CHP VE POLİTBÜRO

BAYKAL 'ın, istifasının ardından, CHP'de yeni genel başkan kim olacak sorusu günlerdir tartışılıyordu. Ve nihayet! Pazartesi günü, Sayın KILIÇDAROĞLU, CHP parti genel merkezinden düzenlediği basın toplantısında, adaylık kararını "...Deniz Baykal' ın,10 Mayıs 2010'da istifa etmesinden bu yana genel başkanlık boş. Ülke gündemi yoğun; 90 yıllık köklü bir geçmişi olan partimizin adaysız olması düşünülemez. Tüm CHP'lilerin, böyle bir dönemde büyük bir sorumluluk içinde davranmaları zorunluluktur." sözleri ile açıkladı.
Elbette Sayın KILIÇDAROĞLU ile ilgili son kararı, 22-23 Mayıs'taki kurultay verecektir. Ancak Sayın BAYKAL' ında söylediği gibi, bu aşamadan sonra ideal çözüm, 'dinamik ve genç bir kadro'nun, parti yönetimini üstlenmesi, CHP için, daha da faydalı olacaktır. Özellikle de Sayın KILIÇDAOĞLU başkanlığında, teşkil olunacak genç yeni bir kadro, CHP' yi iktidara taşıyabilir. Bu, yapılan anketlerde ve Sayın KIÇLDAROĞLU' nun adaylığını açıklamasından sonra, milletvekili ve delege bazındaki destek olumludur. Ancak CHP içindeki yapı ve POLİTBÜRO, bunu kabul eder mi? Bekleyip göreceğiz.
Ayrıca genel merkez ve bazı parti teşkilatları, yıllardır "POLİTBÜRO" gibidir. Bu yapı gençlerin önünde engel olurken, CHP' yi de belli kişilere mahkûm etti. Parti içi demokrasiyi de askıya aldı. Aslında bu durum, ülkemizdeki tüm partiler için geçerlidir. Bugün CHP' deki, 'kim lider olacak' sorunun, nedeni de bu yapıdır.
Son yaşananlar bakıldığında, yeni lideri seçmede, etkili ve en küçüğü 67 yaşında olan "PİLOTBÜRO" olarak nitelenen, MYK' nın bu üyeleri, Sayın KILIÇDAROĞLU 'nun, Genel Başkanlık adaylığına da karşı çıkarak, önünü kesmeye çalışır mı bilinmez ama CHP genel başkanlığı için, en isabetli ve doğru adaydır. Ayrıca Sayın KILIÇDAROĞLU ile CHP' nin Doğu ve Güneydoğu' da yeniden güçlenecektir.
Ayrıca CHP, iktidar alternatifi olmak istiyorsa, mevcut POLİBÜRO' dan, önümüzdeki kurultayda kurtulmak zorundadır. Çünkü bu POLİT BÜRO, yıllardır CHP' nin, yeniden yapılanmasının önünde en büyük engeldi. Bugün Sayın BAYKAL' ın, istifası ile CHP' nin yakaladığı fırsat, POLİTBÜRO tarafından heba olmamalıdır.
Hülasa POLİTBÜRO nedeniyle, yeni şekillenmiş toplumsal yapılar, CHP' ye dar gelmekte, gereksinmelere yanıt verememektedir. CHP' deki, bu günkü kısır, gerilimli, çözüm üretmeyen siyasal yapının, bir an önce değiştirilmesi zorunludur. Bu da mevcut POLİTBÜRO' nu, görevden uzaklaştırılarak genç ve dinamik ve kadronun işbaşına getirilmesi ve CHP' nin, yeniden yapılandırması yoluyla olacaktır.
CHP, yılardır, işbaşında olan bu POLİTBÜRO nedeniyle, değişik toplum kesimlerini demokratik ve katılımcı, bir işleyişle kucaklayamadığı için, lider olacak kişi/kişiler, siyasetten dışlandı. CHP, toplum gündeminden koptu. Sonuçta da CHP, siyaseti, ülkenin toplumsal sorunları üzerinde değil de, toplumsal kimlikler üzerinden gerçekleştirmek istedi. Halka ve gençlere rağmen de siyaset yapmak istedi. Oysa siyasette, halka ve gençlere rağmen, başarı ve iktidar olmak çok zordur.
CHP'nin, en deneyimli milletvekillerinden Ali Topuz;' un, "Baykal, çok haklı bir şekilde görevini bıraktı. Ama şimdi Kurultay sürecini bloke ediyor. Geri dönmesinin partiye zararı dokunur, bunun mazereti olamaz." sözlerine katılmamak mümkün mü?
Sayın BAYKAL, tavrını netleştirmeli, bu dik duruşunun arkasında durmalı, CHP lider olarak dönmemelidir. Çünkü CHP kurumsallaşmış ve deneyimi olan bir siyasi partidir. Kurultayda, genel başkan çıkaramayacak kadar da küçük bir parti değildir. Ayrıca ülkenin önünü açacak, partiyi ilk seçimde iktidar yapacak, kendini kanıtlayan bir isim kurultayda mutlaka seçilecektir. Yeter ki, PİLOTBÜRO, geri planda dursun, adayların önünü açsın...
POLİTBÜRO' nun, CHP delegesinin, yapay şeylerle zorlamaları, hiçte hoş olmayacaktır. Sayın Baykal' ala ilgili, Doğru veya yanlış, ortada kamuoyunun tasvip etmeyeceği bir durum var. Gelişmeler kendi seyrinde seyretmeli. Sayın BAYKAL da istifa etmiştir. Ayrıca dünyada hiç kimsenin yeri doldurulamaz da değildir. Çünkü CHP içinden veya dışından, liderlik yapacak pek çok insan vardır. Buna gerçeğe rağmen, hala POLİTBÜRO' dan medet ummak, CHP'ye zarar verir.
Şu bir gerçek ki Türk halkı, siyasi partilerde, yeni yüzler istiyor. Çünkü yıllardır, partilerde liderlik yapan insanların, Türkiye' yi getirdiği nokta ortadadır. Türkiye, artık çok uluslu küresel profesyoneller yaratıyor. Hatta çift kartvizitli profesyoneller, ihraç ediyor. Dünyada uluslararası dev şirketlerin, çeşitli pozisyonlarında görev yapan, Türk profesyoneller var. Yeter ki küresel güçler, iş dünyası ve medyayla siyasetçilerin, ilişkisi karşında, halk aklıselim hareket etsin, CHP ve diğer siyasi partilerde, liderlik yapabilecek genç, dinamik, girişimci, risk alan, değişime açık, esnek, kararlı insanlarımızın önü açılsın...