ESKİŞEHİR VE NASREDDİN HOCA

Akşehir Ortaköy Belediye Başkanı Sayın BOZOĞLU, NASREDDİN HOCA' nın, doğum yerinin ORTAKÖY Beldesi olduğunu iddia ederek " Araştırmacı-yazar Muharrem Bayar ve merhum İsmail Hakkı Konyalı, belgelerle ORTAKÖY eski isminin 'Hortu' olduğunu tespit etmiştir. Buna rağmen Nasreddin Hoca' nın Sivrihisar ' a bağlı küçük bir kasaba olan Hortu'da olduğu araştırmadan yapılmış bir kehanettir." demişti.
Konya'nın, Ortaköy Belediye Başkanının, Nasreddin Hoca'nın Eskişehir'le ilgisi olmadığı yönündeki sözlerine, Sivrihisar Eğitim Vakfı (SEV) tarafından tepki geldi. Vakıf Başkanı Naci Şakar, "Ortaköy Belediye Başkanı Nasreddin Hoca'nın fıkrasındaki gibi 7ya tutarsa' türünden bir görüş ortaya attı. Ancak bunun tutmadığı ortada. Bu tür iddialar, iddia sahiplerini küçültmekten başka bir işe yaramaz" diyerek tepki gösterdi.
Nasreddin Hoca Beldesi Belediye Başkanı Hüseyin İlhan da, söz konusu iddiaları şaşkınlıkla izlediklerini belirtirken, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'ın geçtiğimiz yıl beldelerini ziyaret ettiğini, incelemelerde bulunduğunu ve Hoca'nın evinin restorasyonu için 200 bin TL ödenek çıkarttığını gerekçe göstermiş.
Elbette tepki göstermek, her kesimin hakkıdır. Ancak tepki gösteren kesimler, "BİZ NEREDE YANLIŞILIK YAPTIK?" sorusunu, kendilerine yöneltmeli, bu soruya vereceği cevap sonucunda, karşı kesimi eleştirmelidir.
Nasreddin Hoca, Sivrihisar' ın, "HORTU" beldesinde doğmuştur. Bu gerçeği hiçbir kesim, görmemezlikten gelemez. Ancak Eskişehir ve Sivrihisar, Nasreddin Hoca'ya gereken değeri vermiyor. O nedenle de başka illerin ve beldelerin Nasreddin Hoca'ya sahip çıkması neden yadırganıyor?
Ayrıca ülke, Eskişehir ve Sivrihisar olarak, NASREDDİN HOCA' yı, ne tanıdık ne de tanıttık. O nedenle de Nasreddin Hoca yıllardır, mizah ve güldürü üstadı gibi tanıtıldı. Oysa Nasreddin Hoca, bir "DÜŞÜNÜR", "HALK FİLOZOFU", "SOSYOLOĞ" , "MÜDERRİS" ", " BİLGİN ", "HUKUKÇU" ve" TASAVVUFÇU" dur. Bütün bu meziyetlerinin gereğini, halkın anlayacağı dille, yerine getirmeye çalışmıştır.
Nasreddin Hoca Eskişehir'de, vilayet programı ile anılmalıdır. Çünkü Nasreddin Hoca, Sivrihisar' a, bırakılmayacak kadar, dünyaca tanına bir şahsiyettir. O nedenle de Nasreddin Hoca Şenliklerine, ulusal ve uluslararası perspektiften bakılmalıdır.
Japon Halk Bilimcisi Maksuko Kojima, Nasreddin Hoca' yı, her yönü ile ele alıp, doğru bilgileri ulaştı. Hatta hangi fıkraların Nasreddin Hoca'ya ait olup olmadığını bilecek kadar da onu tanıdı. Elde ettiği bilgilerle, Japonya'da Nasreddin Hoca günleri düzenledi. Gelen davetleri karşılamakta da büyük güçlük çekti. Nasreddin Hoca'yı, Japon halkına sevdirdi. Yakın zamanda Nasreddin Hoca, Japonlar tarafından ülkemize çizgi film olarak pazarlanırsa da şaşmamak gerekir. .
Şu bir gerçek ki Akşehir, Nasreddin Hoca' ya, ulusal ve uluslararası bazda sahip çıkıyor. Konya ve Akşehir'de, kurum/kuruluşlar, özellikle de sivil otorite, şenliklere, ciddi katkıda bulunuyor. Oysa Eskişehir'de, ciddi olarak Nasreddin Hoca etkinliklerine sahip çıkan kesim yok. Elbette Nasreddin Hoca ve Yunus Emre'ye, Eskişehir gerektiği şekilde sahip çıkmazsa, başka iller sahip çıkacaktır.
İYİ Kİ AKŞEHİR İLÇEMİZ VAR. Çünkü Nasreddin Hoca felsefesini daha iyi özümseyerek ve anlayarak dopdolu bir şenlik yaşatmak için, amatör ruh ve profesyonel anlayışla var güçleri ile çalışıyorlar. Daha da önemlisi, her yıl Nasreddin Hoca ile ilgili güzel ve kalıcı projelere, imza atarak tanıtıyorlar. Bu etkinlikler de olmasa Nasreddin Hoca unutulacak.
Eskişehir, özellikle de Sivrihisar, Nasreddin Hoca' nın ulusal ve uluslar arası alanda tanınmasını istiyorsa, mutlaka ulusal ve global perspektiften bakan etkinlikler yanın da Nasreddin Hoca'yı, gerçek kimliği ile tanıtacak sempozyumlar ve konferanslar düzenlemeli, Anadolu ve ESOGÜ üniversitelerimiz de bu alanda araştırma yapmalı, sonuçlarını da kamuoyu ile paylaşmalıdır.
İşin doğrusu da bu değil midir?