İZMİR'DE SAHİLLER TASARLANIYOR

İzmir' e yaptığımız her ziyarette, zeytinleri, çamlıkları, zengin tarım toprağıyla bir zamanların cenneti olan Ege' nin, her yıl yok oluşuna tanık oluyoruz. Hülasa Ege'de, tarım alanları, kıyılar, zeytinlikler ve ülke genelinde, tarıma elverişli araziler, talan ve yok ediliyor.
Oysa Anayasamız, tarım arazileri, çayır ve meraların amaç dışı kullanılmasını önlemeyi, devletin asli görevleri arasında saymıştır. İmar ve çevre kanunları ve yönetmelikleri tarım topraklarının, özellikle de sulanan tarım alanlarının, tarım dışı gayelerle kullanılmasını yasaklamıştır. Ne var ki anayasamızın, kanun ve yönetmeliklerimizin, açık ve emredici hükümlerine rağmen, ülkemiz tarım topraklarını hızla kaybediyor. Yalnız tarım alanları mı? Kıyılar da yok ediliyor. Ancak İzmir' de tanık olduğumuz, İzmir açısından da hayati önem taşıyan sahilleri "baştan aşağı" yeniden tasarlayan projesi, bu olumsuz görüntüyü ortadan kaldıracak niteliktedir.
Ayrıca İzmir Büyükşehir Belediye Başkanları, Sayın Çakmur, Özfatura ile başlayan ve Rahmetli Piriştina döneminde hız kazanan, Bostanlı, Mavişehir sahil düzenleme çalışmaları ve Karşıyaka sahil düzenlemesi, Priştina' nın ölümünden sonra, geçmişteki güzel görünümümden hızla uzaklaştı. Kentin ciğeri olabilecek alanlar, yerleşime açılarak, beton yığınına dönüştürüldü.
İzmir'de, su baskınları ve olası sel felaketlerine karşı, dere ıslah çalışmaları, özellikle de su tutucu yapılar ve bentler yeterli değil. Her yağışta sıkıntı yaratan, Kemeraltı, Narlıdere, Mithatpaşa caddesi, Bayraklı, Karşıyaka sahili, Bostanlı, Buca, Menderes, Akıcılar ve İnönü caddeleri geçmişteki kadar sorun yaratmıyor ama yine de sorunlar var.
Bugün de İzmir Büyükşehir Belediyesi "yüzülebilir" Körfez hedefi doğrultusunda ciddi adımlar atıyor. Proje gerçekleşir mi bilinmez ama düşünülmesi bile heyecan veriyor. "Kıyıların tasarlanması" projesi ile de yaklaşık, 40 kilometrelik kıyı şeridini yeniden tasarladı. Kentin yetiştirdiği, önemli mimar ve tasarımcıları bir araya getirerek yaklaşık, 100 kişilik bir uzman ekiple çalışan İzmir Büyükşehir Belediyesi, bu anlamda Türkiye'nin, en" KATILIMCI PROJESİ 'ne de imza atmış oldu.
İzmir'i, Akdeniz'de önemli bir çekim merkezi haline getirmeyi hedefleyen İzmir Büyükşehir Belediyesi, ortaya çıkan çalışmalara, "İzmirlilerin Denizle İlişkisini Güçlendirmekte Uygulanacak Tasarım Stratejisi Planı" adını verdi.
Proje ile İzmir Körfez'i, 4 ayrı bölgeye ayırdı. Mavişehir-Alaybey, Alaybey-Alsancak Limanı, Alsancak Limanı-Konak, Konak-Üçkuyular arasında kalan bölgeler, bir bütünün parçaları olarak, kendi çevresel özellikleri doğrultusunda tüm fiziksel özellikleriyle yeniden tasarlandı. Projede yer alan 5. bir grup ise kent kimliği üzerine çalışma yaparak, Körfez ve kıyılarını merkez alan ulusal ve uluslararası kültürel etkinlikler ve kenti tanıtacak görsel imajlar hakkında projeler hazırladı.
Kentin, özellikle de kıyı boyunun, renginin, dokusun, kokusunun ve sesinin İzmirliler açısından çok önemlidir. İnciraltı Kent Ormanı'ndan, Sasalı' ya kadar 40 km uzunluğundaki hatta dolaşım özgürlüğü ve süreklilik sağlamak istediklerini dile getiren uzmanlar, yolların kıyıyı kesen değil, kıyıya kolay ulaşım sağlayan bir hale getirilmesini hedefliyor.
İzmirlilerin, denizle ilişkisini güçlendirmeyi ve yaşam kalitesini artırmayı hedefleyen çalışmanın, Türkiye'nin, yerel yönetimler düzeyindeki ilk Kültür Çalıştayı ile ilk Tasarım Forumu'na ev sahipliği yapan, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin vizyon ve strateji hedefleri doğrultusunda oluşturuldu. Çalışmalara uzman isimler ve Türkiye'nin önemli mimarlarıyla, kentsel ve endüstriyel tasarımcılarının katıldı.
Ayrıca İzmir'in, Akdeniz'in kültür-sanat başkenti kenti olabileceği düşüncesiyle filizlenen Akdeniz Akademisi'nin kurulması projesi, kentin Akdeniz'de bilinirliğini, tanınırlığını arttıracak, Akdeniz'in kültür, bilim, coğrafya, ticari ilişkiler açısından, tarihten bugüne araştırılması, İzmir'i bu anlamda, bir çekim merkezi yapacaktır.
Proje kapsamında, İzmirlinin denizle daha fazla bütünleşebilmesi için kent terasları, deniz balkonları, yüzer platformlar, kent kumsalı gibi uygulamaların hayata geçirilmesi öngörülüyor. İzmir'de, çok çeşitli kültürel etkinlikler, yıla yayılacak şenlik ve festivaller gerçekleştirilecek. İskelelerin birer sahne haline getirilmesi de planlanıyor.
İzmir, bu projelerle, "FİKRİ SEMAYESİNİ " geri alır mı zaman gösterecektir. Projenin önündeki en büyük engel, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Aziz Kocaoğlu ve ekibi hakkındaki mahkeme sürecidir. Ancak İzmir' de bulunduğum süre içindeki sohbetlerde, İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik operasyon kapsamında, Sayın Aziz KOCAOĞLU' nun, " ÇETE LİDERİ" olarak suçlanmasının, kabul görmediğine de tanık olduk.