Hadi durmayın bir şehir hayal edin...

-Herkesin, birileri hakkında sürekli konuştuğu bir şehir düşünün.
-Birlikte oturduklarında "Sen benim bu şehirde en takdir ettiğim adamsın" diye başlayan sohbette, masadan kalktığı andan itibaren dedikodunun da anında başladığı bir şehir.
-Zenginlik ve tanınırlık ölçüsünü, gittiği mekânda garsonların "Hoş geldin Abi" demesine endeksleyenlerin olduğu bir şehir.
-Seçilmişleri küçükseyip, seçilmek için takla üzerine takla atmaya hazır yaşayanların olduğu bir şehir.
-Yeter ki onun olmasın. Varsın benim de olmasın diye düşünenlerin olduğu bir şehir düşünün.
-Herkesin en az eleştirdiği kadar defolu olduğu bir şehir hayal edin işiniz yoksa.
-Atanan ve seçilen insanlara ilk ziyareti yapmak için rüzgar hızı ile hareket edip, görev süreleri bittiğinde "İyi ki gitti" diyebilenlerin olduğu bir şehir.
-"Büyüdükçe küçülme"yi şiar edinme yerine, büyüdükçe daha da büyük olduğunu gösterme merakı içinde olanların gırla gittiği bir şehir düşünün hadi.
-Mekânlarda sanatçıya şampanya açtırmakla gecenin kahramanı olduğunu zannedenlerin yaşadığı şehir gelsin aklınıza.
-Zenginlik ölçüsünü, bindikleri araba, İstanbul'da aldıkları ev ve yurt dışına yaptıkları geziler ile kıyaslayanların yaşadığı bir şehir düşünün.
-Başarının sürekli küçümsendiği, başaranın sürekli eteklerinden çekildiği bir şehir hayal edin.
-Yapılan hiçbir şeyin gizli kalmadığı, kulaktan kulağa anlatılırken de abartıldıkça abartıldığı bir şehir düşünün.
-Her lafa başladığında "bu kent bizim" diye başlayan ve kendi menfaati yoksa suya sabuna dokunmayanların sıkça bulunduğu şehir gelsin aklınıza.
-"Bu şehrin çocuğu" diye başlayan cümlelerin, "Bu şehre ne faydası var ki?" diye bittiği ortamların olduğu bir şehir tasavvur edin.
-Birbirini bu kadar seviyor görünüp de, birbirlerinden bu denli nefret eden bir şehir gelsin aklınıza.
-Alışveriş yaptığı kişiyi yere göğe sığdıramayıp, alışveriş yapmadığı adamı yerin dibine sokanların yaşadığı bir şehir düşünün.
-Aynı partiden olup birbirine düşmanlık besleyenlerin olduğu bir şehir düşünün.
-Hangi kurum ya da kuruluşun seçimleri olursa olsun, birlikte yola çıkanların sonradan kanlı bıçaklı olduğu bir şehir gelsin aklınıza.
-Dünün kol kola girenlerinin bugün karşıyı karşıya olduğu bir şehri hayal edin oturduğunuz yerden
Ve...
Tüm bu saydıklarımızı yapanların utanmadan, sıkılmadan, rahatsız olmadan ve en önemlisi de hiçbir şey olmamış gibi davranarak bu şehirde yaşamaya devam ettiklerini düşünün.
Yazdıklarımızı okuduğunuzda "Ne yani? Tüm bunları Eskişehir için mi yazdın?" dediğinizi duyar gibiyim.
O yüzden, şimdiden cevaplayalım.
Bu yazıyı Eskişehir ve Eskişehirliler için yazmadık.
Amacımız, bir şehir ile ilgili olarak sadece sizi düşündürmek ve beyin jimnastiği yaptırmaktı o kadar...
İster inanın? İster inanmayın?
Ama siz yukarıda ki yazılardan Eskişehir'e ve Eskişehirlilere özgü bir tanıdıklık sezmişseniz, o bizi ilgilendirmiyor...
........


