HALKI YANILTMAK DOĞRU DEĞİLDİR.

  Enerji Bakanı  Berat Albayrak, “ Alpu’da yapılması planlanan, santral kapsamında, açılacak kömür madenlerinde, 25 bin kişinin fiilen çalışması hedefleniyor. Enerji Bakanlığı bu adımı ile Alpu bölgesinde, binlerce...

  Enerji Bakanı  Berat Albayrak, “ Alpu’da yapılması planlanan, santral kapsamında, açılacak kömür madenlerinde, 25 bin kişinin fiilen çalışması hedefleniyor. Enerji Bakanlığı bu adımı ile Alpu bölgesinde, binlerce kişiye istihdam sağlamayı amaçlanıyor “ dedi.                 


             Oysa Eskişehir’ de, bir otel’de düzenlenen, muhtarla yapıla toplantıda, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Enerji İşleri Genel Müdürü Murat Zekeriya Aydın,” Termik santral  işletmesinde, minumum 2bin kişi çalışacak yani 2 kişi istihdam olacak” demişti.


             Beyazaltın Köyünde, yapılan bilgilendirme toplantısında ise“..yer altı işletmesinde, minimum 2 bin kişi çalışacak..” Yine Yurt Madenciliğini Geliştirme Vakfı panelidne ise “Alpu bölgesinde kurulacak olan, enerji santrali ve kömür madenlerinde 25 bin kişi fiilen çalışacak vaadinde bulunulmuştu.


                 Bu çelişkili ve tutarsız vaatler, halkı yanıltmak değil de nedir?


                 Eskişehir Alpu termik santrali ile ilgili olarak, halkı ikna etmek için gerçek dışı konuşmalar yapılıyor. Nitekim Yurt Madenciliğini Geliştirme Vakfı tarafından düzenlenen, 'Türkiye’nin, Gerçeği ve Kömürün önemi' konulu panele katılan, Türkiye’nin, farklı üniversitelerinden gelen profesörlerin, görüşleri değerlendirildiğinde, etkinliğin, Alpu Termik Santraline karşı çıkanları, yanıltmaya ve ikna etmeye yönelik olduğu görülür.


               Maalesef ülkemizde, bazı alandaki hedefler ve icraatlar için, bilimsel gerçekler göz ardı edilerek halk ikna edilmek isteniyor. Nitekim Kaymaz Atın Maden Yatağı İle ilgili, Tüprag Metal Madencilik A.Ş’nin, CED raporu da  ülkemizin, tanınmış bir üniversitesinde, görevli profesörler tarafından  Kaymaz Altın maden Yatağı için hazırlanan, CED’ de, halkı yanıltmak için, dinamik sesi, horoz sesi ile eşdeğer tutulmuştu.


              Yine Yurt Madenciliğini Geliştirme Vakfı Başkanı Prof. Dr. Güven önal, ın,“ Yıllar önce, altın madenciliği için, yaptık bu mücadeleyi ve altın madenciliği başladı. Bugün 12 altın madeni, Türkiye’de çalışıyor. Bir o kadar da devreye girecek. Türkiye, Avrupa’nın, en büyük altın üreticisi oldu!” sözleri ile termik santrale karşı çıkanları eleştirmesi, Bergama Altın maden yatağında, yaşananları hatırlattı. 


               Geçmiş yıllarda, Bergama Ovacık’ta, altın çıkartan, Normandy Madencilik Şirketi, deneme üretimine başladığı, Mayıs 2001 tarihinden, 2002 tarihine kadar 4 bin 523 kilo cevher üretti. “Dore” adı verilen bu cevher, Türkiye’de KDV ödememek için İsveç’e gönderilerek ayrıştırıldı ve 2 ton 113 kilo altın ile 2 ton 415 kilo gümüş elde edildi.


              Şirket, devlete tek kuruş vermeden, 19 milyon doları kasasına indirdi. Oysa Normandy Madencilik Şirketi, o güne kadar, işçi maaşı elektrik gideri, mal ve hizmet KDV’ si ve harçlar toplamı olarak, 7 milyon dolar harcama yaptığı basında yer almıştı.


            Yurt Madenciliğini Geliştirme Vakfı Başkanı Prof. Dr. Güven önal, ın, Türkiye, yüzde 75 gibi, bir rakamla enerjide dışa bağlı. Bunu aza indirelim, cari açığımız azalsın.” görüşüne, Eskişehirlilerin bir  itirazı yok.


                Eskişehir’in, itirazı,  Alpu’ da, gerçekleştirilecek olan kömürlü Alpu Termik Santralinin, yok edeceği,  51 bin hektarlık, sit Alpu Ovası ve 100 km yarıçapımdaki alandaki, diğer tarım alanlarınadır. çünkü toprak yaşamdır.


                Alpu Termik Santrali, Eskişehir’ de,  "hava kirliliği", "su kirliliği",  toprak kirliliği yanında, canlılar  ve arazi kullanımı üzerinde, çeşitli sorunlar yaratacak.  İnsan sağlığına da ciddi zarar verecek, iklim deşikliğine katkısı ise bir felakettir.


                Yurt Madenciliğini Geliştirme Vakfı,” Türkiye’nin Gerçeği ve Kömürün önemi' konulu paneli, neden düzenledi, en iyi kendileri bilir ama gündeme getirdiği gerekçeler, hiçte inandırıcı,  adil,  hatta etik de  değildir.. çünkü kömürün kullanımı, çok yüksek miktarlarda, kükürt dioksit (SO2), azot oksitler (NOx), karbonmonoksit (CO), Ozon (O3), hidrokarbonlar, partiküler madde (PM) ve kül oluşturmaktadır. Bu atıklar, çevreye, tarım alanlarına ve insan sağlığına geri dönüşü olmayan, ciddi zararlar vermektedir.


              Dünya yenilenebilir enerjiye yönelirken, Türkiye’de termik santral ısrarı sürüyor. olması dikkat çekici olduğu kadar düşündürücüdür de.. çünkü kalitesiz kömürle çalışan termik santraller, hem doğayı yok ediyor, hem de tehlikeli atık üretiyor. TüİK’in verilerine göre 2016’da termik santralar, 12 bin tonu tehlikeli, toplam 20 milyon ton atık üretti. .6 milyar metreküp su çekti. Binlerce dönüm tarım alanlarına ve doğaya da zarar verdi.


              Uzmanlara göre de, termik santralden, çernobil kazasının, yaklaşık 2,5 katı,  kadar radyoaktif madde yaydığından, bulunduğu bölgede, kanser vaklarını artırıyor.


               İlgililer bilmelidir ki Eskişehir halkı enerji üretimine ve kömüre karşı değildir. Alpu Termik Santraline karşıdır. çünkü Eskişehir merkeze, 32 km olan termik santral, Eskişehir’ e, geri dönüşü de olamayan, her alanda, ciddi zararlar verecektir.  Sayın Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen’in söyledi gibi, Kömürle çalışan, bir termik santral kurmak, adeta Eskişehir için, bir cinayettir. Hatta felakettir..

Haberleri