GÖRÜNTÜ VE GÜRÜLTÜ KİRLİLİĞİ

Eskişehir' de, yerel seçimler öncesi oluşabilecek gürültü ve görüntü kirliliğine karşı, Sayın KILIÇLAR, seçimlere katılacak siyasi partilerin, il başkanlarıyla bir toplantı yaptı. Toplantı da, seçim önlemlerine ilişkin kararlarların alınması, aklıselim insanlarımız arasında memnuniyet yarattı. Nitekim e-mail gönderen bir okuyucu " ... Vali hakkındaki görüşlerinizin, erken olduğunu düşünmüştüm. Ancak yerel seçimlerde yapılacak propaganda çalışmalarına, bir çeki düzen vermesi, bizleri memnun etti." diyerek, alınan kararlardan memnuniyetini belirtmiş.
Sayın KILIÇLAR' ın, 29 Mart'ta yapılacak Mahalli İdare Seçimleri öncesinde, siyasi partilerin uyması gereken kurallar konusunda, 13 partinin il başkanları ile makamında toplantı yapması, işleri tesadüfe bırakmadığının da bir göstergesidir. Her seçimde, halkımızın en çok şikâyet ettiği, çevre ve gürültü kirliliğine, görüşerek, tartışarak ve mutabakat sağlayarak çözüm aranması, uygulamada kolaylık sağlayacaktır.
Şu bir gerçek ki seçimlerde, karşılaşılan, gürültü kirliliğine neden olan, çevre sakinlerinin de huzurunu bozan ve gece gündüz demeden çalınan kornalar, araba sesleri, müzik ve anons sesleri ve şehir trafiğini alt üst eden bir görüntü. Güya şehir içlerinde gürültülü turlar atan seçim konvoyları ve konvoylardaki araba çokluğu partiler güçlerini sergilemekte imiş. Oysa bilinçli seçmeni, partinin yarattığı gürültü ve görüntü kirliliği değil, öncelikle, ortaya koyduğu program ve projeler ilgilendirir.
Ayrıca 298 sayılı kanun, Yüksek Seçim Kurulu kararları ve İçişleri Bakanlığı'nın "Seçim Önlemleri" çerçevesinde alınan kararda, "çevre ve insan sağlığına zarar veren, çevre kirliliği ve gürültü önlenecek. Propaganda maksadıyla kullanılacak olan afiş, poster, flama, kağıt, bez ve benzeri, geri kazanılabilir ve doğada çabuk çözünebilir maddelerden yapılacak, plastik ve naylon kullanılmayacaktır. Elektrik direkleri ve panolarına kesinlikle afiş yapıştırılmayacaktır. Tramvay güzergâhlarında da afiş asma ve benzeri faaliyetlerden kaçınılacak. Hoparlörle, yapılan propagandalarda, halkın huzur ve rahatını bozmamak, özellikle hastane, , huzurevi, okullar civarlarında, gereken özeni göstermek ve güneş battıktan, güneşin doğuşuna kadar olan sürede olmamak kaydıyla serbest olacaktır.
Seçimlerde, halkı en çok rahatsız eden gürültü kirliliğidir. Oysa Gürültüyle ilgili mevzuata baktığımızda: Türk Ceza Kanunu, Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu, Polis Vazife ve Salahiyet Tüzüğü, Belediye kanunu, Karayolları Trafik Kanunu, Karayolları Trafik Tüzüğü, İşçi sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğü gibi kanun ve Tüzükler, genel anlamda gürültüden bahsederler. Ancak,9 Ağustos 1983 tarih ve 2872 sayılı Çevre Kanunu'nda gürültü konusuna 14.madde de yer vermiş ve "kişilerin huzur ve sükûnunu, beden ve ruh sağlığını bozacak şekilde yönetmelikle belirlenen standartlar üzerinde gürültü çıkarılması yasaktır. Fabrika, atölye, işyeri, eğlence yeri, hizmet binaları, konutlar ve ulaşım araçlarından gürültünün asgariye indirilmesi için gerekli önlemleri alır."şeklinde düzenleme getirmiştir Ayrıca, İşçi Sağlığı ve İşçi Güvenliği Tüzüğü iş yerinde gürültü derecesinin 95 DB 'i geçemeyeceğini belirtir.
Diğer taraftan, kanun, tüzük ve diğer yazılı hukuk metinlerinde gürültüyle ilgili hükümler sadece, "İnsanın rahat ve huzurunun bozulacağı derecede gürültünün ve sesin olamayacağını" kabul eder. Bu ise sesin derecesini belirtmediği için denetimler objektif bir ölçü olmaksızın yapılması sonucunu doğurur. .
Milli Eğitim Bakanlığı'nın çıkarttığı Eğitim dergisinde, gürültü kirliliğinin yarattığı zararlar, Fiziksel, Fizyolojik, Psikolojik Zihinsel işlevde yavaşlama, olarak 4 ana başlıkta toplanmıştı.
Fiziksel olarak, gürültü, geçici veya kalıcı işitme kaybı yaratıyor. Fizyolojik olarak da kan basıncının artması, kas gerilmesi, stres, kalp atışlarının değişmesi, göz bebeği büyümesi, uykusuzluk, solunumda hızlanma. Psikolojik olarak davranış bozuklukları, sinir sisteminde bozukluklar, korku, rahatsızlık, yorgunluk, zihinsel işlevde yavaşlama. İş gücüne etkileri ise gürültünün iş verimini azaltması ve seslerin anlaşılmaması gibi görülen etkilerdir. Gürültünün, iş verimliliğini ve üretkenliğini olumsuz yönde etkilediği araştırmalarla saptanmıştır
Bu gerçeklere rağmen, ülkemizde, gürültünün, insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkisinin olduğu, bilimce de kabul edilmesine ve birçok yasa ve tüzüğün de uygulamada olmasına rağmen, kentlerde "gürültü ve görüntü kirliliği" bir türlü önlenemedi. İnşallah! Yerel seçimlerde, Sayın KILIÇLAR' la, bir ilk başarılır, kentte gürültü ve görüntü kirliliği de önlenir.