İktidarın yaptıklarının tam tersini yapamıyorsan...

-“Bu CHP ne zaman alternatif, ne zaman iktidar olacak?” diye sorulur zaman zaman.Öyle ya!Yıllarca iktidar olamayan, yapılacak ne varsa deneyen ama bir türlü oyunu yüzde 25’in üzerine çıkartamayan bir parti neticede.Aslında sorunun...

-“Bu CHP ne zaman alternatif, ne zaman iktidar olacak?” diye sorulur zaman zaman.
öyle ya!
Yıllarca iktidar olamayan, yapılacak ne varsa deneyen ama bir türlü oyunu yüzde 25’in üzerine çıkartamayan bir parti neticede.
Aslında sorunun cevabı oldukça basittir…
-“İktidarın eleştirilen neyi varsa tam tersini yapmak” tır sorunun cevabı.
örneğin…
İktidar “tek adam” yönetimi nedeniyle eleştiriliyorsa, CHP’de benzeri bir eleştiri asla olmamalıdır.
İktidarın sahip olduğu  “biat kültürü” eleştiriliyorsa, CHP’de benzeri bir biat kültürü oluşmamalıdır.
İktidarın demokrasiyi uygulamadığına ilişkin bir eleştiri varsa, CHP hiç olmazsa kendi partisi içinde demokrasiyi uygulayabilmelidir.
Sadece bunlar da değil tabii…
İktidarın yakın çevresine menfaat sağladığı eleştiriliyorsa, CHP’li belediyeler aynı şekilde yakın çevresine menfaat sağlamamalıdır mesela…
İktidar devlet imkânlarını çıkarı için kullanıyorsa, CHP’li belediyeler aynısını yapmamalıdır.
İktidarın, kendi yandaşlarına bütçeden çeşitli ikanlar sağlaması tepki görüyorsa, CHP’li belediyeler kendi yandaşlarına aynı imkanı sağlamamalıdır örneğin.
En basitinden şunu söyleyelim:
İktidar ve çevresinin, devletin imkanları ile lüks içinde yaşadığına dair yakınma varken, CHP’li belediyeler devlet imkanları ile sahip olunacak lüksten uzak durmalıdır.

Hatta…
İktidara yakın olmayanlar işe giremiyorsa, CHP’li belediyelere yakın olanlar tam tersi işe girememelidir.
İktidara yakın olmayanlar devletten iş alamıyorsa, CHP’li belediyelere yakın olanlar tam tersine  belediyeden iş alamamalıdır.
İktidar yolsuzluk, rant ve kayırma ile gündeme geliyorsa, CHP’li belediyeler tam tersi bu saydıklarımızla gündeme gelmemelidir.

Kısacası…
CHP’nin hem alternatif hem de iktidar olabilmesi, iktidarın eleştirilen neyi varsa,  tam tersi hizmet, uygulama ve anlayışla mümkündür…
Bu yapılamadığı müddetçe, halkın güzünde “Bunların da iktidardan bir farkı yok. Eleştirdikleri her şeyi kendileri yapıyor” algısı doğar ve yerleşir ki, işte en tehlikelisi de budur!


.....


 


Bir şeyler tersine gidiyor…


İşçi, köylü, esnaf zaten oldum olası dertli ve yakınıyor…
Nasıl yakınmasın ki?
Son günlerde dikkat ediyorsanız yaşamından memnun olan bir tane kesim yok.
Eğitimci yakınıyor, güvenlik görevlileri yakınıyor, sağlıkçı daha fazla yakınıyor.
Tüccar öyle, sanayici öyle…
Memur yakınıyor, sözleşmeli yakınıyor…
İşsizleri, emeklilikte yaşa takılanları, 3600 gösterge alamayanları hiç saymıyoruz bile…
Kısacası…
Kime dokunsanız, feryat yükseliyor her birinden.
Dikkatinizden kaçıyor mu bilemiyorum ama son günlerde iktidarın yakın çevresinden de başladı benzeri yakınmalar.
örneğin iktidarı bugüne kadar destekleyenlerden “İyi de bu kadar da olmaz” sesleri yükselmeye başladı.
İktidara sonsuz destek veren sendika, oda ve stk’lardan  gelmeye başladı yakınmalar.
Anlayacağınız sıkıntı büyük!
Bir şeyler tersine gidiyor ve toplumdaki memnuniyetsizlik bunu açıkça göstermeye başladı.


