Dahiyane fikir buraya kadarmış...

Büyükşehir Belediyesi'nin yapmış olduğu 25 Binlik planları "nasıl engelleyebilirim" düşüncesiyle harekete geçen bir dahinin, 2006 yılında kendisinin de onayladığı kararı unutarak bir dahiyane fikir ürettiğini yazmıştık bu köşede.
Sözünü ettiğimiz bu dâhiyane insanın;
-"Büyükşehir'in yaptığı 25 binlik plan, 100 bin ölçekli çevre düzeni planına uyum sağlamıyorsa, biz bu işi engeller, Büyükerşen'e de acayip bir ders veririz" düşüncesiyle hazırlanan gündem maddesinin de il Genel meclisine getirildiğini ifade etmiştik.
İçinde "Nasıl oluyor da öyle oluyor" gibi bu güne kadar emsali görülmeyen cümlelerin bulunduğu bu gündem maddesiyle ilgili olarak da İmar ve Bayındırlık komisyonunca bir rapor hazırlandığını, 4 sayfadan oluşan bu raporun içinde tamamıyle teknik terimlerin bulunduğunu ve komisyon üyelerinin bu raporu hazırlamalarının mümkün olmadığını dile getirdikten sonra da, yazımızı da şöyle tamamlamıştık;
"Kimseyi küçümsemiyoruz ama...
İşçilik ve çiftçilik gibi meslekleri icra ederken meclis üyesi olan komisyon üyelerinin, raporlarına yazmış olduğu "mekânsal frekans", "strateji ve yatırım içeriği", "Metropolitan bölgede alınmış stratejik yatırım planlamaları" gibi teknik terimlerin ne anlama geldiğini bilmiyor olduklarına da, kalıbımızı da basarız.
Kısacası...
Ortaya bir dahi çıkmış ve "Büyükerşen'in 25 binlik planlarının nasıl iptal edileceğini ben biliyorum" demiş.
Koca meclis de, bu dâhinin peşine takılmış.
Komisyon üyeleri, kâğıttan bile okuyamadığı sözde bir rapor yazmış, meclis de hiçbir şey anlamadığı bu raporu kabul ederek karar vermiş.
Gidin bu gün meclis üyelerine sorun "Neyi kabul ettiniz" diye.
Eminiz "kabul ettik işte bir şeyler" diyeceklerdir"
Her ne kadar "Kimseyi küçümsemiyoruz" desek de, işçilik ve "Çiftçilik gibi mesleklerden" diye başlayan cümlemiz, birileri tarafından sanki Çiftçi ve işçilere hakaret ettiğimiz havasına sokulmuş.
Söz konusu gündem maddesi ile ilgili olarak "Biz ne kadar boş işlerle uğraşıyoruz" diyerek oturup düşünmesi gerekenler, bu saçma sapanlıklarını bastırabilmek için, olayı Çiftçi ve işçilere hakaret ettiğimiz havasına sokmaya, böylelikle kabahatlerini de bastırma yoluna gitmeyi tercih etmiş.
Bu tercihi yapanlar, bu yazıyı yazan kişinin de işçi olduğunu ve işçinin işçiye hakaret etmesinin söz konusu olamayacağını ne yazık ki iyi hesap edememiş.
İl Genel meclisinde ki bu dahi insanlara bir kez daha anlatmaya çalışalım o zaman...
Bir fikir işçisi olarak, "mekânsal frekans", "strateji ve yatırım içeriği", "Metropolitan bölgede alınmış stratejik yatırım planlamaları" gibi teknik terimlerin ne anlama geldiğini açıkça bilmiyoruz...
Yine bir işçi olarak, bu raporda yazan bu terimleri bilmemiz ve anlamamızı da kimse bizden bekleyemez.
Bunun bir eksiklik olduğunu da düşünmüyoruz çünkü tamamı teknik adamların bilebileceği konu ve terimler bunlar.
Kaldı ki;
Raporu yazdığı söylenilen komisyon üyelerinin de bu terimlerle dolu 4 sayfalık raporu yazdıklarına ihtimal vermiyoruz.
O yüzden de, raporu yazmış gibi altında imzalarının bulunmasına bir türlü anlam veremiyoruz.
konu bundan ibarettir...