YÖK Başkanı Yusuf Ziya ÖZCAN, KPSS ve Yükseköğretime Geçiş Sınavı'ndaki (YGS) kopya iddiaları karşısında,". ÖSYM çok uzun zamandan beri pek bir şey yapılmadan devam eden bir kurum. Bu bize, iyi bir fırsat diye düşünüyorum. ÖSYM'nin yapısını yeniden ele alıp, ona yeni bir şekil vermek için çalışmalarımızı başlattık. İnşallah soruşturmanın bittiği zamana, denk gelecek şekilde biz de bu tür fikir çalışmalarını bitiririz. ÖSYM, sadece akademik sınavlara bakabilir." sözleri, KPSS ve YGS' deki kopyalar, ÖSMY yi, yeniden yapılandırmak için, kasıtlı mı yapıldı veya bu bir senaryo mu sorusunu gündeme getirdi?
Nitekim KPSS skandalına karışan, ÖSYM görevlilerinin adının, Ergenekon kapsamındaki 'Kafes Eylem Planı'nda da geçtiği ortaya çıkması! YÖK Başkanı ÖZCAN' ın, kopya olayını ciddiye almaması, üstelik sorulara gülerek cevap vermesi, zihinlerdeki kuşkuları artıracak niteliktedir.
Öte yandan Türk Eğitim ı -Sen Genel Başkanı Sayın İsmail Koncuk, KPSS 'den önce eğitim bilimleri sorularının, ham halinin Uludağ Üniversitesi Sınıf Öğretmenliği bölümünden 2007'de mezun olan bir kişinin e-mail adresine servis edildiğini öne sürdü. KPSS' ye ilişkin iddiaların 50-100 kişiyle sınırlı olmadığını, binlerce kişiye soruların servis edildiğini, yüzde 100 ispat edeceklerini savundu. Ayrıca da Kamu Personeli Seçme Sınavı'nda ortaya çıkan kopya skandalının ardından, tutuklanan şebekeye yapılan teknik takipte şüphelilerin soruları sızdırdıkları adayları cinsel ilişkiye zorladıkları ortaya çıktı.
Hülasa Kamu Personeli Seçme Sınavı sınav sorularının, çalındığı iddialarından sonra, komisyonla ilgili iddialar da, ÖSYM'yi karıştırdı. ÖSYM, hem soruları iptal etti, hem de komisyonu lağvetti. Önümüzdeki süreçte yapılacak ilk KPSS sınavının soruları, yeni oluşturulacak sınav komisyonu tarafından hazırlanacak.
Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu da, soruları hazırlamaya talip olduklarını belirterek, 'Soruları bakanlık kendi yapmalı. Müzik öğretmenine, matematik sorusu sorulmamalı. Alanında başarılı olanlar, öğretmen olarak alınmalı. Kendi alanında yeterliliği ölçecek, sınav istiyoruz' sözlerine katılmamak mümkün mü?
Sayın ÇUBUKÇU haklıdır. Çünkü öğretmenlik mesleğinde çeşitli branşlar var. Tüm öğretmenleri tek sınavla değerlendirmek haksızlıktır. Aslından KPSS sınavı yapmak, siyasi iktidarların ayıbı olduğu kadar, kendi üniversitelerine, onların verdikleri diplomalara, en önemlisi de insanına güvenmediklerinin de bir göstergesidir. Çünkü "DİPLOMA" bir kimseye, herhangi bir okulu veya öğrenim programını başarıyla tamamladığını, bir derece veya unvanı kullanmaya hak kazandığını, bir iş, sanat veya meslek dalında çalışabilme yetkisi elde ettiğini, belirtmek için bir öğretim kurumu tarafından düzenlenip verilen resmî belge, icazetname, şahadetnamedir. Veya bir iş, sanat, ya da meslek dalında çalışabilme yetkisi elde ettiğini belirtmek üzere, bir öğrenim kurumunca düzenlenip verilen resmî belgedir. Hal böyle olunca da KPSS sınavı, bütün bu belge, icazetname, şahadetnameyi inkâr değil de nedir?
İnsanımız, diplomaları ile ilgili işlere giremiyor veya mesleğini yapamıyor, başka işlerde çalışıyorsa, bunun da sorumlusu siyasi iktidarlardır. Bugüne kadar da hiçbir siyasi iktidar, Eğitim alanında, insan gücü planlaması yapmadı. Oysa İnsan gücü planlaması, eğitim sistemine de yön verir. Eğitimin, sosyal ve ekonomik hedeflerinin saptanmasında, ülkenin insan gücü gereksinimleri, önemli bir rol oynamaktadır. Özellikle genel eğitim, teknik eğitim tercihlerinde ve yapılacak teknik eğitimin cinsinin ve düzeyinin belirlenmesinde, ülkenin uzun dönemdeki insan gücü gereksinimlerinin dikkate alınması zorunludur.
Türkiye, KPSS' yi kaldırmak, eğitimde, doğru sayıda kişiyi, doğru zamanda, doğru işlerde, doğru beceri, tecrübe ve yeteneklerle topluma kazandırmak zorundadır. Bugün genelde eğitim, bireyin bilgi dağarcığında, düşünce ve davranış yapısında, görgü ve becerilerinde olumlu değişme sağlayan bir süreçtir. Oysa bireylerin yüklendikleri veya yüklenecekleri görevleri daha etkili ve başarılı yapabilmeleri için, mesleki ilgi ufuklarını genişleten, düşünce, rasyonel karar alma, davranış ve tutum, alışkanlık ve anlayışlarında olumlu değişmeler yapmayı amaçlayan, bilgi, beceri ve görgü yeteneklerini artırmayı kapsayan bir eğitimin hayata geçirilmesi şattır. Çünkü Türkiye, ülkedeki her kişiye iş sağlayacak imkân ve olanaklara sahiptir. Yeter ki Türkiye' de siyasi iktidarlar, işgücü planlaması yapsın. üniversitelerimiz bu işgücü planlamasına göre de yeni bir öğretim modeli hayata geçirsin.
İş gücü planlaması yapma gerekliliğinin, ilk sebebi hiç kuşkusuz, ekonomik etkenler... Çünkü iş gücü planlaması, verimliliği büyük ölçüde artırıyor, işçilik maliyetlerinde azalmalara sebep oluyor, doğru sayıda çalışana, doğru pozisyonda, doğru zamanda, doğru beceriler ile sahip olmanızı sağlıyor. Çok partili dönemde, bu tablo gözetilerek siyasi iktidarlar kalıcı bir şekilde işgücü planlaması gerçekleştirse, eğitime de buna göre yön verilseydi, bugün KPSS' ye gerek kalır mıydı?
KPSS SİYASİ İKTİDARLARIN YÜZKARASI
YÖK Başkanı Yusuf Ziya ÖZCAN, KPSS ve Yükseköğretime Geçiş Sınavındaki (YGS) kopya iddiaları karşısında,". ÖSYM çok uzun zamandan beri pek bir şey yapılmadan devam eden bir kurum. Bu bize, iyi bir fırsat diye düşünüyorum....