Eskişehir mahalle nüfusları ve seçimlerde partilere sağlayacağı stratejiler

Eskişehir'in en büyük ve kalabalık mahallesi; Emek Mahallesi...
Nüfusu 40 binin üzerinde olan tek mahalle.
Tam 43.916 kişi yaşıyor bu mahallede.
Eskişehir'in ikinci büyük mahallesi ise Şirintepe.
Nüfusu 30 binin üzerinde olan yine tek mahalle hüviyetinde Şirintepe.
Tam 32.506 kişinin yaşadığı bir yerleşim yeri.
Nüfusu 20 Binin üzerinde olan 6 mahallesi var Eskişehir'in.
Çamlıca 29.314, Büyükdere 26.719, Gökmeydan 26.566, Batıkent 24.114, Vişnelik 21.204, ve 71 Evler 20.938 kişinin yaşadığı mahalleler.
Eskişehir'de bulunan 15 mahalle ise, nüfusu 10 binin üzerinde olan mahalleler.
Sırasıyla, Kurtuluş, Akarbaşı, Kırmızı Toprak, Uluönder, Yeni Bağlar, Ertuğrulgazi, Yeşiltepe, Gültepe, Erenköy, Bahçelievler, 75. Yıl, Yenikent, Gündoğdu, Çankaya ve Zafer Mahallelerinde 10 bin ila 19 bin arası nüfus var.
Sonuç olarak...
Yukarıda saymış olduğumuz ve nüfusu 10 bin ile 50 bin arasında olan 23 büyük mahalle var.
Ve bu mahallelerin toplam nüfusu, 600 bin civarındaki şehir merkezi nüfusunun yaklaşık 450 binini oluşturuyor.
Kalan tüm merkez mahallelerin nüfusu ise 150 bin civarında.
Rakamlar, bu konuyu kendisi açısından özel ihtisas alanı haline getiren İbrahim Arslan'ın, son nüfus sayım sonuçları doğrultusunda yapmış olduğu detaylı çalışmasından alındı.
Aslına bakacak olursanız, bu çalışma ile ortaya çıkan mahalle nüfus oranları, seçimlerde siyasi partilere de bir yol hartası niteliğinde.
Zira...
Nüfusa orantılı olarak seçmenin de 4/3'ü, yukarıda isimlerini verdiğimiz 23 mahallede bulunuyor.
Dolayısıyla.
Nüfus yoğunluğu fazla olan bu 23 mahallede etkin bir çalışma yürütüp etkili olacak bir partin, seçimi kazanması sürpriz olmaz.
Nüfusu 5 bin civarında olan ayrı ayrı 6 mahallede yürütülecek bir çalışma yerine, örneğin nüfusu 30 binin üzerinde olan bir Şirintepe'de harcanacak enerji, bu stratejiyi uygulayacak partiye daha büyük avantaj sağlar gibi görünüyor...
......

Eleştiri yok. Uyarı var.

"Karayolları'nın projesinde tünel, Tiftikçi sokağın başına kadar olan kısmı kapsamaktadır. Yine Karayolları'nın düşüncesine göre, Tiftikçi Sokak, Borsa Kavşağı ile Küçük Sanayi Sitesi'nden gelen Cumhuriyet Kavşağı'nın arasındaki Borsa Caddesi'ne çıkmaktadır. Bu yol, Borsa ve Cumhuriyet Kavşakları arasındaki 750 metrelik yola bağlanmakta olup, özellikle 'pik' saatlerde, trafik sıkışıklığı yaşanan bir yoldur. İki kavşak arasındaki sinyalizasyon nedeniyle 50 taşıt arka arakaya dizildiği takdirde, Borsa Caddesi yetersiz kalırken, Gündoğdu'dan aynı caddeye çıkacak taşıtlarla, bugünkünden daha fazla trafik sıkışıklığına sebep olunacaktır"
"Bu durum karşısında Karayolları'nın hem Büyükşehir Belediyesi hem de Odunpazarı Belediyesi ile işbirliği yaparak, mevcut altgeçit projesini yeniden gözden geçirmelerini ve ortak bir çözümde mutabık kalmalarını gerektirmektedir"
"Büyükşehir Belediyesi olarak, muhtemel sorunlar ve çözümsüzlükler ortaya çıkmadan konuyu şimdiden Karayolları Genel Müdürlüğü'ne ve kamuoyuna duyuruyor ve belediyelerle ortak çalışma yapmadan inşaata başlamanın, bundan önceki örneklerde olduğu gibi, yanlış uygulamalara yol açmaması gerektiği hususunu, özellikle belirtiyoruz."
Bu sözler Büyükşehir belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen'e ait.
Karayollarının Gündoğdu'da başlattığı alt geçit çalışmalarıyla ilgili olarak söylemiş olduğu sözler bunlar.
Sözlerde eleştiri yok.
İtham yok...
Suçlama yok.
Daha çok, Gündoğdu alt geçit çalışmasına yönelik olarak uyarı niteliği taşıyan sözler.
Bu uyarılar, Karayolları tarafından, geldiği yere bakılmaksızın değerlendirilmeli.
Uyarılar haklıysa, yine geldiği yere bakılmaksızın iş işten geçmeden gereği yapılmalı.
Neticede...
Bu uyarıyı yapanlar ile bu işi üstlenenler gelecekte belki olmayacak.
Ancak...
Yapılacak yanlışı gelecekte bir şekilde bu şehirde yaşayanlar çekecek.
......

