ESKİŞEHİR VE MADENLER

Eskişehir’deki madenlerin, Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYIH) ya. katkı sağlaması ve Eskişehir, yer altı kaynaklarının, kentteki sanayi kuruluşlarında, işlenmesi sonucunda, elde edilecek katma değeri yüksek ürünlerin, üretilmesinin,...

Eskişehir’deki madenlerin, Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYIH) ya. katkı sağlaması ve Eskişehir, yer altı kaynaklarının, kentteki sanayi kuruluşlarında, işlenmesi sonucunda, elde edilecek katma değeri yüksek ürünlerin, üretilmesinin, stratejik hedef olarak belirlenmesi, hep söylendi ama bugüne kadar, somut bir gelişme olmadı,
Oysa Eskişehir’deki madenler, mutlaka kent sanayisinin motoru olmalıdır. Gerçi geçmişte, ESO Başkanlarımızdan, Rahmetli Mümtaz ZEYTİNOĞLU, döneminde "TARIM" ve "MADENLER" in, sanayinin motoru olması, hedef alınmıştı. Ancak her iki hedef de ESO tarafından, göz ardı edildi.
ESO ve ETO seçimlerinin, arifesinde olduğumuz, şu günlerde, ESO ve ETO adaylarının, Eskişehir’deki madenlerle ilgili, Rahmetli Mümtaz ZEYTİNOĞLU ’nun, bu hedeflerini gerçekleştirmek için aynı düşüncede mi bilinmez ama ildeki madenleri, sanayinin motoru haline getirmek ve ekonomiye kazandırmak için, proje üreten ve bu alanda kararlı olan adayı, tercih etmelidir.
çünkü madenler, ülke ve kentlerin, ekonomisine, ciddi katkıda bulunurken, sanayinin itici gücü, katma değeri de en yüksek olan, kaynak ve istihdam yaratan, önemli bir sektördür..
Ancak Eskişehir’ de, dünya standardındaki, altın, boraks, krom, manganez, asbest, dolomit, cips, kaolen, manyezit, perlit, Eskişehir Taşı(Lüle Taşı), talk, toryum, mermer gibi, madenlerden, işletilenlerin bile, Eskişehir ekonomisine katkısı ise yok denecek kadar da azdır.    
Eskişehir’deki, madenlerin çıkartılması, hem ülke, hem de Eskişehir ekonomisine ciddi katkıda bulunacaktır. Ancak madencilik faaliyetlerinde, kamunun etkin gözetim ve denetimini, diğer taraftan, çevre ve ekosistemlerin korunmasını sağlamak şarttır.
Elbette ekonomik kalkınmaya ve yoksulluğun azaltılarak, gelir dağılımının düzeltilmesi, hedeflerine yönlendirilen bir "ulusal ve yerel madencilik politikası" oluşturmanın, gerek toplum, gerekse madencilik sektörünün gelişimi bakımından gereklidir.
Kaymaz Altın Madeni ile ilgili mücadelemizde, ESO, ETO ve ESOGü Maden Fakültesinin, Eskişehir’deki madenler ve Kaymaz Altın maden Yatağı ile ilgili olarak , kamuoyunu bilgilendirme açısından, somut bir çalışmasına, tanık olamadık.
Ayrıca Eskişehir’ deki madenler in, sanayiye kazandırılmasında, iyi yetişmiş teknik elamana ihtiyaç vardır. çünkü madencilik tahsili, çok taraflıdır, diğer bölümlere göre nazaran da daha şümullüdür. Maden mühendisi, maden isletmesinden başka, maden yatağının teşekkülü ve cinsi hakkında, kullandığı makineler üzerinde, nakil ve ventilasyon tekniğinde, ayrıca iktisadi bahislerde, derin bir bilgi ve ihtisas sahibi olması gereken bir şahsiyettir.
İlimizde, nitelikli maden elamanı yetiştirmede, ESOGü,  Maden Fakültesi hatta ETO ve ESO’ da görev alabilir. Zaten ESOGü Maden Fakültesi’ nin, amacında,   “Eskişehir madencilik açısından, Türkiye'de en popüler merkezlerden birisi olup, bor tuzları, krom, manyezit, altın, mermer ve lületaşı gibi metalik ve endüstriyel açısından önemli rezervlere sahiptir. Bu önemli Madencilik merkezinde bulunan işletmelerin, faaliyetleriyle destek olmak amacıyla,  1975 yılında Eskişehir'de, Maden Mühendisliği Bölümü kurulmuştur.” ifadesi yer almasına rağmen de Eskişehir kamuoyu, madenlerle ilgili, yeteri kadar bilgi sahibi değildir.
Yıllardır madenlerimiz, ülke yararına değerlendirecek, ne maden yasası çıkartılmış, ne de madencilik sektöründe, toplumu eğitme ve bilgilendirme gereksinim duyulmuştur.  Madenlerin, ülke kalkınması ve toplumların gelişmesindeki önemi konusunda da kamuoyu yeteri kadar bilgilendirilmedi. Oysa madencilik, bir istihdam alanı ve gelir kaynağı olarak önemi hakkında halkın eğitilmesi, sektör açısından son derece önemlidir.
ülkemiz ve Eskişehir’ de, madencilik sektörünün, her alanında, şeffaflık ve bilgi akışı sağlanmalı, alınan kararlardan, toplumun her kesimi bilgilendirilmelidir. Madencilik sektörüne ilişkin alınacak kararlara, yöre halkının da katılımı sağlanmalı ve rızası alınmalıdır.
Sektörde, yüksek teknoloji kullanımı ve üretilmesine yönelik, araştırma-geliştirme çalışmalarına öncelik verilmelidir. İleri üretim teknolojilerinin, geliştirilmesi ve kullanımı, daha temiz ve daha etkin madencilik süreç ve ürünlerinin, temini bakımından önkoşuldur.
Bu alanda Maden Fakültelerine, ciddi görevler düşmektedir.
ülkemiz ve Eskişehir’ de, ya madencilik, ya da çevre dayatması da yapılmayacağı gibi, madenciliğin, çevreye etkilerini yadsımak da mümkün değildir. Ancak, madencilik sektöründe, çevre dostu teknoloji ve yöntemlerin kullanılması ile bu alandaki kaygılar ortadan kaldırabilir.
ESO ve ETO adaylarının, madencilik alanda, görüşleri varsa, önümüzdeki günlerde görülecektir. Ancak Eskişehir’ de, maden politika veya stratejilerinin belirlenmesinde,  madenlerle ilgili, kamuoyu oluşumunda, en önemlisi de madenlerle ilgili sorunların çözümünde, ESOGü Maden Fakültesine, ETO ve ESO’ ya, önemli görevler düşüyor.

Haberleri