“İlk defa bir Eskişehirspor başkan adayını akıldan, ilimden, bilimden söz ederken işittik.
+++
Mustafa Topkaya, kent hayatımıza yeni giren isimlerden.
Ancak, önceki akşamki kongrede öylesine bir konuşma yaptı ki;
“Bundan sonraki yıllarda adını çok kez duyacağımızı da kanıtladı”
Asıl ispatı ise seçim sonuçlarıyla oldu.
Bunu sona bırakalım…
+++
Eskişehirspor’da maalesef yerleşik bir düzen var.
…
“Eskişehirspor’u cebinde biraz daha fazla parası olan kişiler yönetmeye devam edecek.
Dahası…
Bu lükse sahip olmasına rağmen, cebinden yine de beş kuruş vermeden hem söz sahibi hem de yönetim sahibi olmaya devam edecek?”
“Cebimden artırıp maça nasıl gideyim?” derdinde olanlarda, o yönetimlerin yaptığı milyonlarca lira borcun nasıl kapanacağı derdine düşecek!
++++
“Eskişehirspor’da artık devrim gibi bir gelişme olmalı…”
Kurtuluşun tek reçetesi budur.
Olmalı ama bunun ortaya çıkması için kimsenin hareket etmesine bile müsaade etmiyor o yerleşik düzen…
Herkesin ağır borç yükünden kaçtığı ortamda Sinan özeçoğlu çıktı, ancak üç ay dayandı.
Dün Mustafa Topkaya “Kulübü alırım, borçları öderim, bu düzeni de değiştiririm” dedi.
önüne dağ gibi çıktılar…
Yarın bir başkası çıksa, onun da önü kapanacak.
Eskişehirspor bugünkü düzene hep mecbur bırakılacak…
+++
Bizim takımı kimin yönettiği, kimin başında durduğu gibi meselelerle işimiz yok.
Bizim derdimiz sistemledir…
Mevcut sitemin Eskişehirspor’u bir adım öteye götüreceğine hiç inancımızın olmamasındandır.
Bugüne kadar ileri gidiyoruz gibi göründüğü yıllarda bile hep geriye gidişimizin farkına varmış olmamızdandır.
Bugün de aynı düşüncedeyiz.
“Kurulu düzenin kurduğu yönetimle çok fazla ileri gidileceğini hiç ama hiç sanmıyoruz.”
Belki yine “işler iyi gidiyor” moduna dönebiliriz…
Ancak sanal bir kurmacanın içerisinde olduğumuzu kısa bir süre sonra yeniden anlayacağız.
Ve bir süre sonra tekrar aynı soruyu birbirimize sormaya devam edeceğiz;
“Ne olacak bu Eskişehirspor’un hali?”
+++
Gelelim Topkaya’nın kaybettiği seçime…
öyle bir geldi ki genel kurul salonuna;
“Adeta ben tek, siz hepiniz” der gibiydi.
Diğer başkan adayının da, kazanacağından emin olduğu çok belliydi.
Böyle olacağını zaten o salondaki herkes biliyordu.
öyle de oldu…
“Kulübün mali disiplinle, birliktelikte, akıl, ilim, bilim ve projeyle yönetileceğini söyleyenler kaybetti.”
Kaybederken, yarıya yakın oy alarak asıl kazanan olarakta ayrıldılar salondan…
Kağıt üzerinde kazanan ise, her zamanki gibi yerleşik düzen oldu.
Kısacası;
“Eskişehirspor’a bir kez daha yazık oldu!”
+++
NOT; Bu yazıyı sadece ve sadece 5 ay önce yazmışız.
Mevcut yönetimin seçildiği günün hemen arkasından…
O yazıdan 5 ay sonra Eskişehirspor kimsenin gelmediği bir kongre daha yaptı ve erteledi.
Şimdi borçlar ve sorunlar yüzünden kimse yanaşmıyor adaylığa.
Bilmem anlatabildim mi o gün Eskişehirspor’a nasıl yazık edildiğini…