Denizli idman Yurdu…
Muhtemelen bir çok futbolsever bu takımın ismini fikstür çekilince ilk kez duydu…
Yıllarca amatör kümede mücadele etti. Geçen yıl BAL liginde şampiyon oldu ve 3. Lige yükseldi. Cumartesi günü karşılaştık ve kendi evimizde bir puanı zor kurtardık.
Rakip biraz daha cesaretli olsa, sahadan 3 puanla da ayrılırdı…
Denizli İ.Y amatör ruhunu kaybetmemiş ve o ruhla sahada oynuyordu.
Ya bizim ruh!
Ara ki bulasın!
Penaltı kazanıyoruz. Penaltıyı penaltıcı atmıyor. Başka bir futbolcu atıyor ve topu kaleciye nişanlıyor…
Bu gibi maçlarda penaltı kaçarsa, böyle fırsatları bir daha bulamazsınız! Ve penaltıcı oyuna küser, sakatlanır dışarı çıkar! Gerçek budur!
Şans yanımızda ve ilk yarıda golü bulup devreyi önde kapatıyoruz. İkinci yarıda hatalar zinciri sonucu Denizli gölü buluyor ve bir puanı alıyor. Defans evlere şenlik! Birbirlerine bakıyorlar…
Rahat bir maç izlemek isteyen taraftarlar saçını başını yoluyor.
Eskişehirspor’un “tadı tuzu” yok…
Futbol iştahı ve hevesi yok!
Futbolcuların hepsi farklı bir alemde! Zannedersin hepsi Reel Madrit’ten gelmiş! Hırs, istek, azim ve kararlılık yok! Topsuz koşu yapan bir tane futbolcu yok! Hepsi ayağına topu bekliyor. Gelince de eveleyip geveleyip kaybediyor!
En önemlisi taraftardaki kazanma inancı futbolcularda yoktu! Hepimiz biliyoruz, Eskişehirsporlu futbolcular kazanmayı istemedi…
Ya da kazanmayı bilmiyorlar. Hepsi antrenman futbolcusu gibi…
Yeni teknik direktörün ilk işi “kazanmayı öğretmek” olmalı!
Taraftarın “formaları çıkarın defolun gidin” tezahüratı da futbolcuların bu kayıtsızlığına! Oynarsın, saldırırsın kazanmak için varını yoğunu ortaya koyarsın ama olmaz!
Taraftar bunu bilir bunu görür! Alkışlar seni! Umut vardır!
Ama işte Cumartesi akşamı taraftar o umudun kaybolmak üzere olduğun gördü. Daha maçın bitimine 10 dakika varken tribünler boşalmaya başladı.
Çünkü biliyorlardı “böyle oynarlarsa asla” gol atamazlar ve kazanamazlar!
Eskişehirspor taraftarı biliyor! Tehlikeyi görüyor! Bu futbolla bırakın şampiyonluğu ilk 5’e bile girip Play-Off’a kalamayız!
Yerini bilen varsa “acil” butonuna bassın!
YÖNETİME BİR UYARI!
Bir iki sezon önce asgari ücretle futbol oynayan bir futbolcuya milyonlar verirsen, oynatman zor olur!
Oynayana az oynamayana çok verirsen takımdaki dengeleri alt üst edersin…
Az alan şöyle der:
-Çok alan çok oynasın!
Transfer politikasının bir “denge” üzerine kurulması gerekiyordu. Sahadaki futbolcular içinde “yıldız bir futbolcu” göremiyoruz. Bu transfer politikası gözden geçirilmeli!
CİDDİYET!
Maç sonu taraftarın tepkisini anlayamayanlara İskoç futbol adamı Bill Shankly’in şu sözünü hatırlatmak istiyorum:
-Bazı insanlar futbolun bir ölüm kalım meselesi olduğunu düşünüyor. Sizi temin ederim, mesele bundan çok daha ciddi!