KAYMAZ'DA ALTIN, SİYANÜRLE ÜRETİLECEK

Kaymaz Altın Maden Yatağı ile ilgili sorunlar, gerek telefon, e-maille gerekse bizzat iletilir. Kaymaz Altın Maden Yatağı ile ilgili yazımızdan sonra bir okuyucu," ... Özellikle de siyanürle çıkartılması, bizleri son derece rahatsız ediyor. Kaymaz' da altın siyanürle mi üretilecek? Başka altın çıkarma yöntemleri yok mu da altın arayıcıları, niçin siyanürde ısrar ediyorlar? Ayrıca kaymaz' da ne kadar altın elde edecekler?" diyerek, bu hususlar ve Koza Altın İşletmeleri A.Ş hakkında bilgilendirilmelerini istemiş. Konu, halkımızı da ilgilendirdiğinden, bu husustaki düşüncelerimizi, kamuoyu ile de paylaşmak istedik.
Ülkemizde, küçümsenmeyecek miktarda altın rezervimiz vardır. Dünya'da, altın madenine sahip olup da, herhangi bir nedenle, onu üretmeyen tek bir ülke yoktur. Ülkemizin altın ve diğer doğal kaynaklarının, çevresel riski, en az ve en gelişmiş yöntemlerle, en üst seviyede çevre teknolojileri kullanılarak ve zaman kaybedilmeksizin üretilmesi, oluşacak katma değer ve ekonomimize katkı açısından hayati önem arz etmektedir.
Ancak Kaymaz Altın Maden Yatağı ile ilgili faaliyetlerin, bilinçli yapılabilmesi için, ÇED raporu şarttır. Koza Altın İşletmeleri A. Ş. ÇED raporu hazırlayacak, Çevre bakanlığına sunacaktır. Bu raporda, olası etkileri kabul edilebilir sınırlara, nasıl çekebileceği hususunda, alınacak tedbirleri belirleyecektir. Kaymaz halkında görüşlerini aldıktan sonra ve uzamanlar tarafından yapılan incelemeler sonunda, ÇED raporunda önerilen tedbirlerle yatırımın, çevre üzerindeki etkilerinin kabul edilebilir sınırlarda gerçekleşeceğine karar verilirse, Koza Altın İşletmeleri A.Ş' den gerekli teminat alınarak, "CED Olumlu Belgesi" verilecektir. Bu rapordan, sonra Kaymaz Altın maden Yatağı ile ilgili artı ve eksileri, okuyucularımızla paylaşacağız. Ayrıca Kaymaz altın madeni yatağında yapılacak hataların telafisi de yoktur. Özellikle de yeraltı suları kirlenirse, Çifteler, Mahmudiye, Sivrihisar ve köylerinde hayat sona erer.
Altın elde etmek için, dünya da 51 çeşit yöntem var. Bir kısmın kanserojen içerdiği, diğer kısmında pahalı olduğu için, tercih edilmiyor. Genel de etkili ve en ucuz yöntem olan siyanürle, elde etme revaçtadır. Kaymaz Altın Maden Yatağı'nda da, siyanür kullanılarak altın elde edilecektir.
Aslında ülkemiz yıllık, 1500 ton/yıl siyanür ithalatı yapmaktadır. Bu miktarın yaklaşık, 500 ton/yıl civarındaki, Kütahya'da, Gümüşköy madeninde gümüş üretimi için, kullanılmakta. Diğer kısmı da elektro-kaplama ve diğer kimyasal alanlarda kullanılmaktadır. Dünyada, kullanılan siyanür ise 450.000 ton/yıldır. Bu miktarın %80' i madencilik endüstrisinde kullanılmakta, dünya siyanür üretimi ise 550.000/ton/yıl civarındadır.
Diğer yandan ülkemizde, onca maden fakültesi ve şirket olmasına rağmen, madenlerimizle ilgili tatmin edici bir çalışma yok. Bundan dolayı da madenlerle ilgili tartışma, her dönem oldu. Altınla ilgili tartışmanın, esas nedeni ise siyanürdür. Siyanür gerçekten de çok zehirli bir maddedir. Çok düşük miktarı bile insanlarda ve hayvanlarda ölümlere neden olabilir. Bundan dolayıdır ki siyanür kullanımı sırasında, gerekli bütün önlemler eksiksiz olarak alınmalıdır. Özellikle de atık havuzları güneş ışınlarlının tesir edemeyeceği kadar derin tasarlanmalı, havuzlardaki siyanür seviyesi de düşürülmelidir. .
Kaymaz Altın Maden Yatağı, Koza Altın İşletmeleri A.Ş tarafından işletilmek istenmektedir. Bir Türk şirketinin, ülkemizdeki altın madenlerini işletmesi sevindiricidir. Ancak sürdürülebilir madencilik faaliyetlerinde, ekonomik ve çevresel faktörlerin dikkate alınması ve stratejilerin ve planlamalarını da buna göre yapılması zorunludur. Bu hususlar, madencilikle ilgili, Bergen ve Stockholm anlaşmaları ile Berlin yönergesinin de ortak görüşüdür.
Madencilik arama safhasında, kirlenme söz konusu değildir. Ancak, Maden işleme faaliyetleri yapıldığında sorunlar kendini gösteriyor. Bu sorunların giderilmesi ve çevre üzerindeki etkilerinin kaldırılması veya en aza indirilmesi için, uyulması gereken kurallar vardır. Örneğin su kirliliği kontrolü, hava kalitesinin korunması, katı atıkların kontrolü, Gürültü ve Vibrasyon kontrolü, tehlikeli atıkların kontrolü, Madenin kapatılması, özellikle de Rehabilitasyonu yanın da etkilenen çevre değişikliklerinin de izlenmesi şarttır.
Ülkemizde, madenlerle ilgili devlete sunulan gerçek fizibilite çalışmalarına ve yapılan anlaşmalara ulaşmak mümkün değildir. Her nedense, bu bilgileri gizli tutulmaktadır. Maalesef kazı kesitleri ve altın rezervlerini de devlet yetkileri, maden faaliyeti yapan şirketlerden öğrenmektedir. Bu nedenle, Kaymaz Altın Maden Yatağı' ndan, ne kadar altın elde edilecek, bu şartlarda bilmemiz mümkün değildir.