1 Ekim itibariyle, çok konuşacağımız bir sürece gireceğimizi söylemeliyiz.
Zira;
Bağlar Geçidi kapanacak!
Trafik akışının yoğun olduğu bölgede bir anda 'ne oluyor?' havası oluşacak.
Araçlar hat boyu dediğimiz caddelere doğru yönelecek.
Bunun yanı sıra, hat boyuna girilemeyen yerlerde ara sokaklar kullanılacak.
Hayli dar olan bu bölgeler ise mevcut araç yükünü elbette kaldıramayacak.
***
Kuşkusuz sıkıntı çekmeden bir hizmette alınamıyor.
İşe bu yönünden baktığımı söylemeliyim.
Çünkü üç ay boyunca oluşacak bir kaos yaşayacağız.
Tek dileğim ise oluşacak olan hengâmenin siyaseten yorumlanmaması...
Malum;
Bu tür olaylar siyasiler için bulunmaz nimetlerdir.
Hemen kullanılır;
"Bak şehir ne hale geldi, onların yüzünden böyle oldu, daha da kötü olacak vs"
***
1 Ekim'den sonra oluşacak olan trafik kaosu için şimdiden ellerini ovuşturanlar varsa hemen söyleyelim.
Bu mesele tıpkı tramvayın yapılış yıllarındaki konuya benziyor.
Şehrin ortasını adeta delik deşik eden günlerde de onca çile çekildi.
Söylenmedik laf kalmadı.
Şimdi ise herkes tramvaydan memnun!
Şundan şüphem yok ki, demiryolunun yer altına alınmasından sonra ortaya çıkacak olan bulvardan da herkes memnun kalacak.
Öyleyse, bu işin siyasetini yapmak isteyenler şimdiden bu emellerinden vazgeçsinler.
Yani;
Ne geçit kapandıktan sonra oluşacak trafikten, nede zamanı geldiğinde İstasyon Köprüsü yıkıldıktan sonra oluşacak ulaşım çilesinden siyasi nema çıkarmaya kimse kalkmamalı...
Zira;
Tramvay ve diğer çalışmalar zamanında bu işlerin siyasetini yemeyen Eskişehirli, bu günlerin siyasetini de yemez...
HAS PARTİ TEŞKİLATI NE OLACAK?
Bu siyasetteki kaymalara hiç anlam veremedim.
Bir gün önce demediğinizi bırakmadığınız kişilerin ertesi günü yanında olmak nedir ki?
Bunun için söylenmiş çok güzel atasözlerimiz olsa da;
Meselenin bu tarafına bakmaya hiçte niyetim yok!
***
Şunu söyleyeceğim;
Hadi söylediklerinizin tamamını yaladınız, yuttunuz.
(Daha önce söylediğinize göre) Karun olanların yanında var olmak istediniz.
Ne karizma, ne güvenilirlik, ne inandırıcılık bıraktınız.
Peki sizinle birlikte hareket eden, size inanan insanlar ne olacak?
***
Has Parti teşkilatların durumunun ne olacağını soruyorum.
En yakını tabiki bizim şehrin teşkilatı.
İçinde hayli değerli siyasetçiler var.
İbrahim Atıcı, Ahmet Turan Yıldız, Hüseyin Şişman, Mustafa Özkan, Zeki Büyükuysal, Metin Soy ve diğer dava arkadaşları...
Hepsi şehir siyasetinin bir döneme damgasını vurmuş kişiler.
Ve yıllarca eleştirdikleri iktidar karşısına alternatif olmak için bir çatı altında buluştular.
Ancak o çatının ustası gitti, büyük evin çatısı altına sığındı.
Peki şimdi ne olacak?
İşte bu sorunun yanıtı önemli!
Bir dava için yıllarını vermiş kişilerin çatıyı terk edip gidenlerle hareket edeceğini düşünmüyorum.
Öyleyse;
Milli Görüş davası artık tarih oluyor, ya da tamamen kenara çekiliyor düşüncesi geliyor aklımıza;
Ve belki de bir daha ortaya çıkmayacak.
Ya da ortaya çıktığında sağlam bir çıkış olacak.
Bunu kestirmek zor, gerçekten çok zor!
Ama şu da bir gerçek ki;
'Yazık oldu güzelim davaya...'
DEMİRYOLUNDA SİYASET YAPMAYA KALKMAYIN!
1 Ekim itibariyle, çok konuşacağımız bir sürece gireceğimizi söylemeliyiz.Zira;Bağlar Geçidi kapanacak!Trafik akışının yoğun olduğu bölgede bir anda ne oluyor? havası oluşacak.Araçlar hat boyu dediğimiz caddelere doğru...