DUANIN USUL VE KABUL ŞARTLARI-2

Geçen hafta başladığım Dua konusuna bu hafta da devam ediyorum.Dua, beyinde düşünce enerjisi oluşturmak üzere ana dilde, yani anlamı bilinen sözlerle ve huşu içinde edilmelidir. Bu nedenle de dua, hazır ve yazılı bir metinden...

Geçen hafta başladığım Dua konusuna bu hafta da devam ediyorum.



  • Dua, beyinde düşünce enerjisi oluşturmak üzere ana dilde, yani anlamı bilinen sözlerle ve huşu içinde edilmelidir. Bu nedenle de dua, hazır ve yazılı bir metinden okunarak değil, içten gelindiği şekilde edilmelidir. Anlamanın önemi, ayrıca ve özellikle Kur’an’ı okumak için de vurgulanmaktadır (Müzzemmil-1. Ey gece örtünerek yatan /uyuyan /sıkılıp içine kapanan (Muhammed)! 2. Gecenin başlangıcında /ilk döneminde kalk uyuma, 3. Yarısından önce bir vakitte kalk, 4. Kendine göre bir zaman ayırarak kalk ve Kur’an’ı anlaya anlaya, düşüne düşüne oku /iyice öğren).

  • Duanın, gösterişe, abartıya kaçmadan ve içtenlikle yapılması istenmektedir (A’raf-55. İşte böylesine güçlü olan Rabbinize içtenlikle /samimi bir inançla ve gösterişsiz dua edin. çünkü Allah, gösteriş içinde abartılı söz söyleyenleri /dua ederken bu riyakâr davranışları nedeniyle sevmez. A’raf-205. Ya Muhammed! Rabbini içtenlikle yalvararak, ürpererek, sessizce ve her zaman an ve vefasızlardan, gaflete düşenlerden olma).

  • Başka birisine yönelik yapılacak bir duanın kabul edilmesinin ancak o kişinin hak edip etmemesine göre olacağı belirtilmektedir. Dua eden Peygamber de olsa, bu şartın gözetileceğine değinilmektedir (Hud-46. Allah da "Ya Nuh, oğlun Senin ailenden biri olamadı. çünkü o iman etmemek ve salih olmayan ameller gerçekleştirmekle zaten Senin ailenin yolundan ve ehlinden olmaktan ayrılmıştı. Bilmediğin bir konuda Benden istekte bulunman ve oğlunun günahını af etmemi istemen bilgisizliğine dayanan bir davranıştır.  Cahillerden olmaman hususunda Seni uyarırım" şeklinde cevap verdi. 47. Nuh devamla "Rabbim, bilemeyeceğim bir konuda yalvardığım için Sana sığınırım. Beni bağışla ve rahmetini esirgeme, yoksa kaybedenlerden olurum"). Bir başkasına dua etmede, dua eden ve dua edilen şeklinde iki kutup vardır. Dua eden için, dua edilene yönelik sevgisi, sempatisi, iyi niyeti, duanın anlaşılan ve beyinde düşünce enerjisi oluşturacak bir dilde yapılması ve konsantrasyon halinde oluşu çok önemlidir. Akciğer kanseri ameliyatı geçiren hastalarda yapılan bir çalışmada, iyileşmeleri için dua edilen grubun, dua edilmeyen gruba göre daha çabuk ve daha az sorunlu iyileştikleri görülmüştür. Bu nedenle, tedavi imkânları ile birlikte duanın da ek bir faydası söz konusu olmaktadır.

  • Bakara-60 ve İsra-11 nci ayetlerde belirtilmiş olduğu gibi dua, başlanmış bir işin olumlu bitmesi için olduğu gibi, ayrıca duanın kabul edilmesinin, duanın Allah rızası ve yaratılanlara bir şekilde fayda sağlayacak bir iş için olmasının da etkili olacağına Al-i İmran-38 nci ayette değinilmiştir (Al-i İmran-38. Bu arada bir gün Zekeriya: "Ya Rabbi, bana ta­rafından şirke bulaşmayacak, Senin yolunda olacak tertemiz bir zürriyet bağışla. İyice biliyorum ki, Sen duaları işitensin" diye dua etmişti).

