Her bahar geldiğinde yazıyoruz ama nerde dinleyen?

Yaklaşık 2 yıl "Doğuya mı? Yoksa Batıya mı uzasın?" diye bir tartışma sonrasında "Hem Doğuya hem de Batıya uzayacak" kararı verildi.Havaalanı pistinden bahsediyoruz elbette.Ve sonrasında ihalesi yapıldı pistin uzayacak olan...

Yaklaşık 2 yıl "Doğuya mı? Yoksa Batıya mı uzasın?" diye bir tartışma sonrasında "Hem Doğuya hem de Batıya uzayacak" kararı verildi.
Havaalanı pistinden bahsediyoruz elbette.
Ve sonrasında ihalesi yapıldı pistin uzayacak olan kısmının.
İnşaat başladı ardından.
Milyonlarca ödenek ayrıldı.
Netice itibarıyla, pistin uzatılması tamamlandı.
Eskişehir böylelikle Ulaslararası standartta sahip bir Havaalanı pistine kavuştu.
Tam "Artık Büyük uçaklar da korkusuzca inebilir" diye heveslenirken Eskişehir-İstanbul mevcut seferleri kaldırıldı.
Artık uzayan ve Uluslararası standartta ulaşan piste de ihtiyaç kalmadı.
Zira...
Uçacak uçak seferi diye bir şey kalmadı Eskişehir'de.
Hadi İstanbul seferlerinin kaldırılma nedenlerini doğru bulduğumuzu kabul edelim.

Eskişehir'den İzmir tam 5 saat...
Antalya'nın sahil yörelerine ulaşmak da en az 6 saat.
Bodrum ise 7-8 saat...
Kaldırılan İstanbul seferlerinin yerine haftanın bir-iki günü İzmir,Bodrum ve Antalya seferleri konulamaz mıydı?
Hem Yaz tatili hem de Kurban bayramı tatili nedeniyle yaklaşık 20-30 Bin Eskişehirlinin bu illere gittiği düşünüldüğünde, konulacak seferler Eskişehirlilere büyük kolaylık sağlamış olsa fena mı olurdu?
Eskişehir'den Ege ve Akdeniz'e, özellikle de bahar ve yaz aylarında uçak seferleri yapılması önerisini sunuyoruz.
Ama nafile.
Dinleyen de yok, öneriyi değerlendiren de.
Halbuki, bu yönlerde 3 ay yapılacak uçak seferleri hem bu seferleri yapan uçak firmalarını ihya edecek hem de Eskişehirlilere büyük bir kolaylık sağlayacak.

Ne diyelim?
Biz yine yapalım da önerimizi, değerlendirmeyenler düşünsün...
Not- Yakın bir zamanda Eskişehir- İstanbul uçak seferleri ile ilgili "Uğraşıyoruz- Anket yapıyoruz-Yeniden başlatacağız" gibi açıklamalar yapılmıştı.
Yine yakın bir zamanda "Antalya ve İzmir seferleri de gündemimizde" demişti aynı açıklamayı yapanlar.
Üzerinden aylar geçti ama ne İstanbul ne de sahil kentlerine yapılacağı söylenen uçak seferlerinden hala tık yok...
.....

Her şey unutulur. Sadece takımı ligden düşürenler ile çıkartanlar unutulmaz...
Her ne kadar üçlü averaj şansı halen var olsa da...
Eskişehirspor büyük bir ihtimalle süper ligden düşme eşiğine geldi.
Sahasındaki son maçı galibiyet ya da beraberlikle bitirme şansını kullanamayınca, süper lige de veda aşamasına getirdi kendini.
Yaşımız 50 nin üzerinde olduğu için Eskişehirspor'un ligden düşüşlerine ve bir üst lige çıkışlarına pek çok kereler şahit olduk.
Hatta.
3 ncü lige düşüşünü dahi gördük.
Ligden düşüşler Eskişehirspor sevgisini hiçbir zaman eksiltmedi.
Aksine.
Daha da yükseltti o sevgiyi.
Bu konuda çok şey söyleme niyetinde değiliz.
Dedik ya baştan "Eskişehirspor'un ligden düşüş ve çıkışlarına çok şahit olduk" diye.
Bunların hepsi zamanla unutuldu.
Ne unutulmadı biliyor musunuz?
Eskişehirspor'u ligden düşürenlerle, lige çıkartanlar asla unutulmadı.
Takımı çıkartanlar hep iyi, düşürenler ise hep kötü anıldı.
.......

Siyaset ne için yapılmalı?
Siyasetçi
Ya çeşitli menfaatler peşindedir...
Ya makam ve mevki duygusuna kapılmıştır...
Ya da şan ve şöhret peşindedir..."Her gün gazeteler benden bahsetsin' eğilimi vardır.
Ama...
Siyasetin hedefi insan sevgisi esas alınarak yapılacak hizmet olmalıdır...
Ne yazık ki, bizim ülkemizde siyaset "İnsan sevgisi ile hizmet" ten bir hayli uzaktadır.
Bunun yerine...
-"Ben merkezli" siyaset ön plandadır.
-Her türlü yeniliğe kapalıdır...
-Teslimiyetçidir örneğin.
-Nezaketten, zarafetten ve şahsiyetten epey uzaktadır.
-Belli bir birikim, belli bir donanım da gerektirmez.
O yüzden bu ülkede "İnsan sevgisiyle hizmet" etmek amacı ile siyaset yapılmaz.
Çeşitli menfaatler elde etmek için yapılır.
Makam, mevkii elde etmek için yapılır...
Şan ve şöhret için yapılır.
Bunlar için yapıldığı içindir ki, siyasetçi gücünü hiçbir zaman halktan almaz.
Gücünü almadığı bir halka da hizmet etme gereği pek duymaz.
İçlerinde taşıyacakları belli bir insan sevgisine de gerek yoktur.
Zira...
İnsanların büyük bir çoğunluğu da kendilerinden farksızdır çünkü.
Güç neredeyse, o gücün yanında olmayı alışkanlık haline getirmiştir pek çoğu.
Kısacası...
Bu ülkede siyaset halk için kesinlikle yapılmaz.
.......

BİRAZ DA GÜLMEK LAZIM
Bir Amerikalı, bir İngiliz, bir Fransız, bir Alman ve bir Türk sadece cep telefonlarıyla ıssız bir adaya düşmüşler...
Amerikalı hemen cep telefonundan FBI'yı aramış ve "bir operasyon yapıp beni hemen bu ısısz adadan aldırın!" demiş...
İngiliz dururmu o da hemen cep telefonundan Dışişleri Bakanlığı'nı aramış hemen ve onlara düştüğü adanın yerini tarif edip "bir kurtarma timiyle gelip beni hemen burdan kurtarın!" demiş...
Fransız cep telefonundan sevgilisini aramış ve ona "benim burada yeni bir sevgili bulma şansım yok Nicole, sen orada ne kadar da şanslısın, nasıl olsa yakında görüşürüz, seni çok öpüyorum!" demiş...
Alman cep telefonundan patronunu aramış ve ona "efendim ben ıssız bir adaya düştüm ama çalışmam gereken tüm dosyalar yanımda, çalışmaya burda devam edeceğim, işleri sakın merak etmeyin!" demiş...
Sıra Türk'e gelmiş... Türk de cep telefonunu eline almış ve çevirdiği numarayı bir kez çaldırdıktan sonra kapatıp şöyle demiş "enayi miyim ben yaaa, onlar beni arasın arkadaş!"....

Haberleri