GENÇLERİMİZ TÜRKİYE'NİN UMUDU VE GÜVENCESİDİR

Bugün ülke genelinde ve dış temsilciliklerimizde, 19 Mayıs Atatürk' ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı kutlanacak, Bu bayramla ne kadar övünsek azdır. Çünkü Atatürk'ün, 19 Mayıs 1919 günü başlattığı bağımsızlık savaşı, Türk Ulusu'nu uçurumun kenarından döndürmüştür.
Atatürk, Samsun' da olgunlaştırdığı, "ulus egemenliğine dayanan, tam bağımsız, yeni bir Türk Devleti kurma" kararı ve Amasya Genelgesi'nin yayımlanması, Erzurum ve Sivas kongrelerinin toplanması ve Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılması, bu sürecin kilometre taşlarını oluşturmaktadır.
Ayrıca, Mustafa kemal Paşa, vatanın bütünlüğü ve istiklalin kurtarılmasını öngören 21/22 Haziran 1919 gecesi yayınlanan tarihi tamimde, "vatanın tamamiyeti, milletin istiklali tehlikededir. ", "Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır". Parolası ile Kurtuluş mücadelesinin ilk çağrısı yapılıyor, milli egemenliğe ve bağımsızlığa verilen değeri de bütün belirtileri ile ortaya koyuyordu.
Amasya tamiminde yer alan, esas fikir bağımsızlıktı. Türk milletinin bağımsız yaşaması, şerefli ve haysiyetli yaşamasıdır. Amasya Tamiminde belirtilen, bu temel fikir, Erzurum Kongresi' nin de kararı olmuştur.
19 Mayıs 1919'da Samsun'dan, Atatürk tarafından yakılan özgürlük ateşi, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılmasıyla birlikte kısa sürede, tüm yurda yayıldı. Üç yıl süren savaşlar sonunda ülkemiz, yabancı güçlerden kurtarıldı. 29 Ekim 1923'te Türkiye Cumhuriyeti ilan edildi.
Kurtuluş Savaşı, ulusal onuru için direnenlerin, bağımsızlığına ve özgürlüğüne sahip çıkanların, yurt sevgisini canından üstün tutanların, birlik ve bütünlük içinde tutsaklığa karşı koyanların yazdığı bir destandır.
Türkiye, Kurtuluş Savaşı' ndan sonra, Atatürk döneminde, ekonomik, siyasal, hukuksal, toplumsal ve kültürel alanlarda kıt imkânlara rağmen, büyük atılımlar yapmıştır. Toplum ve Devlet yaşamına, köklü değişimler ve yeni kurumlar getiren Atatürk devrimleri, doğru bir zamanlamayla yaşama geçirilmiş ve kısa sürede başarılı olmuştur.
Bugün bağımsız bir ülkede, temel hak ve özgürlüklerimizi demokratik bir ortamda kullanabiliyor, yönetime katılabiliyor, kadını-erkeği, genci-yaşlısıyla aydınlık yarınlara doğru emin adımlarla ilerleyebiliyorsak, bunu Atatürk ve azizi şehitlerimize, kurdukları Cumhuriyet'e borçluyuz.
Cumhuriyetimizi yaşatmak için de, Türk insanı, hayatına dogmalarla ve boş inançlarla değil, Atatürk' ün gösterdiği, çağdaş değerlerle yön vermelidir. Yeniliklere ve değişimlere açık, aklı ve bilimi yol gösterici edinen kimliği ile örnek ve öncü olmalıdır.
Atatürk'ün, Samsun'a varış tarihi olan 19 Mayıs günü, Ata'nın isteği üzerine "Gençlik ve Spor Bayramı", 19 Mayıs; 1981 yılından bu yana da, "Atatürk'ü Anma Günü" olarak da kutlanmaktadır.
Türk Milletinin, vazgeçilmez güç kaynağımız millet iradesidir. Bunun yaşatılması için hepimize ve özellikle de Atatürk'ün, 19 Mayıs'ı armağan ettiği gençlere büyük görevler düşmektedir.
Nitekim Atatürk, "Gençler, cesaretimizi güçlendiren ve sürdüren sizlersiniz. Siz, almakta olduğunuz terbiye ve kültür ile insanlık değerinin, vatan sevgisinin en değerli örneği olacaksınız. Ey yükselen yeni nesil, gelecek sizindir. Cumhuriyeti biz kurduk; onu yükseltecek ve sürdürecek sizsiniz..." diyerek geleceği onlara emanet etmiştir.
Elbette gençlerimiz, yakın gelecekte, ülke yönetiminde söz sahibi olacak ve Türkiye Cumhuriyeti onların omuzlarında yükselecektir. Ülkemizi, Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün, gösterdiği çağdaş medeniyet seviyesine, yine gençlerimiz taşıyacaktır. .
Gençlerimiz, Ulusumuzun umudu, aydınlık Türkiye'nin güvencesidir. Yakın gelecekte önemli görevler üstlenecek, ülkemizi daha ileri götürecek, Atatürk'ün sarsılmaz ilkelerine, yıkılmaz eserlerine, sahip çıkmayı sürdüreceklerdir.
Cumhuriyetimizin Kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ü, silah arkadaşlarını ve bu vatan için canlarını feda eden aziz şehitlerimizi, rahmet, minnet ve saygıyla anıyoruz. Bugünden itibaren, yazılarımıza bir müddet ara vereceğiz. Tekrar buluşmak dileğiyle, okuyucularımıza sağlık ve esenlikler dilerim.