Hep söylerler ya "Futbolda adalet yoktur" diye.
Bu genellikle, çok iyi oynanan bir karşılaşmada son saniyede yenilen bir golle maçın bitmesi sonucu, kaybeden takımın arkasından söylenilen bir laftır.
Maç boyunca baskılı oynamıştır takım, sayısız gol pozisyonuna girmiştir, ya top direkten dönmüş, ya da pozisyon acemice harcanmıştır. Ama son saniyeler geldiğinde, o saate kadar savunma yapan ve hiçbir varlık gösteremeyen takım, bir ani akında golü bulur.
Böylece...
Maçı oynayan takım değil, oynamayan takım kazanır.
Oynayan ama kazanamayan takım için ise söylenebilecek tek söz "Eeee futbolda adalet yok ki" sözü olur.
Futbolda gerçekten adalet olmadığına dair söylenilen bu söze biz de inanırdık.
Taa ki bir hafta öncesine kadar.
Biliyorsunuz, geçtiğimiz hafta Eskişehirspor İstanbul Büyükşehir Belediye ile kendi sahasında oynuyor.
Karşılaşma 1-1 iken, Eskişehirspor Teknik Direktörü Rıza Çalımbay aleyhine tezahürat başlıyor.
Bir grup seyirci, Rıza Çalımbay'ı istifaya çağırıyor.
Hem de, böylesine bir tepkiye neden olabilecek hiçbir durum ortada yokken.
Haliyle...
Ortam geriliyor, moraller bozuluyor.
Ancak...
Son dakikada futbolun adaleti çıkıyor ortaya.
Eskişehirspor'un kaptanı Ümit Karan, topu filelerle buluşturup, takımını galibiyete taşıyor.
İşte bize göre bu futbolun adaletidir.
O Adalet ortaya çıkmayıp, o son dakika golü olmasaydı...
Hele bir de Eskişehirspor bir gol daha yiyerek, maçtan yenik ayrılsaydı, bu güne kadar sürekli "başarılı" dediğimiz teknik Direktör Rıza Çalımbay için "Gitsen" kampanyası tavan yapacaktı.
Ama, futbol adaletini gösterdi.
Gelelim, önceki gün oynanan Antalya maçına...
Eskişehirspor için zor deplasmanlardan birisi.
Beraberlik bile iyi sonuç.
Maç başlıyor ve Eskişehirspor ilk golü görüyor kalesinde.
Kendi kendimize;
-"Hocayı göndermek isteyenler nasıl da avuçlarını ovuşturuyordur şimdi" diye düşünüyoruz.
İkinci yarı başlıyor...
Antalya daha atak bur oyun içinde.
Böyle olması da normal çünkü kendi sahasında oynuyor.
Eskişehirspor deplasmanda oynadığı için daha temkinli.
Her neyse...
Maçın ikinci yarısında yine Futbolun adaleti çıkıyor ortaya...
Önce ilk Eskişehirspor golü, ardından ikinci ve galibiyet golü...
Üç puanla dönüyor Eskişehir Antalya'dan...
Bu galibiyet, hem "teknik Direktör başarısız" diyenlere, hem de "Deplasmanda maç kazanamıyoruz" diyenlere verilmiş en güzel cevap oluyor.
Dahası...
Eskişehirspor'un ilk 6'ya girebilme şansını da bir hayli arttırıyor bu galibiyet.
Neticede, Antalya'dan gelen galibiyet haberine sevindik.
Ama sevinmenin ötesinde, yeni bir şeye de tanık olduk.
Meğer, futbolda adalet varmış...
En azından Eskişehirspor Teknik Direktörü için bu adalet yerine geldi...
Futbolun adaleti varmış be...
Hep söylerler ya "Futbolda adalet yoktur" diye.Bu genellikle, çok iyi oynanan bir karşılaşmada son saniyede yenilen bir golle maçın bitmesi sonucu, kaybeden takımın arkasından söylenilen bir laftır.Maç boyunca baskılı oynamıştır...