İktidar olabilirsiniz ama, önemli olan Muktedir olabilmekte

Bu Türk siyasi hayatında ünlü bir laftır.
Çoğunlukla da, iktidara hasbelkader gelmiş partilerin ülke yönetiminde ki basiretsizlikleri üzerine söylenilmiştir.
Bu lafla söylenilmek istenen bir anlamda;
-"İktidar olmak yetmez. Aynı zamanda muktedir olmak da lazım" vurgusudur.
Nedir muktedir olmak?
Sözlük anlamı, bir şeyi yapabilme kabiliyetine sahip bulunmadır.
Eğer iktidar olan parti, muktedir de olabiliyorsa...
Daha istenecek hiçbir şey yoktur.
Ancak, iktidar olunmasına rağmen muktedir olunamıyorsa...
O iktidarın uzun yıllar ayakta kalabilmesinin de imkanı olmaz.
AKPNİN İKTİDARLIĞI TARTIŞILMAZ, AMA YA MUKTEDİRLİĞİ?
Lafı şu anda ülkede iktidar olan partiye getirmek istiyoruz.
Yani AKP'ye...
AKP ülkenin iktidarında yer alan bir parti.
Üstelik, almış olduğu ciddi de bir oy var.
Sn yapılan mahalli seçimde ki y kaybına rağmen, neredeyse her iki kişiden birinin oy verdiği bir parti AKP.
Anlayacağınız, iktidarı tartışılmaz bir parti.
İyi de...
AKP, iktidar olmasına rağmen Muktedir bir parti mi?
İşte bu konuda ciddi şüpheler var.
AKP, bir şeyi yapabilme kabiliyetine ne kadar sahip bir parti?
ESKİŞEHİR PENCERESİNDEN BAKARSAK
İktidar Partisi AKP'nin muktedir olup olmadığını görebilmek için, Eskişehir penceresinden bakmak yeterli.
Neredeyse kurulduğu günden bu yana bir türlü huzurun sağlanamadığı teşkilatlarda yaşanan istifaya zorlamalar, görevden almalar ve diğer baskılar bir yana...
Şu son iki günde yapılan kongreler bile AKP nin nasıl bir muktedirlik içinde olduğunu gözler önüne seriyor.
Şöyle bir bakın olup bitene.
Geçtiğimiz ay yapılacak olan Odunpazarı ve Tepebaşı kongreleri, ikinci aday çıkıyor diye iptal ediliyor.
İptal eden kim?
Partinin Genel merkezi...
Niçin iptal ediyor?
-"Nasıl olur da benim istediğim adayların dışında ikinci aday çıkar?" gerekçesiyle.
Kongrelerde ikinci bir adayın çıkması, hem siyasi gelenekte var, hem de partinin tüzüğünde.
Ama buna rağmen Genel merkez 'Dediğim dedik' diyor, ikinci adayın çıkmaması için ne gerekiyorsa yapıyor.
AKP PARTİ İÇİ DEMOKRASİNİN UYGULANMAMASI KONUSUNDA MUKTEDİR! OLDUĞUNU AÇIKÇA GÖSTERİYOR
Buna rağmen çıkıyor ikinci aday.
Üstelik 'Bu benim en demokratik hakkım' diyerek.
Ama bu kez, listesinde ki isimlere geliyor baskılar.
Bir bir çekiliyor o listedekiler.
Üstelik 'Benim haberim olmadan yazılmış ismim' şeklinde ki bir bahaneyle.
Öyle ya, karşıda Genel merkez var.
Kolay mı, genel merkeze karşı durmak.
Durum böyle olunca, ikinci adaya çekilmek kalıyor.
Anlayacağınız, genel merkez bi şekilde istediği 'tek adaylı kongre'yi yaptırıyor.
Kısacası...
Ülke yönetiminde muktedirliği tartışılan AKP, parti içi demokrasinin uygulanmaması konusunda ne denli muktedir! Olduğunu herkese açıkça gösteriyor.
DELEGENİN GÖNÜL FERAHLIĞIYLA SEÇMEDİĞİ YÖNETİM, GENEL MERKEZİN MEMURU OLUR.
Şimdi, yapılan kongrelerde işbaşına gelen başkan ve yönetimleri nasıl bir duygu içindeler, bilemiyoruz.
Ancak eminiz ki gönül rahatlığıyla;
-"Biz seçildik" diyemeyecek.
Çünkü, seçilme yöntemleri her ne kadar kongreyle de olsa, pek de demokratik bir ortamda olmadı.
Daha doğrusu...
Göreve getirilmeleri, üyelerin ya da delegelerin değil, Genel merkezin isteği doğrultusunda gerçekleşti.
Kısacası...
Önceki gün ve dün seçilen İlçe Başkan ve yöneticilerinin o görevlere gelmesi, Eskişehir'in teveccühünden çok, Genel merkezin teveccühü doğrultusunda gerçekleşti.
Tüm bunlardan sonra, seçilen başkan ve yönetimlerle ile ilgili, insan ister istemez;
-"Genel merkezin memurları oldular" diye düşünmeden edemiyor.
BİZ CHP'YE BOŞUNA KIZIP HAKSIZLIK EDİYORUZ
Bu köşede, Cumhuriyet Halk Partisi'nde yaşanan bir çok olumsuzlukları dile getiriyoruz.
Özellikle de parti içinde yaşanan anti demokratik davranışları.
Ancak şu da bir gerçek ki...
Biz CHP'ye çoğu zaman haksızlık etmişiz.
Niye derseniz?
En azından şu anda CHP'nin il yönetiminde Genel merkezin tercih etmediği insanlar var.
Bu insanlar, yapılan kongrede seçilip işbaşına geldiler.
Ve hala da görevlerinin başındalar.
Dönüp bakın iktidar partisine...
İkinci adaya bile tahammülü yok Genel Merkezin...
İkinci adayın belki bu görevi daha iyi yapacağını hiç düşünmüyorlar bile...
Genel merkez için önemli olan, dediğinin olması.
Yani...
-"Ben bunu istiyorum. Bu olacak" da ısrar etmesi.
Genel merkezin tercih ettiği insanlar da;
-"kongre kazandık. Seçildik" diye seviniyorlar.
Kısacası...
Parti içi demokrasinin ırzına geçiliyor, herkes de bu tecavüze alkış tutuyor.