KOMPLO ETİK VE AHLAKİ DEĞİLDİR

CHP Lideri Sayın Deniz Baykal, istifa kararını açıkladı. Siyasi komploya vurgu yaptı, AK Parti iktidarını sorumlu tutarken, GÜLEN 'den aldığı "üzüntü ve destek mesajlarının samimiyetine inandığını" belirterek bu komploda Gülen cemaatinin, hiçbir rolünün olmadığını belirtmeyi de ihmal etmedi.
Sayın BAYKAL, "Bu komplo, bugünkü siyasi konjonktürün eseridir, yıllardır bekletilen bir kaset yoktur. Bir kaset ele geçirilmiş değildir. Bir komplo imal edilmiştir, taze, iki haftalık bir komplo vardır. "Sözleri ile de bugünkü iktidarı, sorumlu tuttu.
Konuşmasında, hiç laiklikten bahsetmemesi, Hz. Peygamber'den bahsetmesi, bazı kesimlerce eleştiri konusu olabilir. Ancak CHP kendi kuralları içinde kalarak, gelişemez, iktidar olamaz ve demokrasimiz dengeye kavuşamaz. O nedenle de CHP, tüm topluma yönelik stratejiler geliştirmek ve kucaklamak zorundadır.
Maalesef, son yıllarda, kişi/kişiler, çeşitli şantaj ve komplolarla karşı karşıyadır. Hukuk dışı, ahlak dışı bu tertipler, insanları zor durumda bırakıyor. Bu kesimler için, insanların şerefleri, umurlarında değildir. Yeter ki amaçlarına ulaşsınlar ve karşılarındaki insanlar zor durumda kalsın ve zarar görsün, en azından "Çamur at izi kalsın " felsefesi, hayata geçsin.
Bu kesimler için duvarlara, eşyalara, gizli kameralar yerleştirerek, gizli çekimlerle insanların, korunaksız görüntülerini almak, keserek, biçerek, montaj yapmak, olağandır. Çünkü onlar için, Allah korkusu yoktur. İnsani değerlerin kıymeti bilinmez.. Ayrıca bu tür komplolar, NE AHLAKİ NE DE ETİKTİR. .
Yine Sayın BAYKAL' ın, "Yalansız, dürüst, cesur bir duruş sergilemek, sadece benim işim olmamalıdır. Deniz Baykal'ın ve Cumhuriyet Halk Partisi'nin ötesinde bütün Türkiye olarak hepimiz hileye ve şerre dayalı bir kalleşlik politikasına 'dur' demek zorundayız. Umarım bütün bu yaşananlar ve benim istifam, Türkiye'de yeni bir uyanışın başlangıcı olur. İnşallah, bir kez daha şerden bir hayır çıkar, hile hurda yapanlar değil dürüst ve namuslu olanlar kazanır." sözlerine katılmamak mümkün müdür?
Ayrıca komplonun hedefi, sadece Sayın BAYKAL değildir. Aynı zamanda CHP'dir. Sayın BAYKAL' ın istifası, kendi hanesine olumlu puan olarak kaydedilirken, CHP'yi, yeniden tanzim etmek isteyenlere, bir imkân tanıyacak, CHP ve Sayın BAYKAL' a, bu komplo ile hesaplaşma fırsatı da verecektir.
Sayın BAYKAL' ın, ima etiği gibi, AK Parti, bu komplonun içinde yer aldı mı, veya komplo, bugünkü siyasi konjonktürün eseri midir, önümüzdeki günlerde görülecektir. Ancak Yargı kararı olmadan, iktidarı suçlamak veya zan altında bırakmakta yanlıştır. Çünkü ortada somut deliler olmadan suçlamak, gelecekte, CHP liderini, zor durumda bırakabilir. Hatta istifa ile kamuoyunda oluşan, Sayın BAYKAL ve CHP hanesine de yazılan olumlu puanları da yok edebilir.
Aslında Sayın BAYKAL' la ilgili, gelişmeleri yadırgamamak lazımdır. Çünkü Ümraniye Davası' nda, yaşananlar ortada. Onlarca insana, ön yargılı davranıldı. Hatta yargısız infaz yapıldı. Kurum/kuruluşlar ve kişi/kişiler, neyle suçlandıkları bilmeden tutuklandı. Olmayan senaryolar var gibi gösterildi. Özellikle de yanlı basın, çok kötü sınav verdi.
Sayın BAYKAL' ın istifası, diğer siyasetçilere örnek olur mu bilinmez ama Türk siyasetinde, dürüstlük ve doğruluk hâkim olmalıdır. Yalnız Sayın BAYKAL' a değil, hangi partiden olursa olsun, dürüst siyasetçilere, Türk milleti sahip çıkmalıdır. Çünkü hırsızları, rüşvetçileri, haksız servet edinenleri, baş tacı etmek ve ödüllendirmek için, verilen oylar, seçmenin bir ayıbıdır.
Sayın BAYKAL, hayatı boyunca dürüstlük, şeffaflık ve saydamlığın, siyasete egemen olmasını ve bunu sağlayacak temel çözümün de, milletvekilliği dokunulmazlığının bir an önce kaldırılması gerektiğini hep vurguladı. Siyasetin, bilimin ve tekniğin ülke sorunlarına yönelik yaklaşımlarını ve çözümlerini, topluma aktarmada, aracı olması gerektiğini de hep söyledi.
Sayın BAYKAL' a göre, siyasetçi, dürüst ve dine saygılı olmalı; ancak din istismarına kesinlikle karşı çıkan, bir sorumluluk anlayışı içinde tavır almalıdır. Güzellik ve ulviliklerin istismarına karşı çıkmalı, kendilerine çıkar sağlamaya çalışan siyasetçilere karşı, toplum, bilinçli, duyarlı, uyanık, olmalıdır. Siyasette, şefkat, merhamet, dayanışma, sevgi, paylaşma ve anlayışın, sorumsuzca siyasi amaçlarla istismar edilmemelidir.
Sayın BAYKAL, istifası ile de Türkiye' de, bir ilki de başardı. İlk defa bir lider, tartışmalı olan bir olay ve komplodan dolayı, istifa etti. Türk halkının, yıllardan siyasetçilerden beklediği, ancak bir türlü de gerçekleşmeyen özlemini de hayata geçirmiş oldu. Darısı, diğer lider ve siyasetçilere başına...