ESO' nun, Rahmetli Mümtaz Zeytinoğlu döneminde, bölgesel bir sanayi girişimi, ulusal bir sanayi teknolojisi ile tanımlama gayretleri hala hafızalarda. Yine bu dönemde, İl bazındaki, madenlerin, ham yerine işlenmiş olarak ihracatı, üniversite sanayi işbirliğinin, teknoloji üretimi ve transferinin, kurumsal yapıya kavuşturulması, tarımın, sanayiye kaynak aktarır bir yapıda tutulması, sanayileşmenin kalkınma ile eş anlamlı sayılması, kentleşme ve kalkınma planlarında, sanayileşme stratejisinin, öncelikli tutulması gibi hedefler belirlenmişti. Bu hedefler, sürekli, kalıcı ve sonuç alıcı bir şekilde, gündemde kalsa idi; bugün Eskişehir' de, İş isteyen tek bir işsiz kalmayacaktı.
Maalesef bu hedefler gerçekleştirilemedi. Ancak Eskişehir için bu dönüşü olmayan bir yolda değildir. Yeter ki Eskişehir'de dünün, bugünün ve yarının, sanayileşme, gelişme, işbirliği ve doğal kaynakları değerlendirme serüvenleri, tam idrak edilebilsin ve o idrakin ışığında kararlı adımlar atılabilsin...
Eskişehir'de maden sektörü, sanayinin motoru haline getirilirse, binlerce insana, iş ve aş sağlanabilir. Çünkü Eskişehir'de altın, boraks, krom, manganez, asbest, dolomit, cips, kaolen, manyezit, perlit, Eskişehir Taşı(Lüle Taşı), talk, toryum, mermer gibi, madenler, dünya standartlarındadır.
Ayrıca petrol bittiği an, dünya enerji de, "TORYUM" ve "BOR" madenlerine muhtaç olacaktır. Nitekim beyaz petrol olan "BOR" la işleyen araçlar, Chrysler firması tarafından deneme sürüşlerinde kullanılmaktadır.
Madencilik, endüstrileşmenin hemen tüm aşamalarında, yer alan ve ekonomik büyümenin kalbini besleyen, ana damarlardan birisidir. Ayrıca toplumların kalkınmaları, refah ve gelişmişlik düzeylerinin artması, ülkelerin ekonomik kaynaklarının, yerinde ve ekonomik olarak kullanılmasına bağlıdır. Ayrıca Madencilik sektörü, sanayi başta olmak üzere, ekonominin diğer sektörlerinin temel hammadde ihtiyaçlarını sağlamaktadır. Ayrıca ekonomik kalkınmayı başlatan öncü sektör konumundadır. Aynı zamanda, geniş istihdam imkânları yaratan bir sektördür.
Elbette Eskişehir' in, sadece zengin maden kaynaklarına sahip olması yeterli değildir. Bu madenlerin, zaman geçirilmeksizin, etkin bir biçimde işletilmesiyle, yaratılan katma değerin, ekonomiye kazandırılması gerekmektedir. İldeki maden ve mineral kaynaklarımızın en verimli şekilde kullanımı, bu kaynakların, atıl durumda bırakılmaması ve en kısa sürede üretilerek, sanayiye sunulması gerekiyor.
Madenciliğe yatırımın, geri dönüş süreci uzun olması dolayısıyla insanımız, bu alana yatırım yapmıyor. Yabancı yatırımcılar, bu alana yatırım yapıyorlar ama ülkemize ve istihdama katkıları çok az oluyor. Nitekim Altın madeninde, bunu net bir şekilde gördük.
Bergama Ovacık'ta faaliyet gösteren Normandy Madencilik Şirketi, 2001 tarihinden Mart 2002 tarihine kadar, 4 bin 523 kilo altın cevheri üretti. İsveç' e, gönderilerek ayrıştırıldı. Ve 2 bin 113 kilo altın ile 2 bin 415 kilo gümüş elde edildi. Şirket, Türkiye' ye tek lira vermeden 19 milyon doları kasasına indirdi. Oysa Şirket Türkiye' deki, işçi maaşı, elektrik giderleri, mal ve hizmet KDV' si ve harçlar için toplan 7 milyon dolar harcama yaptı.
Eskişehir halkı, kentte refah düzeyini artırmak, aş ve iş yaratmak istiyorsa, mutlaka il bazındaki madenleri, sanayinin motoru haline getirmek zorundadır. Kentte madenlerimizle ilgili bir "KURULTAY" düzenlenmeli, "Eskişehir olarak madenlerle ilgili neler yapılabilir sorusuna cevap aranmalı" ve yeni sürekli ve kalıcı stratejiler belirlenmelidir.
İldeki madenler, Eskişehir'de işlediği zaman, çok büyük bir istihdam yaratacaktır. Sadece Kaymaz Altın Maden Yatağı'ndan elde edilecek altın madeni, kente işlenerek ihraç edilirse, istihdam yanında, kent ve ülkemiz ekonomisine de ciddi katkıda bulunacaktır. Nitekim ATO Başkanı Sayın Aygün, madenlerin istihdam konusuna, çare olduğunu belirterek, yalnız altın madeni, Türkiye'de işlendiği takdirde, 25000 kişiye iş sağlayacağını söyledi. Bu rakam Koç ve Sabancı Toplulukları'nın istihdam kapasitesinden daha fazladır.
Madenlerin rezervlerin bulunması ve işletilmesi, ileri ölçüde yatırımı, bilgiyi ve teknolojiyi zorunlu kılmaktadır. Onun içinde, kentteki üniversitelerimiz, ETO ve ESO yanında işadamlarımızın, özellikle de ATAP A.Ş' nin, madenler, ilgi alanı olmalıdır. Hatta Eskişehir'de madenlerle ilgili, "SEKTÖREL" şirket veya yabancı şirketlerle ortaklıklar oluşturulmalıdır. Madenlerimiz, sanayinin motoru haline getirildiği gün, kentte herkes iş aş bulacak, insanımızın, refah düzeyleri artacak Eskişehir ulusal ve global alanda hak ettiği yeri alacaktır.
ESKİŞEHİR'DE İSTEYEN HERKESE İŞ SAĞLANABİLİR
ESO nun, Rahmetli Mümtaz Zeytinoğlu döneminde, bölgesel bir sanayi girişimi, ulusal bir sanayi teknolojisi ile tanımlama gayretleri hala hafızalarda. Yine bu dönemde, İl bazındaki, madenlerin, ham yerine işlenmiş olarak ihracatı,...