FRİG VADİSİ VE BÖLGE HALKI

Anakent Belediye Meclisi tarafından, Frigya Kültürel Mirası'nın Korunması Birliği'ne, üye olunması ve üye verilmesi ile ilgili komisyon raporunda, birliğe verilecek üyelerin, ikisinin de AK Parti'li olması, tartışmalara neden olmuştu.
Büyükşehir Belediye Meclis üyesi, Sayın Kazım Kurt, Frig Vadisinin, Eskişehir Afyon ve Kütahya'yı kapsayan bir oluşum olduğunu, Han ilçesinin büyük önem arz ettiğini belirttikten sonra, " Burada temsilci olacaksa, Han Belediye başkanı olması gerekir. Ama Han Yazılıkaya nedeniyle merkezin tam ortasında bir ilçe! Han Belediye Başkanı asil bir temsilcisi olması kadar doğal bir şey yoktur." sözlerine katılmamak mümkün mü?
Sayın Kazım Kurt haklıdır. Çünkü Frig Vadisi'nde yaşayan, "HALKA RAĞMEN", alınan kararlarda ve düşünülen projelerde, hatta Frig Vadisi'nin, turizme kazandırılmasında, başarılı olmak mümkün değildir. O nedenle de Han ve Seyitgazi Belediye başkanları, Frigya Kültürel Mirası'nın Korunması Birliği' nde, mutlaka yer almalıdır.
Yıllardır, Eskişehir, Kütahya ve Afyon ilerlideki ilgililer, kendi aralarında, "Frig Vadisi" ile ilgili toplantılar yapıyorlar. Ancak bu toplantılarda, ne gibi kararlar alıyorlar veya nasıl bir strateji izleyecekler bilinmiyor. Elbette bu durum karşısında ve bölge halkına rağmen, Frig Vadisi'nin, turizme açılması veya bölgenin turizm merkezi, olması da çok zor.
Bugüne kadar da frig Vadisi ile ilgili, onlarca toplantı yapıldı, karar alındı. Ancak gelinen nokta ortadır. Çünkü yapılan bu toplantılarda, bölge halkı yoktu. Frig Vadisi turizme kazandırılmak isteniyorsa, isteniyor. Mutlaka Frig Vadisi ile ilgili tüm gelişmelerde bölge halkı ve kültürel değerleri ön planda olmalıdır. Ayrıca Frig Vadisi' deki gelişmelerin, hızını ve niteliğini doğru kavramak, geleceğini de doğru yönlendirmek için, öncelikle bir "MASTIR PLAN" a, ihtiyaç vardır. Bölge için yapılacak, bir "Mastır Plan", hem bölge halkı, hem de yerel ve bölge dışından gelecek olan yatırımcı ve turistler için, rehber olacaktır.
Diğer yandan Frig Vadisi ile ilgili tüm çalışmalara, "TOPLUM KATILIMI", "Ortak Payda" ve "Ortak akıl" gibi kavramlar hâkim olmalıdır. Her proje öncesi, mutlak fizibilite çalışması yapılmalı, bölge için, gerekli her türlü örgütlenmede ve yapılacak projelerde, bölge halkından kişi/kişiler de bulunmalıdır.
Frigya Vadisi'nin, Frigler dışında, Hitit, Lidya, Pers, Roma, Bizans ile Selçuklu ve Osmanlı Türk Uygarlıklarına ait, tarihi ve kültürel değerlere de sahiptir. Frig Vadisi' nin Tarihi Milli Park ilan edilerek, koruma altına alınması, hem ülkemiz hem de dünya kültürel değerlerine sahip çıkılması açısından, evrensel bir sorumluluk taşımaktadır. O nedenle de Firg Vadisi' ne ülke olarak sahip çıkılmalı ve turizme kazandırılmalıdır.
Frig Vadisi' nin, turizme kazandırılabilmesi için, toplum katılımı şarttır. Bölge halkının, birey veya grup olarak, frig Vadisi ile ilgili planlama ve uygulama sürecine katılımı hem bir halk, hem de bir ödevdir.
Frig Vadisi ile ilgili, her türlü çalışmada toplum katılımı sağlanırsa, Frig Vadisi ile gerekli olan her türlü ihtiyaç, daha uygun şekilde karşılanacak, Kaynakların, harekete geçmesi sağlanacak, Frig Vadisi ile ilgili her türlü çalışmada maliyetler düşecek, bölge halkları gerek, Frig Vadisi, gerekse yapılacak çalışmalarla ilgili olarak, daha da bilinçlenecektir.
Ayrıca bölgeler arasında, işbirliğinin, kalıcı ve sürekli olabilmesi ve her üç bölge insanın da Frig Vadisine sahiplenebilmesi gerekir. Bu nedenle de, dinlenme, ulaşım ve konaklama hizmetlerinin, her bölgeye, adil olarak dağıtılmasına da özen gösterilmelidir. Frig Vadisi ile ilgili çalışmalar, bölgelerin kültür değerlerine göre hazırlanacak olan kültür projeleri ile desteklenmelidir.
Elbette bugüne kadar yapılan toplantılar ve alınan kararlar, Frig Vadisi için olumlu gelişmelerdir. Ancak Frig Vadisi ile ilgili çalışmalar, halkla birlikte, ciddi bir planlama, kararlı ve uzun vadede, sabırlı, sürekli ve kalıcı bir uygulamayı gerektirir.
Öte yandan Eskişehir'de, siyasi çıkar ve gelecek için halkımızın, birlik ve beraberliği bozacak, çeşitli senaryolarla, kutuplaşmayı artıracak söylemlerden, uzak durulmalı, Özellikle de belediye meclislerde, "EKİP RUHU" nu sağlamak isteyen, belediye başkan ve meclis üyelerinde destek verilmelidir. Özellikle de Frig vadisi gibi önemli karalarda, siyasi çıkar ve gelecek düşünülmemelidir.
Vilayet, anakent ve alt belediyeler, özellikle de meclis üyeleri, Kurum/kuruluşlar, Siyasi Partilerin İl teşkilatları, ETO, ESO, ESİAD gibi sivil toplum örgütleri, en önemlisi halkımız, kentin sorunları karşısında, bir "TAKIM RUHU" içinde çalışmalıdır. Ortama da, "DİYALOG" ve "HOŞGÖRÜ" gibi kavramları hâkim kılınmalı, sorunların çözümünde, her kesimde elini taşın altına koymalıdır. Çünkü söz konusu olan Eskişehir olup, gidebileceğimiz, BAŞKA BİR ESKİŞEHİR'DE YOK.