Dünyada benzeri görülmemiş bir kampanya…
Katılmayan televizyon kanalı yok gibi… Neredeyse tüm televizyonlar ortak yayın yaptı.
Emeği geçen herkesi kutlamak gerekir.
Böylesine dünyada benzeri görülmemiş kampanyanın üzerine düşen gölgeler de var ne yazık ki…
Kampanya, “Tek yürek” adını taşıyor.
Böyle güzel adı olan bir kampanyada “ayırımcılık”, “dışlama” olabilir mi?
Kesinlikle olmaması gerekir.
Ne yazık ki, yapıldı.
Kampanyadan dışlanan sanatçılar var.
Dışlanma nedeni “AHBAP Derneği’ne yardım etmek.”
Yardım olarak yaptıkları ne?
Depremzedeler için yardım toplamak…
Depremzedelere destek almacıyla düzenlenen bir kampanyada “depremzedeler için yardım toplamak” dışlanma nedeni olabilir mi?
Elbette ki, olamaz…
Dışlanmaları şöyle dursun takdir edilmeleri gerek…
O kampanyayı düzenleyenlerin dışlamasının yurttaşlar nezdinde hiçbir anlamı yok.
Yurttaşlar, ilk günden itibaren depremzedelerin yanına koşan Haluk Levent’i de onunla birlikte çaba harcayan sanatçıları da yüreklerine basmış durumdalar.
“Tek yürek” adı verilen kampanyadan dışlanmış olmaları bu gerçeği değiştirmez...
*****
Dünyada benzeri görülmemiş kampanyada toplanan bağış miktarı 115 Milyar Türk Lirası…
6,5 Milyar Dolar ediyor.
Gerçekten çok yüksek…
Yalnızca Türkiye için değil Dünya’nın her yeri için çok yüksek bir tutar.
Bu açıdan da kampanyanın bir benzeri yok.
Kampanyanın parasal boyutunda da dikkat çeken yanlar var.
En öne çıkanı da devlet bankaları ve kamu kurumları…
Aralarında Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası bile yer alıyor.
Yaptıkları bağış tutarı 86 Milyar Türk Lirası…
4,5 Milyar Dolar ediyor.
Toplanan 115 Milyar TL’nin 86 Milyar TL’sini veren devlet bankaları ve kamu kurumları…
Onların verdiği paraların kaynağı belli…
Yurttaşlardan toplanan vergiler ve kamu kaynakları…
O paraların kamu yararına kullanılmaları gerekiyor zaten...
Başlarında bulunanlara “kimin parasını kime veriyorsunuz” sorusu yöneltiliyor.
Kimse kızmasın…
Öyle bir sorunun yöneltilmesi son derece doğal…
Hiç gereği yoktu.
Devlet bankaları ve kamu kurumları adına yapılan yüksek tutarlı bağışlar, özel kişi ve kuruluşların yaptığı bağışları gölgede bıraktı.
Özel kişi ve kuruluşlar tarafından yapılan bağış tutarı az değil…
29 Milyar Türk Lirası…
1,5 Milyar Dolar ediyor.
Çok yüksek bir tutar…
Asıl anlamlı ve önemli olan da bu bağışlar.
Öne çıkartılması gereken de onlar.
Ne yazık ki, devlet bankaları ve kamu kurumlarının yaptıkları çok yüksek tutarlı bağışlar nedeniyle gölgede kaldılar.
Ne gerek vardı ki buna?
Anlamak gerçekten çok zor…
Deprem felaketi sırasında uzun süre varlığını hissettiremeyen devlet, televizyon ekranlarında ağırlığını koydu.
Depremin ilk gününden itibaren “ulusal dayanışma” içerisinde bulunan yurttaşların yaptığı önemli ve anlamlı bağışları ezdi.
Hiç gerek yoktu.
Yurttaşlar devletin varlığını televizyon ekranlarında görmek değil, ihtiyaç duyduğu anda yanında hissetmek istiyor.
Başlangıçta da söyledik…
Benzeri görülmemiş bir kampanya gerçekleştirildi.
Gölge düşüren yanları olsa da emeği geçen herkesi kutlamak gerek…
Dünyada benzeri görülmemiş bir kampanya ve “keşke olmasaydı” dedirten yanlar
Dünyada benzeri görülmemiş bir kampanya… Katılmayan televizyon kanalı yok gibi… Neredeyse tüm televizyonlar ortak yayın yaptı.Emeği geçen herkesi kutlamak gerekir.