  • özellikle iman eden ve bu iman edişini Salih ameller /olumlu işler gerçekleştirmekle pekiştirmiş olanların duasının kabul edileceği açıklanmıştır (Şura-26. Yine Allah, iman edip, salih ameller gerçekleştirenlerin çağrısına /duasına yanıt veren ve onların iyiliklerini arttırandır. Şirk koşan ve riyakârlara, yani küfre sapmış olanlara ise,  hak etmiş oldukları şiddetli azabı verendir). Bu ayette görüldüğü gibi şirk koşan ve riyakâr, ikiyüzlü olanın ise duasının kabul edilmeyeceğine dikkat çekilmiştir. 

  • Zumer-10 ncu ayette belirtildiği gibi duanın kabulü, sabretme ve gerekli çabayı gösterme şartlarına da bağlanmıştır (Zumer-10. özellikle bu güzellikler uğrunda sabır gösterip çabasına devam edenlerin karşılık olan ödülleri hesapsız olarak verilecektir").

  • Her ölüm ile insanın almış olduğu dualarla oluşan aktif amel kaydı bitmekte, ancak yaratılanlara olan faydalı etkileri devam eden bir katkı nedeniyle devam eden ve dualar alınan bir katkının pasif amel kaydı olarak devam etmekte olduğu, dolayısıyla da bu nedenle yapılacak duaların kabul edileceği belirtilmiş olmaktadır (Yasin-12. Ey insanlar! Şüpheniz olmasın ki, ölüleri Biz, evet, yalnız Biz diriltiriz. Ve Biz herkesin ölmeden önce yaptıklarını, bunların ölümden sonraki etkilerini ve eser olarak bıraktıklarının etkilerini, ayrıntılı olarak değerli olan bir kitaba kaydediyoruz). Saffat-108-109 ncu ayetlerde, Peygamberlerin yaşamlarının da dua edilmek üzere birer olumlu örnek olduklarına değinilmiştir (Saffat- 108. Allah'a verdiği sözde durmasını ve çok sevdiği oğlundan ayrılmayı gerçekleştirmesiyle Biz, gelecek kuşaklar için İbrahim'i bir örnek kıldık. 109. Böylece de istedik ki, çağlar boyunca İbrahim'e selâm edilip olumlu dualar gönderilsin). Bu konuda Hz. Muhammed şu açıklamayı yapmıştır; "Bir insan ölünce üç kişi hariç herkesin ameli kesilir: Sadaka-i cariyi /toplumun faydalandığı bir özelliği (bırakan) veya istifade edilen bir ilim (bırakan) veya kendine dua edecek salih evlat (bırakan)".


Dua etmek, Allah dediğimiz ve ancak yarattıklarına bakarak ve olanları inceleyerek farkındalığına vardığımız bir güç ile bir nevi dertleşmek, sohbet etmek ve O’na sığınmak oluşu ile kişiyi manen rahatlatan, huzur sağlayan ve güvencede olduğunu hissettiren bir etkiye sahiptir.


Dua ile ilgili olmak üzere şimdiye kadar sayılan usul ve şartlar, aynı şekilde beddua etmek için de söz konusudur. Ancak bedduadaki fark, haksız yapılan bir bedduanın, onu yapana geri dönmesi ve yapana olumsuzluk eklemesi olacaktır.


İki haftadır Kur’an temelli açıklamaya çalıştığım Dua konusu demek ki basit bir konu değilmiş ve usulleri yanında, kabul edilebilmesinin şartları varmış ve sadece dua etmek şeklinde basit bir konu değilmiş.


Dualarımızın Allah tarafından kabul edilmek üzere uygun olmasını ve bizim de uygun ve hak eder gelişmişlikte olmamızı diliyorum.


NOT-1: Ayrıntılı bilgiyi NöVAK Vakfının "SON DAVET KUR'AN (Kısa tefsirli tercümesi)", "İSLÂM'IN ŞARTI SADECE 5 DEĞİL" ve "OKU! KONULARINA GöRE KUR'AN AYETLERİ" kitaplarında  bulabilirsiniz.


NOT-2: 19 NİSAN 2017 çarşamba günü saat 17.30-19.00 da ise özdilek Sanat Merkezinde Halka açık "KUR'AN SOHBETLERİ"ne inşallah devam edeceğim.


NOT-3: 7 Nisan 2017 Cuma akşamı saat 22.45’te Cem TV’de “KUR’AN’A GöRE KUR’AN” konusunu konuşacağım.


 

Haberleri