ESKİŞEHİR VE MADENCİLİK SEKTÖRÜ

                                               Eskişehir, il sınırları içinde çıkartılan madenlerin, insanı ve insan emeğini, merkeze koyan, çevre ve ekosistemlerin korunmasını da gözeten,...

                                     


         Eskişehir, il sınırları içinde çıkartılan madenlerin, insanı ve insan emeğini, merkeze koyan, çevre ve ekosistemlerin korunmasını da gözeten, temel olarak, ekonomik kalkınmaya ve yoksulluğun azaltılarak, gelir dağılımının düzeltilmesi hedeflerine yönlendirilen, bir "Yerel madencilik politikası" oluşturmalıdır.


          çünkü Eskişehir,  dünya standardındaki, altın, boraks, krom, manganez, asbest, dolomit, cips, kaolen, manyezit, perlit, Eskişehir Taşı(Lüle Taşı), talk, toryum, mermer gibi, madenlera sahiptir


             Eskişehir’ de, yapılacak madencilik faaliyetlerinde amaç, insanın refah ve mutluluğudur. O nedenle de insan, onuruna ve emeğine saygı, madencilik faaliyetlerinin planlanma ve uygulanmasında, hareket noktası olmalıdır. Kamu yararı, öncelikli olarak göz önünde tutulmalıdır.


           Eskişehir’ de,  maden üretiminin hedefi, dış satım değil, ülke ve kent sanayi sektörleri olmalıdır. çünkü madenler, dünyada ve ülkemizde, sanayinin itici gücüdür.


            Aslında yıllar önce, Eskişehir’ de, ESO Başkanlarından Zeytinoğlu, döneminde, “tarım” ve  "madenler" sanayinin, motoru olması, hedef olarak düşünülmüştü. Ancak bu hedefler, ondan sora gelen, ESO yönetimleri tarafından, dikkate alınmadı.


            Eskişehir’ deki madencilikte öncellikli hedef, sanayiye, düşük maliyette ve kaliteli girdi sağlamak olmalıdır. Bu çerçevede, madencilik sektörünün planlanmasında, ülke ve Eskişehir sanayi sektörleri ile entegrasyon ön planda tutulmalıdır.


             Kentte,  oluşturulacak madencilik sektöründe, aramadan uç ürüne kadar, her aşamada ileri teknoloji kullanımı amaçlanmalıdır. üretim ve kaynak performansının, iyileştirilmesine ve yeni ürünlerin elde edilmesine yönelik olarak, yeni gelişen teknolojilerin kullanımı, bu sektörün, ülke ve Eskişehir’ in, kalkınmasına katkısı bakımından kritik önemdedir.


             Bu nedenle sektörde, yüksek teknoloji kullanımı ve üretilmesine yönelik araştırma-geliştirme çalışmalarına, öncelik verilmelidir.  Bunun gerçekleştirilebilmesi için de ESOGü Maden Fakültesi ve kentte oluşturulan, “Maden Kümesi”, işbirliği içinde çalışmalıdır.


               Madencilik sektörünün,  en önemli darboğazlarından biri, gerek kamu,  gerekse özel kuruluşlardaki yönetsel yapıların verimsizliğidir. Bu yapıların verimliliğine yönelik çalışmalar, madencilik sektörünün gelişimi bakımından,  son derece önemlidir. Bu nedenle de Söz konusu yapılarda, hesap verilebilirlik ve şeffaflık mutlaka sağlanmalıdır.


             Madencilik sektöründe, çevre dostu teknoloji ve yöntemlerin kullanılması, madencilik süreçlerinde, ya da sonrasında çevrenin korunmasına ve yenilenmesine yönelik önlemlerin alınması, sektörün gelişimini engellemeyecek, aksine genel anlamda sektörün gelişimine yönelik katkıyı yapacaktır.


            Madencilik sektörünün, ülke kalkınması ve toplumların gelişmesindeki önemi konusunda kamuoyu sürekli bilgilendirilmelidir. Toplumun, bir istihdam alanı ve gelir kaynağı olarak madenciliğin, önemi hakkında eğitilmesi, sektörün gelişmesi bakımından son derece önemlidir.


             Yerel halkın, onayını almamış, hiçbir ekonomik girişimin, ülkeye yarar getirmesi beklenemez. Madencilik sektörüne ilişkin, alınacak kararlarda, ilgili yöre halkının da katılımı sağlanmalıdır.


              Eskişehir’ deki madenlerde, üretim arttırılmalı ve sanayi sektörleri ile entegrasyon sağlanmalıdır. Madencilik sektörünün, tüm alt sektörlerinde üretimi arttırmayı ve sektörün ülke sanayisi ile entegrasyonunu sağlanmalı,  kısa, orta ve uzun dönemli,  stratejik planlar acilen uygulamaya konulmalıdır.


             Her maden işletme faaliyeti için, en az bir maden mühendisinin istihdamı zorunlu olmalıdır. Madencilik faaliyetlerinin, kaynak kaybına yol açmadan, çevreyle barışık, akılcı ve ekonomik kurallara göre ve iş güvenliği ve işçi sağlığı esasları çerçevesinde yürütülmesi, bilimsel ve teknik bilginin kullanımı ile mümkündür


              ülke ve Eskişehir’ de, madencilk sektöründe, bilim ve teknolojinin uygulayıcısı olan maden mühendislerinin, istihdamını gerekli kılmaktadır. Kanun kapsamında, görevlendirilecek maden mühendisinin, hazırlayacağı proje ve raporlara, Maden Mühendisleri Odası‘nın da onay zorunluluğu getirilmelidir.


              Toplumsal, ekonomik ve çevresel bakımdan, sürdürülebilir bir madencilik sektörünün gelişimi; devlet, sektörde faaliyet gösteren, kurum ve kuruluşlar ile demokratik kitle örgütleri, sivil toplum örgütleri, özeliklede Maden Mühendisleri Odası’ nın,  yapıcı işbirliği ile mümkündür.


              Madencilik ürünlerinin, pazarlama ve dağıtımına kaynak ayrılmalıdır. Madencilikte mevcut pazar payının arttırılması amacıyla, rafine ürün kapasitesinin ve ürün çeşitliliği ile ürün kalitesinin, arttırılmasına yönelik yatırımlar yapılmalı, pazarlama stratejileri oluşturulmalı ve etkin dağıtım ağları kurulmalıdır.


             Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, CHP’li Fethi Gürer’in, soru önergesine verdiği yanıtta, Türkiye’de, 118 yabancı firmaya ait 593 maden ruhsatı bulunduğunu söyledi. Bu tablo ortada iken, ESO tarafından gerçekleştirilen,  “Maden Kümesi”  başarılı olabilmesi için, hem yerel, hem de merkezi idare bazında çalışmalarını sürdürmek zorundadır.


               Madencilik üretimleri, yüksek teknoloji ürünlerine dönüştürülmeli, Madencilik sektöründe, üretimin hedefi, dış satım değil, ülke sanayi sektörleri olmalıdır. Madencilik üretimleri, katma değeri yüksek uç ürünlere dönüştürülmek suretiyle, Yurt içi ihtiyaçları sağlanırken, yurt dışına da ihraç edilmelidir.


 


 


 

Haberleri