Eskişehir, CNBC-E BUSİNES' ın Ekim sayısında, ülke bazında yaşanabilir kentler açısından 4.cü sırada olup, ekonomi' de 8. sağlıkta 3. eğitimde 8. Güvenlikte 30. kent hayatında 32. kültür ve sanatta ise 10. sıradadır.
Yine aynı dergiye göre, Eskişehir'i zirveden alan başta suç istatistikleri. 2007 yılı içinde yapılan gözaltı sayısının, nüfusa oranında 67'nci, hüküm giyenlerin nüfusa oranında ise 68'inci sırada yer alıyor. Araç yoğunluğu en düşük olan 13'üncü il. Buna rağmen araç başına düşen kaza oranına bakıldığında Türkiye'nin en kötü trafiğine sahip 25'inci ili Hava kalitesi de 100 üzerinden 50 alabilecek değerde. Ancak Eskişehir zengin bir kent: Kişi başına düşen GSYİH açısından 17'nci sırada. 2007 yılında kişi başına düşen kamu yatırımı bakımından sekizinci sırada. Konut yoğunluğu açısından Türkiye'nin en yoğun sekizinci ili. Ancak aynı zamanda ortalama konut kirası en pahalı 16'ncı şehir. Açık öğretim hariç iki üniversite ve 40 bine yakın öğrencisi bulunan Eskişehir'de, yüksek öğrenim iyi olmasına rağmen, ilk ve orta öğretim vasat. Deprem riski açısından ise en iyi 13'üncü il.
CNBC-E BUSİNESS''in, tespit ettiği bu tabloya, Eskişehir, konumu, demoğrafik yapısı, iki üniversitesi ve sahip olduğu imkân ve olanakları ile layık değildir. Ancak Eskişehir' de, bir takım ruhu olmaması, kalkınmasının önünde, en büyük engeldir. İmar planlarında yapılan hatalar ise, Eskişehir' i, "TEK MERKEZLİ" kent haline getirdi.
Oysa bugününün şehircilik anlayışı, " Çok kesimli" ve" Çok Merkezli" kentlerdir. Hatta çağımızın şehircilik anlayışı, "Büyüme Koridorları" adı verilen, şehirlerarası otoyolların, iki tarafına serpilip gelişen, "ÇEVRE ŞEHİRLERİ" şeklinde ortaya çıkmaktadır. Bu yeni şehirler, eski şehir tipleri olan Tek merkezli, hatta çok kesimli ve çok merkezli kentlere hiç benzememektedir.
İçinde bulunduğumuz çağda ideal şehirler, ormanla iç içe ama aynı şekilde bütün şehir imkânları da yanı başında. Yani Şehir-kır antitezlerini, sentezleyebilmiş kentlerdir. Ya da bir diğer tabiriyle, tabiatla, makineyi, yeni bir mekân tasarımıyla insan için uzlaştırabilmiş, ahenkli kılabilmiş, bir şehirdir
Ne yazık ki Eskişehir bazı alanlarda, çağdaş şehircilik kıstaslarından çok uzaktadır. Özelliklede Eskişehir'de, süper marketlerin ve iş yerlerinin merkezde toplanması, kenti "TEK MERKEZLİ KENT " e mahkûm ederken, yalnız şehircilik açısında değil, trafik, park ve ekonomik açıdan da ciddi problemler getiriyor. Nitekim Eskişehir'de, her geçen gün sayıları artan süper marketler, bakkal ve manav başta olmak üzere, küçük esnafı bitirme noktasına getirdi. İşsiz kalan insan sayısı da her gecen gün artıyor. Hükümete yük olmayan, katma değer sağlayan esnaf kesimi, süper marketlerin, kent merkezinde açılmasından dolayı, son derece zor durumdadır. Tüm çaba, çağdaş şehircilik normlarına ve girişimlere rağmen, kent merkezinde bakkal dükkânı gibi süper marketler açılmaya devam ediyor. İlgili kurumlar da izin verilmemesi gereken yerlere, süper marketlerin açılmasına onay veriyor. Oysa süper marketlerin kent ekonomisine katkıları yok. denecek kadar azdır. Çünkü bu marketler, Eskişehir' de, sıcak para kazanıp, merkezlerinin bulunduğu yerlere, transfer ediyorlar. Kazandıkları parayla da bulundukları ülkelere yatırım yapıp, istihdam yaratıyorlar.
Diğer yandan süper marketlerin gelmesi ile de Eskişehir, "ÜRETEN" değil, "TÜKETEN" bir kent haline geliyor. Oysa Eskişehir "ÜRETMEK" zorundadır. Kent olarak bu başarılmazsa, Başkent Üniversitesi Rektörü Sayın Prof. Dr. HABERAL' söylediği gibi " ÜRETMEZSEK, BAŞKALARINA MUHTAÇ OLURUZ."
Ayrıca Süper Marketler, Eskişehir' i, Sanayi ve ticari merkezli, şehir olmaktan da hızla uzaklaşıyor. Oysa ESO Başkanlarımızdan Rahmetli Mümtaz ZEYTİNOĞLU, Eskişehir' i, "ORTA VE İÇANADOLU' NUN TİCARET MERKEZİ" haline getirmeyi hedef seçmişti. Yine "ANADOLU SANAYİ" deyimi, Türkiye'de ilk kez, O'nun tarafında kullanılmış, Eskişehir' in kalkınmasında, "Türkiye" merceğini esas almıştı.
Eskişehir geçmişteki bu hedeflerden örnek alarak, kentin şartlarına uygun ekonomik modeller geliştirilmeli. İstihdamı arttırıcı ekonomilerin ve üretime yönelik yatırımlar, teşvik edilmelidir. İşletmelerimizin, kurum/kuruluşlarımızın, Rekabet gücü arttırılmalı, doğal kaynaklar harekete geçirilmelidir.
Eskişehir halkı, ekonomik ve şehircilikle ilgili gelişmeleri kendi akışına veya siyasilerin, belediyelerin insafına bırakmaya, ya da bekle gör, ona göre de tavır al, lükssüne sahip değildir. Onun için de, şehir, şehirleşme, sanayileşme, ekonomik büyüme, yapısal değişme, yeşil alanlar, süper Marketlerle ilgili, dünya standartlarını uygularken, esnafına da sahip çıkmak, özelliklede çağdaş kent kıstaslarını hayata geçirmek zorundadır. Çünkü gidebileceğimiz, BAŞKA BİR ESKİŞEHİR YOK...
ÇAĞDAŞ KENT OLMAK...
Eskişehir, CNBC-E BUSİNES ın Ekim sayısında, ülke bazında yaşanabilir kentler açısından 4.cü sırada olup, ekonomi de 8. sağlıkta 3. eğitimde 8. Güvenlikte 30. kent hayatında 32. kültür ve sanatta ise 10. sıradadır....