Daha çok denetim isteyin!
"Polisin denetim yapmasını teşvik edin.
Polis size kimlik sorduğunda, üzerinizi ve aracınızı aradığında, "Ben terörist miyim? Gidin teröristleri arayın" gibi serzenişlerde bulunarak, tepki göstermeyin.
Hatta denetime maruz kaldığınızda, görevlerini yaptığı için onlara teşekkür edip, güler yüz gösterin ki şevkleri artmış olsun.
Hatta, yapabiliyorsanız amirlerine bir şekilde ulaşıp, görevlerini iyi yaptıkları için teşekkür edin.
Hiçbir teröristin alnında "Terörist" yazmadığı için herkesin aranmasının doğal olduğu konusunda insanları ikna edin.
Hakkıyla denetim yapıldığında ve bu denetimler ile ilgili vatandaşların da desteği olduğunda, bu tür hainliklerin üstesinden gelmek daha kolay olacaktır."
Yukarıda yer verdiğimiz yazı, son ünlerde sosyal medya üzerinde bir hayli dolaşıyor.
Ne yalan söyleyelim, yazıyı okuduğumuzda bizim de ilgimizi çekti.
Peş peşe yaşadığımız bombalı saldırılar ve bu saldırılar sonucu yaşadığımız acılar ister istemez, daha dikkatli olmamızı ve daha çok denetim yapılması zorunluluğunu ortaya koydu.
Millet olarak denetimlerden pek hoşlanmıyoruz.
Ancak, yaşadığımız süreç bir bakıma denetimleri zorunlu kılıyor.
Böylesine bir zorunluluk varsa, bize de vatandaş olarak bu denetim zorunluluğunu kolaylaştırmak düşüyor galiba...
.....

BİRAZ DA GÜLMEK LAZIM
Kızın biri bir gün yeni aldığı bisikletiyle okula geliyor ve okulun bahçesindeki bisiklet parkına henüz kilit almadığı için öylece bırakıyor..
Derslerin bitiminde okul çıkışı bisikletinin yerinde olmadığını görüyor ve çok sinirleniyor. .
Ertesi gün sabah okula geldiğinde bisikletini üzerinde bir notla bir gün önce bıraktığı yerde buluyor. Üzerindeki notta "Çok özür dilerim ama bisikletine gerçekten çok ihtiyacım vardı aldıktan 2 saat sonra geri getirdim ama sanırım çıkışına yetişemedim çok üzgünüm anlayışın için teşekkürler."
Kız doğruca bir bisikletçiye gidiyor ve 5 tane kilit alarak okula dönüyor.. bisikleti iyice kilitleyip 5 farklı anahtarla derse giriyor ve olayı arkadaşlarına anlatıyor..
Ders bitimi okul çıkışında 5 kilit taktığını anlattığı arkadaşlarıyla beraber bisikletini almaya gittiğinde şok oluyor..
Bisikletin üzerinde 10 kilit ve birde not var.. "Eğer acil ihtiyacım olduğu halde ben kullanamayacaksam sen hiç kullanamayacaksın."