Danışıldığıyla kalmasaydı keşke...

Cumhuriyet Halk Partisi, mahalli seçimler öncesinde çok olaylar yaşadı.
Son ana kadar Eskişehir'de bir seçim işbirliği gündemdeydi.
Seçimlere Büyükerşen ile birlikte girme konusunda çaba harcayanlar olurken, bunun aksine davrananlar da oldu CHP'de.
Neticede...
Büyükerşen CHP'ye gitmedi, CHP de seçimlere kendi adaylarıyla katılma kararı verdi.
Bu arada...
CHP'den ayrılan önemli isimlerin Büyükerşen ile birlikte DSP listelerinde yer almaları, başka bir tartışma konusu yarattı.
Neticede mahalli seçimler yapıldı...
CHP mahalli seçimlerden çok kötü sonuçlarla ayrıldı.
Partinin Büyükşehir ve Tepebaşı Belediyelerinde almış olduğu oy büyük bir hayal kırıklığı yaratırken, Odunpazarı'nda aldığı oy ise, bir anlamda DSP'ye Belediye Başkanlığı kaybettirdi.
Kısacası...
Cumhuriyet Halk Partisi, mahalli seçimler öncesinde Eskişehir'in en çok konuşulan partisi oldu.
BİR FIRTINA KOPMASI KAÇINILMAZDI
Seçimlerde alınan kötü sonucun elbette ki bir özeleştirisi yapılacaktı.
Netice itibarıyla, Eskişehir'in özel konumu düşünülmemiş, Büyükerşen faktörüne rağmen aday çıkartmakta ısrar edilmiş, çıkartılan adaylar da çok kötü bir sonuç almıştı.
Dahası...
CHP nin aday çıkartması, Odunpazarı Belediyesinin AKP'ye gitmesine yol açmıştı.
İşte bunca olayın yaşandığı Cumhuriyet Halk Partisi'nde seçimlerin ardından bir fırtınanın kopması beklenilen bir olaydı.
Doğrusunu söylemek gerekirse...
Bu fırtınanın kopacağı yer, İl danışma kurulu toplantısı olarak beklendi.
Ancak...
Beklentilerin aksine, CHP'nin il danışma kurulu toplantısı hiç de öyle fırtınalı geçmedi.
Aksine...
Olabildiğince mantıklı manzaralar konuldu ortaya.
Eleştiriler yapıldı elbette.
Ama, seçim öncesi ve sonrası birbirlerine diş bileyen yönetimler bile, adeta birbirlerine kompliman yapmaya başladı.
MAHALLİ SEÇİMLER BİTMİŞ, OLAN DA OLMUŞTU ARTIK
Bu elbette ki Cumhuriyet Halk Partisi açısından olumlu bir gelişmeydi.
Dahası...
CHP böyle olmak durumundaydı.
Mahalli seçimler bitmiş, olan olmuştu.
Seçimlerde Cumhuriyet Halk Partisi, Büyükerşen'in gölgesinde kalmış, o yüzden bir varlık gösterememişti.
Şimdi sıra, ülkenin önünde bulunan milletvekili Genel seçimlerine gelmişti.
Herkesin bildiği gibi, milletvekili genel seçimlerinin iktidar karşısında ki en büyük alternatifi CHP idi.
İşte bu yüzden, CHP içinde kavganın ve tartışmanın sona ereceği sinyalleri memnuniyet yarattı...
HANİ ŞÖYLE İL BAŞKANI İKİ İLÇE BAŞKANIYLA BİR AÇIKLAMA YAPSAYDI
Gönül isterdi ki, Cumhuriyet Halk Partisi'nin İl danışma kurulunda gösterdiği hava, ardı arkasına devam etsin.
Ama bu olmadı.
Danışma kurulu sonrasında herkes adeta tatile çıktı.
Örneğin...
CHP İl başkanı, iki yanına iki ilçe başkanını alıp;
-"Partimiz açısından Eskişehir'de hiç de hoş olmayan bir süreç yaşadık. Bu elbette ki Eskişehir'deki özel bir durumdan ve Büyükerşen'in isminden kaynaklanmış bir süreçti. Ancak, yaşatmış olduğu sıkıntılar ve hoş olmayan olaylar, mahalli seçimlerle birlikte sona erdi. Şimdi önümüzde çok önemli bir süreç var. Bu süreç, olabildiğince hayati önem taşıyan ve milletvekili Genel seçimlerine kadar uzayacak bir süreçtir. Biz CHP yöneticileri olarak, bu önemli süreçte CHP nin geçmişte yaşadığı olayların hiçbirini yaşatmama sözü veriyoruz. Mahalli seçimlerde ki Sol'un başarısından sonra, Milletvekili Genel seçimlerinde de Eskişehir Sol'un zaferi ile çıkacaktır" deselerdi.
Danışma kurulunda yaşananlar, yaşandığıyla kalmamış olurdu.
Toplantının hemen ardından böylesine bir görüntü...
Doğrusunu söylemek gerekirse hiç de fena olmazdı.
Yine de bunun için geç kalınmış sayılmaz.
Geçtiğimiz günlerde de yazdık, yine yazıyoruz...
Mahalli seçimlerin, Büyükerşen'e endeksli bir özelliği vardı.
Milletvekili seçimlerinin ise, böylesine bir özelliği yok.
Çünkü.
Milletvekili seçimleri, adayların değil partilerin ön plana çıktığı seçimler.
O yüzden CHP artık zaman kaybetmemeli.
Hele hele...
Zamanını tartışma ve kavgalarla hiç geçirmemeli.
Zira...
Seçim dediğin, hemen geliveriyor...