ESO BAŞKANI VE YEREL BASIN

ESO Başkanı Sayın Özaydemir’ in, basın toplantısının sohbet bölümünde, Sakarya Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Sayın Hakkı Sağlam’a, söylediği sözler, İstikbal gazetesi Köşe yazarı Sayın Aydoğmuş dışındaki basın...

ESO Başkanı Sayın Özaydemir' in, basın toplantısının sohbet bölümünde, Sakarya Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Sayın Hakkı Sağlam'a, söylediği sözler, İstikbal gazetesi Köşe yazarı Sayın Aydoğmuş dışındaki basın mensuplarının, dikkatini çekti mi bilinmez. Ancak ESO Başkanı Sayın Özaydemir' in, "Eskişehir gazetelerinden, yalnızca sizinkini, Sakarya'yı okuyorum..." düşüncesi, diğer gazete temsilcilerinin yanında şık olmadığı gibi, ayrımcılık, ESO Başkanın, konumu ve ESO' nun sahip olduğu misyonla da bağdaşmadı.
Ayrıca ESO, Eskişehir' de, ciddi bir sivil toplum örgütüdür. Kentte oluşacak bu tür ayrıcılıklara karşı, tavır almak, takım ruhu, birlik ve beraberlikten yana da taraf olmak zorunda. Çünkü Eskişehir ve ESO' nun, sorunlarının çözümü de kentteki bu gelişmeler ile orantılıdır.
Diğer yandan basın toplantısının yapıldığı masada, İstikbal, dışında Anadolu, İki Eylül, Sonhaber ve Şehir gazetelerinin temsilcilerinin de olduğu söyleniyor. Bu gazetelerimiz, bu söz üzerine, ne düşündü veya ne gibi tavır aldılar bilinmez ama Sayın Özaydemir, bu düşüncesini vatandaş olarak söylemiş ise denecek hiçbir şey yok, Çünkü kendi tasarrufudur, Ancak ESO Başkanı olarak, bu düşünceye sahip ise bunun, ne mazereti ne de kabul edilir bir tarafı var. Çünkü ESO, her düşüncedeki insanlarımızın ortak bir kuruluşudur. Bu nedenle de ESO Başkanı olarak, tarafsız olmak, geneli dikkate almak, hatta kucaklamak, her kesime karşı da eşitlik ve hakkaniyet içinde davranması, tüm yerel gazetelere de destek vermesi gerekir. Çünkü az veya çok bütün yerel gazeteler, kentin, özellikle de, "OSB" in ve sanayicimizin, sesi, kulağı ve gözüdür.
Ayrıca çağımızda, her türlü yayını okuyan insan, bilen, duyan ve gören insandır. Okuma alışkanlığı kazanan, okuma zevkini bilen, aynı zamanda mutlu insandır. BECO' nun dediği gibi:" kurnaz insanlar okumayı küçümserler, basit insanlar ona hayran olurlar, akıllı insanlar ise ondan yararlanırlar.
Entelektüel doyuma ulaşmış toplumlarda, yerel medyanın tirajı konusunda edindiğimiz bilgi, bugün Türkiye' deki tüm ulusal gazetelerin tirajına yakın. Neredeyse arada bire on fark var. Ülkemizde ve Eskişehir'de, yerel basının hali ortadır. Belki bunda, yerel basının, kendisinin de sorumluğu olduğu kadar, Sayın Özaydemir gibi, tek gazete okuyan veya hiç okumayan, kentteki kurum/kuruluşlar ve halkımızın da payı var.
Bugün dünyadaki, gazete okuyan ülkelere bakıyoruz, Almaya' da 1000 kişiden 400'ü, Rusya' da 1000 kişiden 314' ü, Yunanistan da 1000'de 133, Kuveyt' e 1000'de 97, Malezya' da 1000' de 323'tür. Türkiye' de ise 1000' kişiden 50'si gazete okumaktadır.
Ülkemizde, insanlarımızın büyük çoğunluğu, gazete okumuyor, kitap okumuyor, araştırma ve inceleme yapmıyor. Bu tavır ve davranışları ile de geleceğimiz olan çocuk ve gençlerimize, hiçte iyi örnek olmuyorlar. Hatta onlara, bu görüntü ile yanlış eğitim veriyorlar. Çünkü tüm toplumlarda, eğitimi, eğitim kurum/kuruluşları değil, Toplum yapar. Kişi/kişilerin, Kurum/kuruluşların, toplumdaki her icraatı birer eğitimdir.
Ülkemizde ve kentte, tirajı ne olursa olsun, basının temel görevleri var. Devlet-yurttaş işbirliği ilişkisini sağlamak ve devam ettirmek. Yerel yönetimle, yurttaş ilişkilerini düzenlemek ve yapılan hizmetleri, kamu adına denetlemek. Demokrasi terbiyesini yetiştirip kökleştirmektir. Bu görevleri yapan, yerel basını eleştirmek veya küçümsemek yerine, taktir etmek ve destek vermek gerekir.
Öte yandan Eskişehir, yerel basın açısından ülkemizin önde gelen kentleri arasında. Ayrıca kentteki gazete ve televizyon kanalı sahipleri ve çalışanları, her türlü imkânsızlığa rağmen, gece-gündüz demeden, her şart ve zeminde, büyük fedakârlıklar yapıyorlar. 24 yıldır, bu duruma, bizzat tanık oluyor, karşılıksız da destek veriyoruz. Hal böyle olunca da yerel basın, ESO Başkanı Sayın Özaydemir' in, onur kırıcı sözlerini, hiçte hak etmiyor.
Basın toplantısında, ESO Başkanı Sayın Savaş Özaydemir, sanayicinin çok zor durumda olduğunu belirterek, "...döviz kurlarının sabit hale gelmesi, ancak buna karşın içerde maliyetlerin sürekli artıyor olması, artık dayanılmaz bir noktaya gelmiştir" dedi. Hükümetin, açıkları sürekli borçla kapatmak istediğini, oysa yapması gerekenin, bu açığın büyümesinin önlenmesi olduğunun altını çizdikten sonra da , "hükümet sürekli işin kolayına kaçıyor."demiş. Doğru tespit ama sanayicimizin, içine düştüğü darboğazda ve bugün ülkede arzu etmediği tablo da, ESO Başkanı Sayın Özaydemir ve seçmenlerin de sorumluluğu var. Çünkü demokrasi ile yönetilen ülkelerde, sorunların çözümü, seçmenin elindedir.

Haberleri