“Erken değil hemen seçim!” sözlerini, geçtiğimiz pazar günü düzenlenen CHP’nin Eskişehir’deki büyük mitinginde Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce dillendirdi.
Aslında bu arzuyu ortaya atan ilk kişi Ayşe Başkan değil elbette. Cumhuriyet Halk Partisi hemen hemen bütün unsurları ile bu çağrıyı bir süredir yineliyor. Özellikle Genel Başkan Özgür Özel, son derece ivedi şekilde bir genel seçim yapmak konusunda kararlı görünüyor.
Ancak hükümet kanadında aynı arzu ve isteğin olduğunu söylemek güç.
Velhasıl kelam Ayşe Ünlüce seçim konusunu yüksek sesle dile getirince ben de kısaca düşündüm ve “Hakikaten seçim ile ilgili yeniden konuşmanın zamanı geldi.”dedim kendi kendime.
CHP’nin ve İYİP, Zafer Partisi gibi bazı güçlü muhalif siyasi partilerin erken seçim tarafına hükümet tarafının kulak tıkaması bugünün şartları altında pek şaşırtıcı değil.
Ben 2024 Yerel Seçimleri sonrasında yazılarımda 2025 yılı bitmeden bir erken seçim olacağını öngördüğümü birkaç kez dile getirmiştim. Yanıldım, herkes gibi ben de yanılabilirim. Ancak beni yanıltan mevcut hükümetin “siyaset etiği” dışındaki hamleleri oldu diyebilirim.
31 Mart seçimleri sonrasında birinci parti olmaktan geriye düşen AKP hükümetinin neler yapacağı merak konusuydu. Pek çok kişi o zaman benim gibi düşünüyordu. AKP, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimatı ile hızlı bir reaksiyon alacak ve CHP daha fazla güçlenmeden son kozunu oynayarak erken seçime gidecekti.
Bir başka ihtimalde ise AKP hükümeti bozulan ekonomiyi ve ülkedeki kaosuyönetmeyi artık başaramıyor ve bu enkazı bir erken seçim ile CHP’ye bırakacaktı.
İki şık da gerçekleşmedi ve 2025 biterken henüz erken seçim olmadı, böyle bir plan da olgunlaşmış görünmüyor.
Neden olmadı peki?
AKP pek çok demokratik ülkede olmayan bir yola başvurdu çünkü…
Bu kadarını biz de ilk etapta tahmin edememiştik açıkçası…
AKP hükümeti CHP’li ve HDP’li belediyelere operasyonlar düzenledi, pek çoğuna asılsız iddialar ile kayyum atadı. Sayıştay müfettişleri ile farklı yollar ile belediyeler üzerinde baskı imparatorlukları kurdu. CHP’li belediyelerin finans kaynaklarını kısıtladı. Bu liste biraz daha uzatılabilir.
Yani, muhalefete siyasi operasyon çekerek birçok belediye başkanını zindana attı. Pek çoğunu bu şekilde korkuttu. Finansmanı keserek iş yapmalarına engel oldu. Yetmedi son dönemde CHP’li başkanları korkutarak kendi bünyesine katan bir AKP görüyoruz. Buna en net örnek Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu oldu.
Bugün üzerine onlarca suçlama yüklenmeye çalışılan ve hukuksuz şekilde Silivri zindanlarında yatan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, AKP’ye geçeceğim desin bugün, bilemediniz yarın tahliye olmazsa ben bu işi bırakırım.
Hükümet ülkeyi çok enteresan bir hale koydu.
Bunları neden anlattım?
Ben sıkça şunu da dile getiriyorum…
“AKP’nin yeni Türkiye’sinde bir daha seçim olacak mı?”
Bu korkuyla yaşıyorum, yaşıyoruz belki.
Eğer böyle giderse, erken değil hemen bir seçim olmazsa belki de bir daha Türkiye Cumhuriyeti gerçek bir genel seçim göremeyecek.
Bu çok ciddi bir durum. Rejim değişikliğine yol açacak kadar ciddi bir durum.
Demek istediğim göstermelik bir seçim olursa bu kimsenin bir işine yaramaz. Tüm rakiplerini sindirme yoluyla devre dışı bırakan bir iktidar kendi istediği rakiplerle ya da rakipsiz bir seçime girerek yoluna devam ederse buna demokrasi demek akıl dışı olur.
İşte tüm bunların yaşanmaması için gerçekten hemen seçim bu ülkeye lazım.
Siyasi tutsakların özgürlüğüne kavuşması için, açlıktan canına kıymak isteyen yüzbinlerce vatandaşın kaderinin değişmesi için hemen seçim şart.
Yoksa bir daha gerçek bir seçim göremeyeceğiz gibi geliyor bana.
Ayşe Ünlüce’nin CHP’nin Eskişehir’deki 10 binin üzerinde insanla düzenlediği mitingde, ulusalda yayınlanan bir mitingde bu konunun üzerine eğilmesi bu yüzden kıymetli.
CHP’nin elinde, önünde çok zor sınavlar var. Ancak belki de en önemlisi bu…
CHP hemen seçim yaptırmalı, muhalefet bu seçimi yol yakınken yaptırmak için tüm enerjisiyle çalışmalı.
Şimdiden herkesin, hepimizin 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı en içten dileklerimle kutluyorum. Bu vatanı ve cumhuriyeti bizlere armağan eden başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere yüce Türk milletine sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.
Yaşasın Cumhuriyet!
Keyifli bir gün diliyorum, sevgiyle kalın…