Milli Eğitim Müdürlüğü, öğretmevinde içkiyi yasak edince, bir kısım sendikacı ayağa kalktı.
"Olmaz öyle şey, biz öğretmenevinde içeriz arkadaş!" dediler...
İki medya grubu arasında devam eden sürtüşmeyi tüm kent takip etti.
O çekişme arasında, tartışmaya neden olan bir işyeri sürekli gündemde tutuldu!
'İçki ruhsatı yok ama içki veriliyor' dendi.
Yasaların uygulanması, içki verilmemesi istendi!
Burada sorulması gereken sorular var.
Örneğin;
İçki verilmesini düzenleyen yönetmelik, sadece bir işyeri için mi uygulanmalı!
O işyeri haricinde, içki yönetmeliğine uymayan başka yer yok mu?
Neyse konuyu dağıtmayalım...
Eğer düğün salonu denilip içki veriliyorsa, öğretmenevi değil, babamın evi olsa hemen o içki yasaklanmalı.
Bakın;
Hem kamu kurumlarının, hem yarı kamu kurumlarının, hem de pek çok sivil toplum kuruluşunun tabelası altında içki verilmeye devam ediliyor.
Pekiyi tüm bu kurumlarının içki vermesi için gerekli belgeleri var mı?
Denetlensin bakalım, kaçının böyle bir yetkisi var!
Kimler yetkisi olmadan içki satıp para kazanıyor?
Denetlensin de hepimiz öğrenelim...
Sonra öğretmenevine özel yasak getiriliyor demeyelim...
Ve kimse de "biz içmeye devam ederiz" diye eylem yapmasın!
------
DÜĞÜNLER BASTIRINCA
SABAHA ALINMIŞ!
"Eskişehir asla bir araya gelemez!" dendi ya yıllarca!
Bu tezi, mevcut yöneticiler çürüttü...
Bir önceki meclis döneminde başlayan buluşmalar geleneği, mevcut döneme de yansıdı.
Hatta isim bile konuldu.
"Kravatsızlar Toplantılar" dendi...
Yani resmi görevler, siyasi fikirler kapı önünde bırakılacak, kravatlar çıkacak, içeride sadece Eskişehir'in menfaatleri ortaya konulacak!
Bu toplantılar henüz sonuç vermiş değil!
Yani toplantılar bir akşam yemeği ya da iftar yemeğinden ibaret kaldı!
O'nun dışında alınmış tek bir ortak karar yok!
Ancak, toplantılara devam ediliyor.
Fakat bu kez zaman farklı!
Akşam değil, sabah!
Akşamları gidilecek olan düğünler artınca sabah buluşulmaya karar verilmiş!
Malum, AKP tarafında birde Başbakan telaşı olunca sabah toplantısı isabet olmuş.
Anlayacağınız;
Bizim temennilerimiz bu kez farklı olacak!
Yani;
"Toplantı kahvaltıdan ibaret kalmasın, şehir için olsun"
-------
NEDEN ADAY OLURLAR Kİ 2
Geçtiğimiz günlerde AKP İl yönetimi için aday olan isimler ile ilgili yorumlarda bulunduk.
Daha doğrusu yorumlarımız kişiler üzerine değil, aday olarak çıkılması ile ilgiliydi.
Malum;
AKP'de genel merkeze rağmen aday olanlara pek iyi gözle bakmıyorlar!
Bizde bunu anlatmaya çalışmış;
Aday olarak çıkılmasının, aday olan kişilere çokta fayda sağlamayacağını söylemiştik.
Tabi bu tezimizi nedenleri de ile ortaya koymuştuk.
Geçmişte yaşanan kongrelerden sonra aday olanların, hatta aday olup kazananların başına neler geldiğini hatırlatmıştık.
Öyleyse, 'Aday olarak çıkmanın ne anlamı var" diye sormuştuk.
Öyle ya;
İsim yapmak istesen, ismin bir kez anılıyor.
Partide bir yere gelmek desen, parti ta genel merkezden başlayarak dışlıyor.
Adaylardan birisi olan Baki Duman çekilmiş!
Kongre öncesi son anda geri çekilmiş olsa da, genel merkez bunu unutmayacaktır!
Unutmaya kalksa bile, illa ki birileri hatırlatacaktır!
Bakalım Ayten Hoca'da adaylıktan çekilecek mi?
Yoksa genel merkeze rağmen adaylığını sürdürüp, boşa kürek çekmeye devam edecek mi?
Merak ediyoruz doğrusu...
İÇKİ YASAĞI ÖĞRETMENEVİ İLE SINIRLI KALMAMALI!
Milli Eğitim Müdürlüğü, öğretmevinde içkiyi yasak edince, bir kısım sendikacı ayağa kalktı."Olmaz öyle şey, biz öğretmenevinde içeriz arkadaş!" dediler
İki medya grubu arasında devam eden sürtüşmeyi tüm kent takip...