Büyükerşen'in tespiti doğru...

Bir kentin Bakanı olması, o kente gelecek hizmetleri şüphesiz arttırıyor.
Bakanı olmayan kentler, özellikle hükümetin hizmetlerinden yeterince yararlanamıyor.
Çünkü, kale alınmıyor.
Eskişehir'in yakın tarihine şöyle bir bakın...
Bu şehre en çok hizmet geldiği dönemler bellidir.
90'lı yıllarda, Hüsamettin Cindoruk sayesinde gördü hizmeti Eskişehir...
Cindoruk meclis başkanıydı ve illere yapılacak olan yatırımlar önüne geldiğinde;
-"Bunun içinde Eskişehir'in adı niye yok" diye geri çeviriyordu her yatırım ile ilgili kararı.
Bu nedenle, hükümetin hizmetleri birbiri ardına Eskişehir'e geldi.
Büyükşehir olmadan tutun da, Doğalgaza kavuşmamıza kadar.
Ardından Maliye Bakanı Kemal Unakıtan Eskişehir milletvekili oldu.
Şehrin yıllarıdır bekleyen, çevre yolundan, demiryolunun yeraltına alınmasına kadar sorunları için düğmeye basıldı.
Anlayacağınız...
Eskişehir, bir Hüsamettin Cindoruk'un meclis Başkanlığı döneminde, bir de Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın şimdiki döneminde hizmet almaya başladı.
İki dönem arasında da, nereden bakarsanız 15 yıl var.
İşin tuhaf tarafı...
Eskişehir'in hizmet görmesini sağlayan Cindoruk da, Unakıtan da Eskişehirli değildi.
Eskişehir'in seçip,meclise gönderdiği Milletvekillerinin, bu sözünü ettiğimiz hizmetleri şehre getirmesi,ne yazık ki mümkün olmadı.
Çünkü, güçleri ve pozisyonları yetmedi.
Önceki gün Büyükşehir belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, Eğit Der'de katıldığı sohbet konuşmasında;
-"Eskişehir'in bakan olabilecek isimleri seçip Ankara'ya göndermesi lazım" demiş...
Bu sözleri duyunca yazmak aklımıza geldi.
Çünkü doğru bir tespitte bulunuyor Büyükerşen...
Eskişehir, onun da söylediği gibi Bakan olabilecek isimleri seçip Ankara'ya göndermediği sürece...
Bu şehir, 10-15 yıl arayla gönderilecek dışarıdan isimlerin şehre hizmet getirmesini beklemek durumunda kalacak.
Bereket Cindoruk bir Eskişehirli gibi gayret sarfetti.
Unakıtan da öyle yapıyor...
Ya onlar da;
-"Bize ne Eskişehir'den. Biz Eskişehirli değiliz ki. Bir dahaki seçim nereden olsa yine seçiliriz" deselerdi...
O zaman...
Mevcut yapılanları da göremeyecektik...