www.eskişehirspor.com
ve yaptığı anket...
Eskişehirspor'a gönül vermiş ve Eskişehirspor'u bir yaşam biçimi haline getirmiş herkesin haberdar olduğu bir internet sitesi var.
İsmi: www.eskişehirspor.com.
Bu site, Eskişehirspor ile ilgili en kapsamlı bilgilerin yanı sıra, ayrı fikirler bile olsa düşüncelerin en rahat ve seviyeli bir biçimde yer bulabildiği bir site.
Eskişehir'den kilometrelerce uzakta olsanız bile, söz konusu site sayesinde Eskişehirspor ile ilgili her türlü bilgi ve gelişmeyi anında öğrenebiliyorsunuz.
Hatta...
Sitede ki forum bölümünden, Eskişehirspor taraftarlarının hangi konu olursa olsun ağırlıklı olarak ne düşündüğü hakkında da bir fikir sahibi oluyorsunuz.
Binlerce üyesi bulunan sitede, yeni stadyum ile ilgili bir anket devam ediyor.
Bugüne kadar 2 binin üzerinde oy kullanılmış ankete.
Stadyum yerinde kalmalı ve büyütülerek daha da modernleştirilmeli diyenlerin sayısı 1746'yı bulmuş.
Stadyumun şehir dışına taşınmasını isteyenler ise 311 kişi.
Stadın bu halinden memnun olduğunu söyleyenler 23 kişiyken, 3 kişi de kararsız olduğunu belirtmiş ankette an itibariyle...
Anlayacağınız...
Stadyumun yerinde kalmasını isteyenlerin sayısı bir hayli fazla.
Sonuç olarak...
Eskişehirspor taraftarı, yeni Stadyumun mevcut yerine ve büyütülüp daha da modern hale getirilerek yapılmasını istiyor.
Bu istek ortadayken Stadyumu şehir dışına taşıma gayretlerinin her geçen gün artıyor olması elbette kuşku uyandırıyor.
........

Eskişehir'den bağımsız aday olabilirim...
"Gazoza atılan ilaç", "Tecavüzcü" ve "Kötü adam" denilince Yeşilçam'da tek bir isim akla gelir.
Nuri Alço...
Eskişehirlidir Nuri Alço.
Bankacılık ve ilaç mümessilliğinin yanı sıra Mankenlik de yapmıştır.
Çoğu kişi bilmez ama Eskişehir'de Altay spor kulübü ve Ordu Milli takımında Voleybol oynamış, sonrasında da Yeşilçam'a ayak basmıştır.
Eskişehir'e çok sık gelip gider Nuri Alço çünkü Eskişehir'de sayısız dostları vardır.
En son, geçtiğimiz hafta sonu yapılan Eskişehirspor kongresinde görmüştük kendisini.
Nuri Alço'ya, daha yeni yapılan bir röportajda siyasetle arasının nasıl olduğu sorulmuş.
O da, "Siyasete girmeyi hep düşündüm" diye cevap vermiş önce.
Ardından da...
-"Cumhuriyet Halk Partisi'nden girebilirim. Eskişehir'den bağımsız aday da olabilirim. Çünkü ne zaman memlekete gitsem (Eskişehir'i kastediyor) beni "Başbakan" diye karşılıyorlar. Sizin anlayacağınız, siyasete girmem için üzerimde büyük bir baskı var" demiş.
Anlaşılacağı üzere Nuri Alço, Eskişehir'den adaylığı kafasına koymuş.
........
BİRAZ DA GÜLMEK LAZIM
Adamın biri gazetede gördüğü seçkin bir şirketin iş ilanına başvurur
ve kısa bir süre sonra da görüşmeye çağırılır.
Görüşme olumlu geçer ve prensipte anlaşıldıktan sonra çalışma koşullarına
gelindiğinde müstakbel patronuyla aralarındaki konuşma şöyle gelişir.
A:Beyefendi bilmeniz gereken bir mevzu var ki, ben 5 bin dolardan aşağı bir ücretle çalışmam... P:Aman efendim dert ettiğiniz şeye bakın biz zaten 7500 dolardan aşağı maaş vermiyoruz kimseye..
A: Harika! ancak bir mevzu daha var ki bana tahsis edeceğiniz araba iyi bir araba olmalı üstelik son model.. zira başka türlü çalışamam..
P: Hah hah haa hiç merak etmeyin biz zaten bütün çalışanlarımıza jip veriyoruz.üstelik chrysler..
Adam gittikçe hem sevinmeye hem de endişelenmeye başlar, ama böyle bir fırsatta ele geçmez deyip devam eder konuşmasını sürdürmeye..
A: Peki yalnız çalıştığım ortam stresli olursa ben verimli olamam.. bu nedenle sadece benim için çalışacak bir hizmetli ve bir de özel asistan ile yardımcı istiyorum..
Müstakbel patron aynı rahatlıkla yanıt verir..:
P: Bu konuyu da düşünmeyin efendim zaten şirketimizin bir reviri bu revirde istihdam edilmiş her bir çalışan için özel hizmet verecek masözlerimiz var...
Adam artık iyice afallamıştır ve dayanamayıp sorar:
- Şaka yapıyorsunuz herhalde?
Patron yanıt verir:
Ama önce siz başlattınız...