına gelecek sosyal medya paylaşımları var.
Yapanlar da ‘’sade parti üyeleri’’ falan değil…
Aralarında önemli isimler var.
Anlaşılan ‘’görevden alma’’ konusunda ‘’genel kabulleniş’’ yok.
Bir ayrışma söz konusu…
AK Parti’de uzunca bir süredir varlığını sürdüren bir ‘’bölünmüşlük’’ var.
2 Milletvekili bir yan da 1 milletvekili tam karşılarında… ‘’Selamı sabahı kesmiş’’ durumdalar.
Bu, herkesçe bilinen bir gerçek…
Artık ‘’gizleme’’ gereği de duyulmuyor.
Son olay gösteriyor ki, bölünmüşlük yalnızca milletvekilleri ile sınırlı değil…
Parti bünyesinde gençlik kollarına kadar uzanan bir bölünmüşlük var gibi…
Bunu doğrulayan başka göstergeler de var.
Görünüşe bakılırsa bölünmüşlük giderek derinleşecek, taraflar arasındaki mücadele sertleşecek.
Kazanan kim olur?
Tahminde bulunmak çok zor…
Bekleyip göreceğiz…