ETKİNLİKLERE SAHİP ÇIKILMALI

5.Sivrihisar Geleneksel Bayramlaşma Etkinliği, ÇİNİ BAHÇE DİNLENME TESİSLERİNDE YAPILDI. Çok sayıda SİVRİHİSARLILARIN katılımı ile gerçekleştirilen, etkinliğe, ilçe dışından katılım büyüktü.
Ancak etkinliğe, yerel yöneticilerin ve sivil toplum örgütlerinin, katılmaması, üzüntü yarattı. Nitekim Şenol ÖZ' ün, "5. si yaptığımız bu halkla bayramlaşma olayını, yerel yönetimlerin yapması lazım, ben önder oldum. Neçmi GÜNAY' la beraber başladık ve devam ediyoruz. Şahsen ben bu olaydan üzülüyorum. Çünkü bayramlaşmalarımıza, bizim yerel yöneticilerimiz gelmediği gibi, Sivrihisar' da ikamet eden insanlarımızda gelmiyor. "sözleri karşısın da ne denebilir ki?
Sivrihisar ve Eskişehir'deki BAYRAMLAŞMA ETKİNLİKLERİNE, Sivrihisar Kaymakamı ve Belediye Başkanı, niçin katılmadı bilinmez ama yerel yöneticilerin bu tür etkinliklere, önder olması ve katılması, hatta düzenlemesi gerekir. Çünkü böyle etkinlikler Sivrihisar, özellikle de sorunların çözümü yanında, ilçede takım ruhunun oluşması açısından önemlidir. Çünkü çağımızda, en iyi hizmet anlayışı, açık, şeffaf, katılımcı yönetim modelini zorunlu kılıyor.
Günümüz yönetim anlayışı, iletişim konularını rekabet ve başarı avantajı için zorunlu ve gerekli kılıyor. Dileğimiz, bütün yöneticilerin, halkla ilişkiler konularına da tıpkı diğer yönetim faaliyetleri gibi, yapılanma ve organizasyon şemalarında yer vermeleri, kaynak yaratmaları ve öncü rolü üstlenerek, halkında bu konuları benimsemeleri ve uygulanmasını sağlamalarıdır. O nedenle de Yerel yöneticilerin, davet edildikleri halde etkinliklere katılmamalarının mazereti yoktur.
Ayrıca Sivrihisar Kültür ve Dayanışma Derneği, her iki etkinliğe katılırken, gerek Sivrihisar'daki etkinliğe, gerekse Eskişehir'deki bayramlaşma da Sivrihisar Eğitim, Kültür ve Dayanışma Vakfı' nın katılmaması dikkat çekti. Halbuki sivil toplum örgütleri, yerel yöneticiler ile birlikte, bu alanda öncülük yapmalı, katkıda da bulunmalıdır.
Yerel yöneticilerin ve sivil toplum örgütlerinin katılımları, tüm organizasyonlarda GÜVENİLEBİLIRLİK oluşturur. Etkinlikler, süreklilik kazanır. Çevresinden saygı görür. Ayrıca etkinliğe rağbet ve saygı, yerel yöneticilerin ve sivil toplum örgütlerinin katılımı oranı ile de orantılıdır. Etkinlik destek görür, katılım da fazla olursa, Beldeler çok daha kuvvetli bir konum kazanır. Birlik ve berberlik güçlenir.
Diğer yandan SİVRİHİSAR' la ilgili tüm etkinlikler, ilçenin sorunlarının çözümü açısından da önemlidir. Çünkü Sivrihisar'ın, bugün her alanda önemli sorunları var. Ayrıca ilçe, bugünkü görüntüsünü hak etmiyor. Anadolu'da ilk Türk uygarlığı olan Etiler'e kadar dayanan ilçe, tarih kokar. Tipik Anadolu şehirlerinin bütün özelliklerini barındıran Sivrihisar, aynı zamanda ünlü kral Midas'ın da memleketidir. M.Ö 700 yıllarında Frigler'in yerleşme yeri olunca "Spalya"'ya dönüşmüş. Şehrin bir diğer özelliği, o dönemin meşhur Kral Yolu'nun üzerinde bulunması idi. Ayrıca Hıristiyanlığın yayılışına kadar, dini inanışın temeli olan ve yeryüzündeki bütün varlıkların doğurucusu olarak bilinen ulu ana tanrıça Kibele' nin, büyük tapınağı da Sivrihisar sınırları içerisindedir. Geçmişi ise M.Ö 3500'lere dayanıyor.
Eti ve Frig uygarlıkların yanı sıra, Roma, Bizans ve Anadolu Selçuklu gibi önemli uygarlıklara da ev sahipliği yapmış, bünyesinden, Yunusemre, Nasreddin Hoca, Mehmet Kaptan, Hızır bey, gibi ilçenin bağrından pek çok insan yetiştirmiştir.
İlçedeki Hamamlar, Bedestenler, Camiler, Kümbetler, Türbeler Sarnıçlar, Şadırvanlar, Mozaikler, Minyatürler Hatlar, Tezhipler, Ağaç Oyma, Kalem İşleri, Halı ve Kilimler, Giysiler, el işleri, İşleme ve Oyalar, gibi pek çok tarihi ve kültür mirası, turizm için büyük zenginliktir.
İlçenin yemek kültürü, her beldeye nasip olmayacak kadar zengindir. Bazlama veya mayalı ile sıcak bamya çorbası içmek, yufka ile kelem ve yaprak dolması yemek, baklava, su böreği, arabaşı, altın sarısı un helvası, etli pilav, yarma aşı, dene aşı, keşkek aşı, düğ köftesi, göce aşı, göce dolması gibi daha pek çok yemeğin, damak zevki yıllardır gündemde. Ayrıca Sivrihisar' da yetişen, Kepen lahana ve pırasası, Koçaş patlıcanı, Dümrek nohudu, Okçu fasulyesi, İstiklâlbağı mercimeği ve mülk soğanı ve diğer ürünlerin, kendilerine has özellikleri ve damak zevkleri aranan ürünlerdir.
Yalçın kayaların eteğinde kurulan ilçenin, taşlı sokaklarında dolaşmak, mevcut çeşmelerden su içmek, tarihi camilerinin, mistik ortamlarında ibadet etmek, ahşap evlerinde, yaşamak veya konaklamak, insana büyük keyif verir Ancak bunca zenginliğe rağmen turizmde arzu edilen seviyede değildir. O nedenle de bu değerleri, turizme kazandıracak etkinliklere, sahip çıkılmalı ve katkıda bulunulmalıdır.