AK Parti’de 8’inci Olağan Genel Kurul hafta sonu gerçekleştirildi. Yeniden AK Parti Genel Başkanı seçilen ve güven tazeleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın MKYK ekibinde 3 Eskişehirli isim yer aldı.
Bu liste belirlendiği andan itibaren bir anda şehir gündeminde AK Parti MKYK’ya giren 3 hemşehrimizden başka kimse konuşulmaz oldu desek yeridir. Elbette Eskişehirli isimlerin parti fark etmeksizin siyaset arenasında yükselişini görmek bizleri memnun eder, konuşulur da. Ancak bugüne kadar AK Parti’nin A takımına seçilen hangi Eskişehirli kurmay şehre büyük faydalar sağladı?
Hatırlarsanız geçmiş dönemlerde MKYK’ya seçilen Eskişehirli isimlerden yalnızca Murat Mercan ve Harun Karacan, partinin en üst organizasyonu olan MYK’ya girerek Genel Başkan Yardımcılığı görevlerinde bulunmuşlardı. Bu isimlere bir de aslen Eskişehirli olan Hasan Basri Yalçın’ı ekleyebiliriz. Oysa MKYK’ya Eskişehir’i temsilen Burhan Sakallı, Ali Demirel, Emine Nur Günay gibi önemli isimler de seçilmişti.
Yeni listede ise yine Hasan Basri Yalçın’ın yanında Nebi Hatipoğlu ve yedek listede Mürsel Çavar eklenmiş.
Neyse sadede geleyim…
Harun Karacan ve Murat Mercan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı iken şehrimize “aman aman” diyeceğimiz ne kazandırdılar?
Yine AK Parti eski MKYK üyelerinin ne gibi faydaları oldu?
Bugüne baktığımızda aslen Eskişehirli olan Hasan Basri Yalçın Eskişehir için hangi mücadeleyi veriyor?
Halihazırda zaten milletvekili olan Nebi Hatipoğlu’nun MKYK Üyesi olması bize ne kazandıracak? Nebi Bey iddia edildiği gibi MYK’ya girerek Genel Başkan Yardımcısı olmadığı takdirde kendisine verilen bu yeni sıfatın milletvekili sıfatından pek de üstün olmadığını düşünüyorum. Şayet Genel Başkan Yardımcısı olsa da AK Parti’de bu sıfatın pek bir etkinliğinin olmadığını da düşünüyorum.
Mürsel Çavdar ise yedek listede yer alıyor. Gençlik Kollarından gelen bir isim için buralara gelmek bir başarı ancak; Çavdar’ın başarısı kendisi adına kıymetli. Eskişehir için şu anda Mürsel Çavdar’a sıra gelene kadar elini taşın altına koyması gereken fazlaca isim var.
Özetle şunu demeye çalışıyorum…
İsimler kim olursa olsun Eskişehir’e pek de bir fayda sağlayamıyor. Çünkü AK Parti’de Genel Başkan Yardımcısı olmanın veya MKYK’ya girmenin büyük bir anlamı yok. Sonuçta Cumhurbaşkanı Erdoğan ne derse o oluyor. Bu listelerde yer almanın tek artısı AK Parti’nin önemli isimleriyle ve Erdoğan ile çok daha fazla temas sağlamak. Bu da siyaseten şahıslara artı yazıyor. Şehrin böyle unvanlardan bir kazancı maalesef olamıyor.
Bu sebeple de şehirde MKYK Üyesi olan Eskişehirliler için büyük bir yaygara koparmaya gerek yok. AK Parti ne zaman Eskişehir’i alamadığı oylar yüzünden cezalandırmaktan vazgeçer, işte o zaman mevcut hükümetin Eskişehir’e faydaları ne olur sorusunun ciddi ciddi cevabını ararız.
75 kişilik listelere seçilen Eskişehirliler ile bu işler olsaydı bugüne kadar çoktan olurdu. Hele ki AK Parti’nin gücünün doruğunda olduğu yıllarda bir şeyler olurdu…
Bugün eski gücünden uzaklaştığını düşündüğüm AK Parti’nin MKYK’yı oluştururken çok fazla “devşirme” isme yer vermesi partinin açık şekilde oy kaygısına düştüğünü gösteriyor. Bu denli oy kaygısı güden bir partinin A takımının da seçim odaklı olduğunu, hizmet odaklı olmadığını söyleyebilirim. En azından ben böyle düşünüyorum. Benim düşüncelerimin aksini ispatlayan bir hemşehrimiz yakın gelecekte karşımıza çıkarsa da kendisini tebrik etmek boynumuzun borcudur.
Herkese keyifli haftalar diliyorum. Sevgiyle kalın…