.....


Bu tahlilin iyi özümsenmesi lazım…


Eskişehirliler olarak bazı alışkanlıklarımız var.
örneğin:
Bu şehirde yaşayanlar olarak büyük beklentiler taşıyoruz.
Bu özelliği taşımamızda belki de yılların ihmal edilmişliği yatıyor.
Başka bir özelliğimiz ise:
Yaşadığımız şehrin özel olmasını istiyoruz.
O yüzden şehri özel kılacak ilklerin Eskişehir'de olmasını, böylece bununla diğerlerinden farklı olabilmeyi ve gurur duyabilmeyi bekliyoruz.
öte yandan.
-Farklı ve özel olduğumuza dair söylemler çok hoşumuza gidiyor.
Bunu gurur vesilesi haline getirip, koltuklarımızın kabarmasını istiyoruz.
-Şehrimizle, özellikle şehir dışında övünmeyi çok seviyoruz. Hele hele bu övgüyü şehir dışına çıktığında başka biri yaptığında büyük keyif alıyoruz.
-Eskişehir'de sevmediğimiz şehrin bir aktörüne şehir dışında laf söyletmiyoruz örneğin.
-Yine şehir dışındayken "Eskişehir" konusu geçtiğinde "Eskişehir çok güzel oldu" diye başlayan cümleler eşliğinde bu kenti övmekten mest oluyoruz.
-Hep övgü dolu tarifler bekliyoruz yaşadığımız şehirle ilgili.
-Kendi şehrimizi eleştirme konusunda zaman zaman insafsız olsak da, bunu dışarıdan birinin yapmasına kesinlikle tahammül edemiyoruz.
Kısacası...
Eskişehirliler olarak biz, yaşadığımız bu şehri seviyor, bu şehirle gurur duyuyor, bu şehirde yaşayanlar olarak hep "özel insanlar" olduğumuzu düşünüyor ve en önemlisi de, bu konuda bize yapılan iltifatlardan hoşlanıyoruz.
Bu tahlili AK Partililer için yaptık.
Zira…
AK Partililerin bu tahlili iyi özümsemesi lazım…
Yani, bu şehri kötüleyerek bu şehirde seçim kazanamayacaklarını artık idrak etmeleri gerekiyor…
Tamam. Neticede elbette şehirde muhalefet yapılacaktır…
Ancak…
Bu muhalefet uygulamalardan çok şehre ve şehrin kimliğine kaydığında(Ki zaman zaman böyle oluyor), şehirde kendiliğinden oluşan reaksiyonun AK Parti’ye faturası bir hayli kabarık oluyor.


.....


Yetkin Tetik “Söz
 konusu bile değil”


Davutoğlu ve Babacan’ın partilerinde kimlerin olacağı merak ediliyor.
İşte bu merak ortaya çeşitli isimlerin atılmasına neden oluyor.
Aslı astarı olmasa da birçok ismin, yeni partilerle görüştüğü falan iddia ediliyor.
İşte bu isimlerden biri olan ve bazı haberlerde ismi “Davutoğlu’nun partisiyle görüşüyor” şeklinde iddia edilen Yetkin Tetik bir açıklama yapma gereği duymuş…
Kısa ve net olarak şunu söylüyor: “Son günlerde, şahsımın Gelecek Partisi ile görüştüğü iddiaları basın yolu ile gündeme getirilmektedir. Böyle bir iddia söz konusu değildir. Kamuoyuna saygı ile duyurulur.”
Dedik ya “Aslı astarı olmasa da bir sürü isim ortaya atılıyor” diye…
Böyle giderse bu iş futbolcuların transfer haberlerine dönecek gibi…

Haberleri